Bu haberi yazdır
Portekiz Çetesi'ni gönderelim mi?
Yazarlarımızdan Eray Erdal, Trabzonspor maçından sahada yaşananlardan tribün konusuna kadar bir çok konuya değindi.  
Portekiz Çetesi'ni gönderelim mi?
Başkalarını suçlamak ne kadar kolay

Carvalhal istifa demek;

Simao’yu gönder gitsin demek,

Topçular ruhsuz demek…

Aslında bu söylenenlerin hepsi doğru

AMA

İşte burası çok önemli ;

Beşiktaş kendi sahasındaki maçlarda

Bir maç seyircili

Bir maç seyircisiz maç yapmak zorunda kalıyor.

Sebebi ise çok komik; KÜFÜR !

Hele iki maç sahası kapanmış bir taraftar grubu

Bu işten hiç ders almamış gibi,

Önünde de çok önemli bir Trabzon maçı olmasına rağmen

Göz göre göre ve ısrarlı bir şekilde

Küfür ederek yine ceza almamızı sağlıyor ise

Hepsine helal olsun!

Bu maç seyircili olsa idi

Çok farklı mı olurdu sanmıyorum ama

Yine de taraftar her zaman itici bir güçtür,

Hele hele gerçek kimliğini yansıtan bir Beşiktaş seyircisi

İsterse ölüyü bile diriltebilir.

Bence Beşiktaş’ın en kötü halinin yarısı bile kadar

Top oynamayan Fenerbahçe’nin

İç saha istatistiklerine bakınca

İnsanın canı daha da sıkılıyor.

Hakemi ve rakip takımı baskı altına almak

Bence seyircinin birinci görevi olmalıdır.

Kendi sahamızda rakibi tarafından biçilen pozisyon sonrası

Tepki bizde sadece 1-2 saniye sürüyor.

Sonra hemen küme düşmüş Ankaragücü'ne beste mi istersin

Yoksa umurumuzda bile olmaması gereken Bursa’ya şarkılar mi dersin

Halbuki, yapılan faul sonrası

Hem rakip oyuncuya veya hakeme verilecek

Adam akıllı ama KÜFÜRSÜZ bir tepkinin

Getirisi çok daha fazla olacaktır.

Evet, kimseden yalan yere tepki koymasını istemiyorum,

Biliyorum ki Beşiktaş seyircisi bunu yapamaz,

Ama hakkımızın yendiği anlarda ya da

Yapılan sertliklerde tepkisiz kalırsak

Bu iş buralara varıyor.

Fenerbahçe veya Galatasaraylı oyunculara yapılan sertlikler

Cezasız kalmıyor, çünkü seyirci hem oyuncuya

Daha da önemlisi hakeme inanılmaz bir baskı uyguluyor,

Sertliklerden yakınan ve bu yüzden sakatlık belasından

Kurtulamayan Beşiktaş ise,

Çoğumuzun haberi bile olmayan Centilmen Lig’de

Açık ara 18. yani sonuncu sırada

Yemişim Centilmen ligi demeyin,

Bu ligi birinci bitiren takım,

4 milyon TL’nin de sahibi olacak.

Belki para önemli değil ama

Tekmelerden ve hakemlerden dert yanan

Beşiktaş’ın bu sıralamada sonuncu olması

Düşündürücü ve ders çıkartılması gereken bir durum.

Sözün özü,

Başkalarını suçlamadan önce,

Bu enkazın baş sorumlularından birinin de

Bizler yani Beşiktaş seyircisi olduğunu da

Hepimizin bilmesi ve kabul etmesi lazım.

Gelelim futbola diyeceğim ama

Diyemiyorum.

Formsuz Trabzon karşısında bile

Beşiktaş futbol oynamadı, sadece seyretti.

Hepimizin canı sıkıldı ama

Adamlar bize resmen futbol dersi verdi.

Futbolcular formsuz ve ruhsuzlar ama

Bence daha önemlisi

Beşiktaş’ın bir sistemi yok.

Dünya iyisi insan Carvalhal

Lig bitmiş olmasına rağmen

Henüz bir sistem oturtabilmiş değil.

Takımın neresi iyi diyeceksiniz ama

Defans beklerimiz hali içler acısı,

Ya bire bire kalıp, yerlerde sürünüp rezil oluyorlar

Ya da çalım yemeyim de rezil olmayayım diye,

Rakibe yalandan 5 metreden bakıp,

Elini kolunu sallaya sallaya orta yapmasına izin veriyorlar.

Toraman ve Ersan o bölgenin oyuncuları değil.

Diye avaz avaz bağırıyor,

Yanında Egemen olmayan Sivok

Acemi topçular gibi gelen geçeni buyur ediyor,

Bir elin parmakları kadar maç yapmayan Sidnei

Ne yaptığının farkında bile değil.

Tamam, sakatlıklar var kabulümdür ama

Geçenlerde söylemiştim yine söylüyorum

Koyarsın PAF takımından iki tane bek

Ama işi bek oynamak olan iki çocuk

Yaparlar yapamazlar ayrı

Ama en azından denersin.

Geçen sezon başının harika çocuğu Ersan’ın hali içler acısı

Yediğimiz golde Colman’ın önüne indirdiği topu

Liseler arası maçlarda bile indirirsen

Bir daha forma yüzü göremezsin.

Maça kurtarıcı olarak giren Simao desen

Zaten ben bu işi bıraktım diye bağırıyordu.

Dün gece bir de kaleyi bulacak iki topumuzdan

Birini çıkartarak yaptıklarının üzerine mumunu da dikti.

Sahada bir şeyler yapmaya çalışan tek futbolcu

Fabian Ernst’i ama o da tek başına

11 oyuncuya karşı direnemedi.

Defalarca söyledik,

Mustafa yetenekli çocuk ama

Onu tek forvet olarak en uca koyarsan

Hem Beşiktaş kaybeder hem de Mustafa.

Taraftarlarımız arası artık nerdeyse ırkçılık seviyesinde

Bir Portekiz düşmanlığı oluştu.

Bence burada da hatalıyız.

Gecenin formsuz isimlerinden Fernandes

Seyirci tarafından tek kabul edilebilecek adam

Onu bir kenara koyalım ve

Almeida ve Quaresma’ya bakalım.

Öncelikle Quaresma;

Buraya sadece daha fazla para kazanmak için gelen

Ve parasını almadan oynayan Q7,

Yaşadığı sakatlık sonrası aldığı kilolardan yeni yeni kurtuluyor,

Kaybettiğimiz Galatasaray maçında iki asist yaptı,

Son dakikada yaptığı harika ortayı Almeida

Ağlar ile buluştursa şuan yine kahraman olacaktı

Ama olmadı.

Bu gece Trabzon karşısında kaleyi bulan tek topumuzun

Hazırlayıcısı yine Q7 !

Maçın genelinde kötü de olsa

Rakip kaleyi düşünen nerdeyse tek oyuncumuz,

Yani o da olmasa rakip sahaya inemeyeceğiz,

Evet, çok top kaybediyor olabilir

Ama bu tip topçular top kaybetmeden

Bu işleri yapamaz.

Geriye koşmuyormuş da,

Takımı eksik bırakıyormuş diyen arkadaşlardan ricam

Bir gün üşenmesinler Kadıköy’e gitsinler,

Yıllardır Fenerbahçe’nin kurtarıcı olan Alex

Ne kadar takım savunması yapıyormuş seyretsinler.

Takımlarda bu tip oyuncular olur ama

Onun bu gediğini diğer oyuncular kapatır.

Ya sen Barca gibi komple bir takım olursun ki

Onların benzeri dünyada yok,

Ya da takım içinde görev dağılımı yaparsın ve

Tüm takım kendine verilen o görevi yerine getirir!

Canımız dediğimiz Necip’in hali içler acısı,

Mesela daha ilk yarıda topu kendi ceza sahası önünden alan

Colman ile beraber giderlerken,

Birden yorulup, geride kaldı ve

Necip’e 30 metre fark atan bomboş durumdaki Colman

Burak’ı Cenk ile karşı karşıya bıraktı,

Tıpkı Galatasaray maçında Selçuk’un sürekli boş kalışları gibi.

Quaresma için sözün özü;

Belki bir Ernst değil ama

Ona verilen görev rakip kaleye gitme görevi ise

Takımda diğer oyunculara nazaran

Kendisine verilen görevi yapmaya çalışan

Ender adamlardan biridir.

Almeida ise ilginç bir adam,

Ciddi fizik gücü ile her rakibinden bir gömlek üstün,

Ama futbol yapısı gereği

Beslenmesi gereken bir golcü,

Yani topu alıp, 3-5 adamı geçip gol vuruşu yapacak biri değil.

Sağdan soldan yapılacak yüksek ortalar ile

Beslenmesi gereken,

O toplar geldiğinde ise

Bunları fileler ile buluşturan ( sadece Galatasaray maçında yapamadı)

Bir golcü Almeida.

Dün gece rakip kaleye bile gidecek gücümüz yok iken,

Quaresmanın ortasında zor posizyonda

İki stoperin arasından yükselip golünü attı.

Ama sorun şu ki,

Adama bu toplardan atamıyoruz,

Eğer maç içinde kendisine atılan bu topların

Sayısı çoğalabilir ise,

O da kendisine verilen görevi yerine getirebilir.

Konu yine uzadı topluyorum;

Bu iş takım oyunu,

Herkes çıkıp görevini adam akıllı yapacak,

Yoksa tüm Portekizliler gitsin demek değil çözüm.

Eğer öyle olsaydı

Son 16 sezonda sadece iki şampiyonluk yaşayan takım olmazdık!

Not: Bence ciddi puan farkına rağmen

Trabzon maçı kazanılsa idi,

Lig için her şey çok farklı olabilirdi

Ama bunu bile beceremedik…

Siyah Beyaz Aydınlık Günlerde Görüşmek Üzere

Twitter : Soru, görüş ve yorumlarınız için ery02 veya erayerdal

https://twitter.com/#!/ery02
Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Bizi Takip Edin
Karakartal Twitter Karakartal Facebook Page Karakartal RSS Karakartal İphone Karakartal Mobil
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL