3 – 9 – 10 - Özgün Başpınar

3 – 9 – 10

Yazarlarımızdan Özgün Başpınar son yazısında, futbol takımımızın ihtiyaç duyduğu oyuncuları kaleme aldı.

Kaynak : Karakartal.com

Beşiktaş’ın ihtiyacı olan numaralar… 1 Şubat’a kadar sürecek ara transferi, kış uykusuna yatarak geçirmeyip almamız gereken oyuncular.

Bu takımdan ayrılan 3 adamın yerini bir türlü dolduramadık: İbrahim Üzülmez, Bobo ve Guti.

O İbo ki, 10 sene sol kanatta her ileri çıktığında topu patlatacağını bile bile sonuna kadar izlediğimiz adam. Yaptığı ortalarla kapalının yarısının saçlarındaki akların sebebi olan adam. Orta yapabilme ihtimalini sevdiğimiz adam.

Kendi deyimiyle tam orta yapmayı öğrendi, ekmeğini yiyemeden futbolu bırakmak zorunda kaldı. Ama iddia ediyorum, eğer İbo bu sene bu takımda olsaydı en az 6 – 7 gol daha az yerdik. Çünkü halefi İsmail, İbo’dan daha teknik, daha yumuşak bilekli olsa da bek olarak tam bir felaket.

İsmail’in kanadından yurt dışına mülteci bile kaçırabilirsiniz. İsmail, o kadar kolay çalım yiyor, arkasına o kadar çok adam kaçırıyor ki, karşısında oynayan her sağaçık maçın yıldızı oluyor. Sene başından beri yediğimiz gollerin %70’i onun kanadından geldi. Ya çalımlanıp orta yaptırıyor, ya ofsaytı bozuyor ya da kendisi bizzat topu rakibe veriyor. İsmail’in gücü, sürati, top tekniği gibi müthiş artıları var. Ama bunlar oynadığı mevkide yeterli değil. Çünkü orada oynayan adamın, bir numaralı işi gol yedirmemek!

Biz senelerdir aksayan defans göbeğimizi Sivok ve Egemen’le mükemmel şekilde çözümlemişken, sağbek Hilbert ya da Toraman’la sorunsuzken, Ernst, Fernandes, Necip gibi mükemmel ön liberolarımız varken geride bir tek sol kanat aksıyor. Oraya sağlam bir solbek bulursak hem yediğimiz gol sayısı yarıya düşer, hem de İsmail alternatifi olunca kendini daha çok geliştirmek zorunda kalır.

3 numaradan sonra acil çözüm bekleyen diğer bölge, 9 numara! Bir iddia daha benden. Bu bölgede de Bobo kalsaydı 6-7 gol daha fazla atardık. Bobo gittiğinden beri Beşiktaş’ın santr-fo-ru yoookk! Kimse laf ebeliği yapmasın, Almeida Beşiktaş’ın santrforu değil! Maşallah, çok sağlam fizikli, güçlü kuvvetli bir kardeşimiz. Ama her boyu 1.90 olan Beşiktaş’a santrfor olsaydı, ben de burada yazmazdım şu anda… Almeida sırtı dönük oynayabiliyor, iyi günündeyse arkadaşlarına top indiriyor ama bitirici vuruşları berbat! E zaten bizim Alex gibi golcü bir gizli santrforumuz yok, kanat adamlarımızın senelik gol sayıları çok kısıtlı (düşünün en büyük yıldızımız Quaresma’nın 1,5 sezonda ligde toplam 5 golü var), Quaresma da, Simao da asist özellikli futbolcular. Ortadan gelen adamlarımız Ernst, Fernandes gole yakın değiller. Veli’yi hiç sayma zaten, kaleyi tutturamıyor. Almeida kime gol attırarak takımı taşıyacak?

Okuyanları yormamak ve kendi sinirimi de gereksiz yere bozmamak için Edu’dan bahsetmiyorum bile…

Beşiktaş’ın santrforu, özellikle Avrupa maçlarında yakaladığı fırsatları affetmeyecek, pozisyon kaçırmayacak usta bir ayak olmalı. Çünkü gol atacak başka adamımız yok. Sürekli yan toplarla, Fernandes’in yatay atış şaheseri ortalarıyla gole ulaşamayız.

Ve 10 numara… Aciliyeti en az olan bölge. Guti’den sonra bu bölgeyi Fernandes’le Veli dönüşümlü kullanıyorlar. Veli çok iyi niyetli, canını dişine takarak, yürekten oynuyor ama Beşiktaş’ın 10 numarası olacak kapasitede değil. Fernandes’in

tekniğine dil uzatan ise futboldan anlamıyor demektir ama o da esasen ön libero orjinli bir futbolcu... Bildiğim kadarıyla hayatında ilk kez 10 numara oynuyor. Çilingirliğe adapte oldu gibi ama yine de onun bir gömlek üstü, gerçek bir 10 numara alabilsek, Fernandes de gerçek yerinde oynasa orta saha mükemmel olur.

Biliyorum, bu kısıtlı zamanda, uyum sürecini çabucak aşacak, gerçekten kaliteli futbolcular bulmak ve almak çok zor ama yöneticilik sanatı işte burada başlıyor. Beşiktaş’ın yumuşak karnı burası zaten. Şu saate kadar takımın eksikleri çoktan saptanıp doğru isimlerin peşine düşülmeliydi. Maalesef Serdal Adalı dışında böyle öngörülü davranabilen yöneticimiz olmadı. O da küsüp kenara çekildiği için Beşiktaş taraftarı yine ıssız adadan SOS verir gibi tribünde yırtınıp duruyor. Biz de buradan yırtınıyoruz. Umarız ciddiye alan olur da, UEFA yolunda sonuna kadar gidebilmek için gereken takviyeler yapılır.

Çünkü her zamanki gibi söylüyorum yine, Beşiktaş’a UEFA yakışır bu sene!Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın