Yıllardır Beşiktaşımızın içinde olsa da henüz daha 27 yaşında. Belki de çocuk yaşta geldiği kulüpte artık 5 sezonu geride bırakmanın olgunluğuna sahip. Cenk Gönen’den söz ediyoruz. Kartal’ın genç eldiveni, geçtiğimiz sezonla ilgili değerlendirmesini, yeni sezona ait beklentilerini anlattı, en büyük avantaj olarak ‘istikrarlı kadro yapısı’ ve Şenol Güneş’i gösterdi.
İlk olarak takımın genel durumunu değerlendiren başarılı file bekçisi, “Samet Aybaba döneminden bu yana iskeleti pek değişmeyen bir kadroya sahibiz. İstikrar futbolda başarıya giden yolun önemli taşlarından biri. Avantajımız, genç kadronun artık daha büyük bir tecrübeye sahip olması. Aynı zamanda daha kaliteli bir takımız. Biz çok fazla transfer yapmıyoruz. Artık düzen oturdu. Gereken yerler takviye ediliyor. Futbolda kriz anlarını yönetmek de çok önemli. Şenol hocanın eğitici ve öğretici özelliği taşları yerine oturtacak” ifadelerini kullandı.
ARENA’DA BAŞARIYA MECBURUZ
Bu sezon hizmete girecek olan Vodafone Arena’nın
Beşiktaş’ın kaderini değiştirebileceğini iddia eden Cenk şöyle devam etti:
“Yeni statta başarı gelmek zorunda. O stat dolu olmalı. Tabi bu dolulukla birlikte taraftarın beklentisi karşılamak gerek. Rakiplerin yaptığı transferler bizi ilgilendirmez. Önemli olan takım ruhu. Yönetimimiz Demba Ba gibi çok başarılı olmuş bir ismin yerini doldurmaya çalışıyor. Başarıya giden yolda inanç çok önemli. Şansın da yanımızda olması lazım. Her oyunda olduğu gibi futbolda da şansa ihtiyaç var. Takımda büyük bir rekabet yaşanacak. Rekabet başarıyı getirir, o olmazsa takım başarılı olmaz. Aslolan Beşiktaş’tır. Kimin oynayacağını sezon başlayınca göreceğiz.”
‘KALECİNİN HALİNİ KALECİ ANLAR’
Şenol Güneş
Türkiye’nin son 30 senede akla gelen üç hocasından biri. Çok büyük bir tecrübe. 2002 Dünya Kupası üçüncülüğü hala dillerde. Eski bir kaleci olması da
bizim için avantaj. Çünkü kalecinin halinden kaleci anlar. Forma dağıtımı konusunda adil olacaktır. Şenol hocanın adaletine ve tarafsızlığına
inanıyorum. Bize düşen de en iyisini yapmaktır.
‘O ANI ÖMRÜMCE UNUTMAYACAĞIM’
Geçen yıla dair pek çok anı var aklıma
kazınan. En çok sevindiğim, beni mutluluktan havalara uçuran an kuşkusuz Liverpool maçıydı. O son penaltının kaçışını ömrüm boyunca unutmayacağım.
Ağladığım ender maçlardan biridir Liverpool karşılaşması. İleride çocuklarıma anlatacağım. Geçen sezon beni en çok üzen olaysa takımı eksik bırakmak
oldu.
‘BU YIL HEDEFİM A MİLLİ TAKIM’
Düzenli oynadığım dönemde liderdik, Avrupa’da da devam ediyorduk. Bazen kendine iyi
baksan da şanssızlıklar karşına çıkabiliyor. Sakatlıklar bu oyunun bir parçası. Geçen yıl yaşadığım sakatlık sonrası yenilenme süreci derken sezon
bitti. Yedek kalmam performansımla ilgili bir şey değildi. Oynasaydım tabi ki farklı olurdu. Ama o dönem geride kaldı. Umuyorum bu dönem Milli Takım’a
çağrılırım. Artık belirli bir tecrübeye sahibim. Hedefim düzenli olarak oynayıp A Milli Takım’a seçilmek.
‘GEÇEN SEZON YORGUNLUKTAN
KASLARIMIZ ŞİŞTİ’
Geçen yıl kaçan şampiyonlukta stat da etmenlerden biriydi. Her hafta deplasmandaydık. Sakatlıklar takım içindeki
yorgunluktan kaynaklanıyor. Hepimizin kasları şişti, ödem oldu. Hiçbirimiz çok iyi dinlenemedik. Her gün farklı yataklarda yattık. Bu belki bahane
gibi görülebilir ama bir etkendi. Hiçbir stat kendi stadın gibi olmaz.
‘İDMANLARIN DIŞINDA ANNEMLE BİRLİKTEYİM’
Futbol
dışında çok fazla sosyal aktivitemiz olmuyor. Dinlenmeye vakit ayırıyoruz. Çoğu zamanı annemle beraber evde geçirdim. Onun dışında bazen arkadaşlarla
yemeğe çıkıyorum, sinemaya gidiyorum. Evde de kitap okuyorum. Yaz tatilinde de kumsalda olmayı tercih ediyorum. Çünkü denizi çok seviyorum.
‘FUTBOLCUYA ART NİYET TAKIMA İHANET DEMEK’
Sakatlık sonrası neden oynamadığım konusunda bir şey diyemiyorum. Keşke bu soruyu
Bilic’e sorsaydınız! Bana karşı bir art niyetinin olduğuna inanmıyorum. Çünkü bir antrenör, oyuncusuna karşı art niyetli ise bu takıma ihanet
demektir. Bilic bunu yapmazdı çünkü şampiyonluk onun da yararına olacaktı. Antrenörler bir şekilde karar veriyor. Takım şampiyonluk yolundaydı,
tempoyu yakalamıştı, hoca kadroyu bozmak istemedi belki. G.Saray derbisinde oynamayı çok istiyordum. Ama hoca hazır olmadığımı söyledi.
‘DERBİLERDE 1 PUAN BİLE ŞAMPİYONLUĞA YETERDİ’
Geçen sene kaçan şampiyonluğu hala unutamıyoruz. Derbilerin kazanılmasından
ziyade hepsinin kaybedilmesi önemli. Kimse bu açıdan bakmadı. Biz kazanamadık ama bunun dışında rakiplere de hep 3’er puan verdik. Matematik ortada. 4
maçta bize 4 puan ekle, rakiplerden de 4’er puan sil. Belki de hepsiyle berabere kalsak şampiyon olurduk.