Beşiktaşımızın Teknik Direktörü Şenol Güneş, Kayserispor galibiyetinin ardından açıklamalarda bulundu.
ŞENOL
GÜNEŞ'TEN 'KÜFÜR ETMEYİN' MESAJI
Galibiyetle ilgili konuşan ve taraftarlarına küfür etmemeleri yönünde mesaj gönderen Şenol
Güneş, "Kazanmak için sahaya çıktık. Güzel bir futbol oynayıp kazanmak istiyorduk. Hak ettiğimiz bir sonuç aldık. Kırmızı kart
pozisyonunda hata yaptık. Kalecinin pası yanlıştı. Bütün oyuncular elinden geleni yaptı. Bugün üç puanı aldık. Aldığımız sonuç iyi. Taraftarın
desteğine teşekkür ediyorum, küfürü şiddetle kınıyorum. Beni sevmelerinden çok davranışlarının olumlu olmasını istiyorum. Kamuoyundaki haksızlıklara
isyan ediyorlar ama haklı iken haksız konuma düşmesinler. Başkalarının yanlışları bize örnek olmamalı." dedi.
"ENAYİ DEĞİLİZ; AĞIR KONUŞMAK İSTEMİYORUM"
Beşiktaş'ın dördüncü olması ve medyadaki ayrılık haberlerine tepki
gösteren Şenol Güneş "Hedefi şampiyonluk olan Beşiktaş'ın dördüncülüğünde sorumlu benim. Yönetim ve başkan ilk günden beri bana destek
oldu. Taraftar destek oldu. Oyuncular iyi çalıştı. Güvensizlik var diyenler yanlış düşünüyor. Susmamızın başka taraflara taşınması bizim dışında bir
olay. Bugün geldiğimiz nokta, bugünün işi değil. 50 yıllık birikimindir. Çocukluğumda ve gençliğimde yoklukta mutluluğumun, varlık olduğu zaman o
yanlışların devam etmesinden rahatsızım. Ağır kelimeler kullanarak kimseyi üzmek istemiyorum. Suskunluğumuz enayi olduğumuz anlamına gelmiyor. Susma
hakkımı kullanmak ve kimseyi kırmak istemiyorum. Çünkü ister istemez bazı şeyleri söylemek zorunda kalıyoruz. Bir hesabım, kitabım yok. Hesabı, kitabı
olanlar istediği gibi haritayı çiziyorlar, bizde o oyunu oynuyoruz." diye konuştu.
"İYİ OLMAKTAN
YORULDUM"
"İyi olmadığımı, kötü olduğumu söyleyenler var" diyen Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hiç öyle bir sorunum yok. 'İyi değilim' demek ne haddimize. Şükürler olsun halimize. Sağlımızda sıkıntı yok. Sanki bütün sorunları ben
çıkarmışım gibi. Ortada suç varken suçlu bulamayanlar, mağdur diye bana polis gönderenler beni suçlu ilan etmeye çalıştılar. Ülkemin haline üzüldüğüm
için söyledim. Kötü biri değilim ama iyi olmaktan yoruldum. Edepli edebinden susar, edepsiz 'ben susturdum' zanneder. Susuyorsak kamuoyunda infial
olmasın diye... Kişiliğimize, mesleğimize saygı göstermeyenlerin, bu meslekte olanlar tarafından dışlanması gerekirken bizi kenara atmaya
çalışmalarına asla izin vermeyeceğiz. Başımdan çok daha ağırları geçti, hep sustum. Ben kaybederek büyüdüm. Hak ettiğim şeyler elimden alındığında
teslim olmadım. Yine teslim olmayacağız. Susarak konuşmak istiyorum, yoksa kırıcı olurum diye korkuyorum."
Memleketi
Trabzon'un da kendisine sahip çıktığını kaydeden Güneş, "O yüzden Trabzon'u ve Trabzonsporu'u çok seviyorum. Türkiye'nin her tarafında Galatasaraylı,
Fenerbahçeli, Bursasporlu fark etmez. Haksızlığa isyan ediyorum." değerlendirmesinde bulundu.
ŞENOL GÜNEŞ'TEN FENERBAHÇE'YE
GÖNDERME!
Fenerbahçe Kulübü'ne gönderme yapan Şenol Güneş, "Şiddeti ve küfrü kınadığımı bir kez daha söyleyeyim. Bu konuda
örnek olmak durumundayız. Hiçbir hocanın kafasının yarılmadığı, cisim atılmadığı bir ortamda konuşmalarımızla, tezahüratlarımızla örnek olmalıyız.
Hiçbir antrenöre, kuruma bu olmamalı." dedi.
"HASTANE RAPORLARINI VERECEĞİM"
Hastane raporlarını
basınla paylaşacağını aktaran Şenol Güneş, "Sabırlı olmamız haksız olduğumuzu göstermez. Olayların olduğu ilk günde de söyledim. Mademki olay var o
maçla ilgili; Fikret Bey, Aziz Bey, Aykut Kocaman hatta Cumhurbaşkanı herkesle yüz yüze konuşmaya hazırım. Çünkü benim mahcup olacağım bir şey yok.
Hoş görüm ve saygım var. Beklentim kendimle ilgili değil. Buralarla ilgili. Ama beni başka yere sıkıştırmak isteyenler, hastaneye gitsin ve hastane
raporlarını alsın. Hepsini görecektir. Zamanı gelince hepinize vereceğim. Tabii Türkiye'nin etrafında sıkıntılar var. Seçim atmosferi var.
Olabildiğince alttan alıyoruz ama suçlu değiliz ki. Biz alttan alıyoruz ki ortam sakin olsun. Edepli ile edepsizi ayırmaya çalışıyorum. Ayıramazsak
kargaşa olur. Milli takımda çalışırken hukukun gücü mü, gücün hukuku mu, o gün gücün hukukuna inanıyordum. Bugün ise beş tane çanın çaldığını ve
adaletin öldüğünü düşünüyorum." diye konuştu.