"Burada 31 oyuncumuz var. Hakikaten hep beraber güzel bir kamp geçiriyoruz. Tabii ki transfer ihtiyaçlarımız var. Bu sezon hocamızla beraber iyi bir çalışma dönemi geçiriyoruz, yönetinm anlamında. Transferin bitimine yaklaşık 1 ay 1 gün var. Beşiktaş gibi bir kulüpte transfer yapmak dünyanın en kolay işi. Fakat o transferlerin mali portresi bizi sonradan çok zorluyor. Yeni bir yönetim şekli ortya koyduk. Tahmin ediyorum kampa şu anda oyuncu gelmez. Süreç içerisinde takip ettiğimiz oyuncular var. 2 Eylül'e kadar elimizden geleni yapacağız."
"QUARESMA'NIN SÖZLEŞMESİ VAR"
"Ricardo çok duygusal bir kişilik. Futbol hayatının en uzun dönemini de
Beşiktaş'ta geçiriyor. Benimle beraber ilk geldiğim dönemde 8 ay çalıştı. Sonra gitti, bir daha geldi, 5. seneye giriyoruz. Kariyerinin uzun bölümünü
Beşiktaş'ta geçirdi. Onun tecrübesinde olan bir kişinin bu yazılanlardan etkilenmemesi gerekiyor. Bir taraftan da siz çalıp oynuyorsunuz. Biz hiçbir
oyuncumuzla alakalı gayriciddi ifadelerde bulunmayız. Burası ciddi bir kulüp. Ricardo'nun 1 sene daha sözleşmesi var. Gitmek istiyorsa şartları
konuşuruz, gitmek istemiyorsa takımımızda zaten antrenmanlara çıkıyor, er maç 11'de oynuyor. Bizim yolumuz başka, o yolumuza devam edeceğiz biz. Bizim
yaptığımız iş kamuoyunun önünde olduğu için herkes yorumluyor. Güzel tarafı hiçbir şey sümenaltında kalmıyor.
YENİ SEZON ÖNCESİ
MESAJ
"Güzel bir sezona başlıyoruz ve güzel işler yapma gayreti içerisindeyiz. Beşiktaş mutlulukla büyüyen bir kulüp. Beşiktaş
camiasına yönelik mutsuzluğumuz üzerine bir şey yapmayın diye ikaz ediyorum. Beşiktaş'ta büyük ve küçük resimler var. Büyük resme baktığımız zaman
negatiflik üzerine çalışan isimler var. Dün mesela ben buradaydım, sahaya inen çocuklardan birkaçı buraya geldi. Onlarla da konuştum. Kaç yaşındasınız
dedim, 22-23 yaşındalar. Ben yaklaşık 40 senedir bu kulübün içerisindeyim. O çocuklar internet sitesi üzerinden bir şeyler yapmaya çalıştılar, gündem
oluşturmaya çalıştılar. Taraftar dediğiniz 25 milyon kişilik bir topluluk. Taraftarı kim temsil ediyor derseniz, başkan ve yönetim kurulu ediyor.
Diyelim bir şey oldu, haklı veya haksız bir durum var ortada. Durup adama, "Siz hangi takımlısınız?" diye mi soruyoruz? Beşiktaş taraftarı dediğimiz
zaman, Avustralya'da Melbourne'de 1200 kişi beni karşıladı. Kim yapıyor bunu? 100 kişi geliyor, "Beşiktaş'ta şunu istemiyoruz" diyorlar. Sonra gelip
tezahürat yapıyorlar, "Beşiktaş'ın sahibi taraftarıdır."
"BEŞİKTAŞ'I KARIŞTIRMAK İSTİYORLAR"
"Size kim 25
milyon kişinin hakkını verdi de siz taraftar temsilcisi oldunuz. Mevzu Beşiktaş'ı karıştırmak. Siz internet sitesi kuracaksınız, sonra ortalığı
karıştırmaya çalışacaksınız. Farkındaysanız, 2 sene şampiyonluğun sonrasındaki 4. bitirdiğimiz günden itibaren bunlar başladı. Amaç ne? Burası çok
büyük bir camia. Bu camianın kongre üyesi olabiliyorlar, başkan olabiliyorlar. Sizi kim seçti de liderliğe soyundunuz? Asıl amaç; Beşiktaş'ı
karıştırmak. Yine söylüyorum, benim buradaki son dönemim. Sürem bittiğinde gideceğim. Bizden sonra yeni yönetim gelecek. Biz bu ülkeyi temsil
ediyoruz. Buradaki görüntülerin ne ülkemize ne de bize faydası var. Ben Uşak'a gidiyorum, Beşiktaş Başkanı ilk defa Uşak'a gitmiş. Binlerce taraftar
geldi, hepsiyle şakalaştım fotoğraf çekildim. 4-5 tane çocuk geliyor, çocukları internetten bağlanmışlar, fotoğraf çekiyor, olumsuz gösteriyor. Bu tür
mevzuların Beşiktaş'a faydası yok. Biz de 40 kişi toplanalım, bir bakanlığa gidelim Türkiye Türklerindir diye bağıralım."
"ORHAN AK
PIRLANTA GİBİ ÇOCUK"
"Orhan Ak'ı niye istemiyorsunuz diye soruyorum, 'Bilmiyorum' diyor. Avusturya'ya gelmişiz, bir Türkiye'yi
temsil ediyoruz. Orhan Ak pırlanta gibi bir çocuk. Beşiktaş için uğraşıyor. Faydalı işler yapmak amacında. Kim için çalışıyor? Beşiktaş için
çalışıyor. Bundan evvel yüzlercesi oldu, başka kulüplerde. Başka kulüpler yanlış anlamasın, örnek için söylüyorum. Gülelim arkadaşlar, gülelim. Güzel
şeyler yapıyoruz. Niçin bunun kötüsünden bir olay çıkaralım. Bugün bi mevzu bitecek, yarın yenisi başlayacak. Bunların kim olduğunu herkes biliyor,
onlar da kendilerini biliyor."
"BİZ DURUŞ GÖSTERİYORUZ"
Bir şeye nasıl bakmak isterseniz o şekilde görürsünüz.
Benim kadar Beşiktaş değerlerine sahip çıkan bir başkan olduğuna inanmıyorum. Süleyman ağabeyleri bunların içine katmıyorum. Biz geldiğimizden bu yana
hep bir duruş gösterdik. Ben efsane isimlerimiz adına tesisler yaptım, müzeler yaptım. Beşiktaş, Fenerbahçe maçına çıkmadı. Bu kararı, o günkü
Beşiktaş yönetiminden başka kim verebilirdi? Biz duruş gösterilmesi gereken yerde gösteriyoruz. Benim genetiğimde bu var zaten. Beni algılamak isteyen
iyi algılıyor. Beşiktaş'ta mutsuzluk yaratmayın.
"UEFA'DA EN YUKARILARA GİDECEĞİZ"
Takımımız iyi gidiyor, kampımız
iyi gidiyor. Taraftarlarımız buraya kadar geliyor. Güzel bir lige başlayacağız. İnşallah iyi bir kura çekeceğiz UEFA'da, gidebileceğimiz en üst
noktaya gideceğiz. Kimse Beşiktaş'ın mutsuzluğu üzerine bir şey yapmasın.
"BURAK YILMAZ BURADA FUTBOLU BIRAKACAK"
Burak'la ilgili söylediğim söz ağzımdan spontane çıktı. Bizim takım kaptanımız 5 sene içerisinde Tolga Zengin'di. Tolga bize katkı verdi,
sözleşmesi bitti ve ayrıldı. Kaptanlığı yönetim kurulu verir. Burak'ın takımı sahiplenmesi, şampiyonluğu isteme arzusu ve oyuncular arasındaki
saygınlığı çok yüksek kendisinin. Atiba artık sembol oldu. Çok seviliyor. Kendisi ikinci kaptanımız oldu. Gökhan Gönül de üçüncü kaptanımız oldu.
Burak, futbolu burada bırakmak için buraya geldi.
TRANSFERE ALİ NAİBİ BAKIYOR"
"Şu anda Umut Güner'in transferle
alakalı görevleri var. Bizde transfere bakan kişi ise Ali Naibi'dir. Futbol takımının yönetim organizasyonu, Abdullah Avcı ve ekibinin organizasyonu,
dünyadaki tüm kulüplerde nasılsa öyle. Beşiktaş'ta yöneticilik yaptığım her dönemde, her konuyu tartışacağım bir kişi oldu. Önceden Ahmet Nur Çebi
vardı, şimdi Serdal Adalı var. Ben bu çabayı, güzel bir dünya kulübü olan Beşiktaş için, benden sonra gelecekler için gösteriyorum."
"ŞAMPİYON OLACAĞIZ"
"Bizim durumumuz başka. Biz bir maçtaki skora göre tavır alan Beşiktaşlılar değiliz. Hak
üzerine kurulmuş olan bir kulübüz biz. Bizim yolumuz başka, biz gülen, mutlulukla beslenen bir camiayız. Beşiktaş kulübünün, bizim tespit
edebildiğimiz 22 futbolcusu Çanakkale Savaşı'nda şehit olmuş. Biz ülkenin her yerinde varız. Taraftarımızla bir araya geldiğimiz zaman, %100 şampiyon
olacağımıza inanıyorum ben. Serkan Çınar ve Bülent Yıldırım'la ilgili benim çok söyleyeceğim bir şey yok. 31. haftada bizim, Galatasaray'la maçımızı
yönetti Bülent Yıldırım. Serkan Çınar da Rize - Galatasaray maçını yönetti. Bunun yorumunu siz yapın artık, neden bu adamlar kademe düşürüldüler diye.
Ben durum tespiti yaptım az önce, yorumu siz yapın. Hiçbir camiayla kavga etmek istemem."
"MHK BAŞKANI İLE DE
KONUŞTUM"
Bence sistemsel bir değişikliğe ihtiyacımız var. Kötüyü örnek yaptığımızda herkes kötüye gidiyor, iyiyi örnek
yaptığımızda herkes iyiye gidiyor. Ben oldum olası tüm MHK başkanlarıyla iyi geçinmişimdir. Düşen takımları hakemler belirlediği zaman futbolun marka
değerine büyük zarar verildiğini düşünüyorum. Eğer bu hakemlerin algı, baskı altına alınmasında başka teknik direktör ve yöneticilerin etkisi devam
ederse biz de aynısını yapacağız. Bu bir tehdit değildir. Bunu yeni MHK başkanına söyledim.
DORUKHAN SORUSUNA
YANIT
Ben oyuncu satma ve değerlendirme konusunda çok açık bir başkanım. Oyuncular da bardak değil. Onların da hisleri var,
duyguları var. Futbolda çok kesin şekilde "Onu satmam" demek çok doğru değil. Yeni sezonda takım kadrosunda Dorukhan da var. Ancak menfaatimize bir
teklif gelirse konuşuruz.