* Ocak
ayında neden aday olmadınız da şimdi sahneye çıktınız?
O günkü şartlarda Beşiktaş'ın yeni bir adaya, yeni bir oluşuma ihtiyacı olduğunu
sanmıyordum. Ayrıca düzgün gidişatın içine çomak sokmak istemedim. Aslında bana o dönemde de baskı oldu ama o günlerde öyle bir ortam oluştu ki, sanki
biri aday olarak çıkarsa Beşiktaş'ın işleyen sistemine aykırılık getirecekmiş havası yaratıldı.
* Ancak o yönetim de ilk maçında
Samsun faciasını yaşadı!
O maç korkunçtu. Bundan daha büyük bir talihsizlik olamaz. Göreve geldiğiniz ilk maçta İnönü'de bir facia
yaşandı. Yenilmek önemli değil ama Beşiktaş o gün, 100 yıllık tarihinde ilk kez 5 kırmızı kartla hükmen yenildi.
* Sorumlusu
kimdi?
Futbolcular fevkalade yanlış bir tutum sergilediler. O maçtan sonra belirli tedbirlerin alınması gerekirdi. Burada Lucescu'nun
freni var, onu da biliyorum. Lucescu maalesef bizim yönetmeliğimizin uygulanması konusunda son derece duyarsız davrandı. Zaten tarzı da böyle. Ceza
konularında fazlasıyla duyarsız..
* BJK Koleji'ni neden bıraktınız?
Beşiktaş zaten sürekli karıştırılıyor. Ben de
akıllarda soru işaretleri bırakmak istemedim. Benim düşüncem şudur: İnsanlar birbirlerinin ayağından aşağıya doğru çekmesinler. Tam tersine onun
seviyesine çıkmaya çalışsınlar. Bir kişi daha Beşiktaş Koleji kursun, ben her türlü yardımı yapmaya hazırım.
* Birleşme gündeme geldi
mi?
Üç adayla da çok iyi dostluklarım var. Tüm gelişmeleri takip ettim, eğer üçü birleşseydi ben aday olmayacaktım. Çok güçlü isimlerden
oluşan yönetim kurulu listemdeki arkadaşlarım bana "Artık, aday olman gerekiyor" demeselerdi aday olmayacaktım.
* Gruplara nasıl
bakıyorsunuz?
Ben de derneklerde görüşmeler yapıyorum, projelerimi açıklıyorum. Dernekler, Beşiktaş'ın ayrılmaz birer parçası. Ama
ellerindeki bu kuvveti bir pazarlık gücü haline getirirlerse Beşiktaş'a yarar sağlamaz, zarar verirler.
* 'Sessiz çoğunluğuz' sözünüz
neyi anlatıyordu?
Tüm planlarımızı ve projelerimizi düzgün bir şekilde anlatırsak, büyük çoğunluğun oylarını alabiliriz diye düşünüyorum.
Ayrıca biz vaade karşı değiliz, yapılmayacak vaatlere karşıyız. O zaman toplumu yanlış yönlendiriyorsunuz. Ama bir gerçek var ki, Beşiktaş'ın şu anda
bir teknik direktörü yok. Biz de önce hocamızı belirleyecek, ardından futbolcu transferlerini gerçekleştireceğiz. Bütün listemizi hazırladık, bütün
rakamları belirledik. 6 arkadaşımız şu anda yurt dışında bu görüşmeleri yürütüyorlar ve yüzde 90 bir isim ile anlaştık. Biz yaptığımız şeyleri
söyleyeceğiz, yapmayı düşündüğümüz şeyleri değil, kongre üyelerimizi kandırmayacağız.
* Yönetiminizi nasıl kurdunuz?
Benim için üç tane önemli kriter var. Bir, çok düzgün ve temiz bir isim olması lazım. Herhangi bir olaya karışmış bir isim istemem. Bu çok önemli.
İkincisi, kendisini bir firma haline getirmiş isimler olmalı. Üçüncüsü de Beşiktaş'ta ne tür bir görev alırsa başarılı olmalı. Buna göre hareket
edeceğiz.
* Devrim olarak nitelediğiniz 'Futbol idari sistemi' nedir?
Bu bizim Türkiye'ye getirmeyi düşündüğümüz bir
model. Örneği de Manchaster United'da var. Bu modelde hem futbol idaresinin çok profesyonelce yapılması var, hem de futbolla ilgili gelirlerin
artması. Nedir bunlar, futbol idari koordinatörlüğü ve sporcu sağlığı hekimliği.. Bu birimin hedefinde futbolcunun sakatlanmadan önceki sakatlanma
riskinin tespiti var. Bunu önceden tespit edip futbolcuya ona göre antrenman ve maç programı verebiliyorsunuz. Yani istenmeyen noktalarda
sakatlanmasını büyük ölçüde önleyebiliyorsunuz. Çok ciddi bir konudur. Futbolculara milyon dolarların ödendiği bir ortamda, en önemli sermayelerinize
çok dikkatli bakmak zorundasınız. Kuracağımız altyapı akademisinde 50-60 oyuncumuzu da burslu olarak eğitmeyi düşünüyoruz. Bu birimin başına da yerli
ve yabancı hocalar getirerek, Avrupa'daki sistemi oturtacağız. Profesyonel futbol yöneticisi kavramı olacak. Transfer ve arama ekibi bu yöneticiye
bağlı olacak. İstatistik birimimiz olacak. Yurt içi ve dışında, bize lazım olsun olmasın birçok oyuncunun istatistiki verilerinin bulunduğu bir
program hazırlayacağız. Futbolla ilgili tüm yapılması gerekenleri bu futbol idari koordinatörlüğü çatısı altında yapacağız. Tamamen profesyonellerin
yöneteceği bu birim özerk olacak.
* Transferiniz var mı?
Daha önce de söyledim, bu konuda isim vermem. Önce
hocamızın ismi netleşmeli. Yine söylüyorum, boş vaatlerle insanları kandırmak gibi bir niyetimiz yok; asla da olmayacak.
* Türkiye mi;
Avrupa mı?
Elbette Türkiye'de şampiyonluk, Avrupa'da büyük başarılar hedefliyoruz. Ama biz öncelikle taraftarımızın zevk almasını
istiyoruz. Zevk almazsam maça gitmem. Ben zevk almak istiyorsam, göreve geldiğimizde de taraftarımızın bu hazzı tatmasını sağlamak başlıca görevimiz.
Ayrıca bayanları da İnönü'ye getirmenin bütün hesaplarını yapıyoruz. İnönü'de de kapasite artırımına gideceğiz.
* Son dakikada
birleşme olur mu?
Medyada bu yönde haberler çıkıyor. Ama böyle bir konunun bu saatten sonra gündeme gelmesini kendime ve arkadaşlarıma
saygısızlık olarak görüyorum. Bizler farklı siyasi görüşlere olan insanlar değiliz. Beşiktaş bizim ortak sevgimiz, ortak derdimiz.
*
Son mesajınız nedir?
Beşiktaş'a kongre üyelerinin her zamankinden daha fazla ihtiyacı var. Oy kullanmaya gelsinler, ondan sonra hesap
sorsunlar. Oy kullanmayan üye, hesap sorma hakkına da sahip değildir.
Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın