"Ceza almak çok kötü. Küçük büyük olması önemli değil. Çünkü ceza almanız demek; kusurlu, suçlu olmanız anlamına geliyor. Üstelik oldukça ağır bir ceza aldık. FIFA'nın bize verdiği cezayı tamamlamamız tam iki yılımızı alacak. Biz kendimizi buna göre ayarlamak zorundayız. Ve zoru da başaracak gücümüz olduğuna düşünüyorum. Bu saatten sonra artık halkımıza namus borcumuz olduğuna inanıyorum. 2008 Avrupa Şampiyonası'na katılarak bu borcumuzu ödeyeceğiz. Acımızı da ancak böyle hafifletebiliriz."
"Son maçta oynamadığım ve kadroda olmadığım için Alpay abi ile Emre'nin aldığı cezalar hakkında yorum yapamam. Ancak Serkan'ın durumu biraz daha farklı. Sonuçta kabullenmeliyiz. Fatih Terim hocaya kırgın değilim. Çünkü bu işin sorumlusu o. İsviçre ile oynadığımız ilk maçta kötü oynamamıştım ama beni oyundan aldı. İkincisinde ise kadroya bile almadı. Bana düşen daha çok çalışarak, hocamın isteklerini yerine getirerek Milli Takım'ın vazgeçilmezi olmak."
"Grubumuza baktığımız zaman Norveç ve Yunanistan ile biz biraz daha şanslı gibiyiz. Ancak Avrupa'da oynayan bir futbolcu olarak şunu çok iyi biliyorum ki, kolay maç yok. Üstelik seyirci desteğinden yoksun olarak mücadele vereceğiz. Her maçta çok dikkatli olmalı ve konsantrasyonumuzu en üst seviyede tutmalıyız. Daha önce Letonya'ya elendik, Avrupa Şampiyonası'na gidemedik. İsviçre'ye elendik, Dünya Şampiyonası'na gidemedik. Bunlardan gerekli dersi çıkarmamız gerekiyor."
"Transferimle ilgili çok spekülasyon yapılıyor. Her gün bir takıma gönderiliyorum. Herkes bıktı bu durumdan aslında. Diyorlar ki, 'Bu çocuk artık bir takıma gitsin de kurtulalım.' Türkiye'ye yaşamak için dönerim, futbol oynamak için değil. Zaten Fenerbahçe Başkanı Sayın Yıldırım'a da bunu söyledim. Yaptığı tranfser teklifinden onru duyduğumu ancak Avrupa'dan ayrılmayı düşünmediğimi söyledim. Üstelik teklif de çok iyiydi. Elbette profesyonelim, koşullar ne gerektirir şimdiden bilmek zor ama şu anda böyle düşünüyorum."
"Şu anda bir İspanyol takımıyla görüşüyorum. En geç bir ay içerisinde transferim netleşir. Bir kaç kulüpten daha teklif aldım ama beni en çok Villareal'in teklifi etkiledi. Türkiye ligiyle İsyanyol ligi arasında çok büyük fark yok. Maç sonrası ve maç öncesi yaşananlar hariç. Çünkü Türkiye'de gerilim daha yüksek. Oradayken, yenildiğimiz zaman sokağa nasıl çıkacağımı düşünüyordum, burada böyle bir şey söz konusu değil. Yenildiğin zaman bile alkışlanmam söz konusu. Ha bir de burada deplasmanda kazanmak o kadar kolay değil. Biz bu sezon deplasmanda yalnızca bir maç alabildik."Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın