Beşiktaş eski başkanı Yıldırım Demirören'in babası Erdoğan Demirören, annesi Tülin Demirören ve eşi Revna Demirören, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ayrıca, Beşiktaş eski basın sözcüsü Mete Düren de mali ve idari ibranın olmaması sonrası kongreyle ilgili açıklamalarda bulundu.
Erdoğan Demirören Beyaz TV'ye yaptığı açıklamada; "Türk futbolu her gün daha iyiye gidiyor. Gençler geldikçe daha da iyi olacak. Acele etmemeliyiz." dedi. Beşiktaş kulübünde ve maçlarında eskiden daha fazla göründüğüne dair sorulan soruya baba Demirören; "Ben Beşiktaş maçlarının hiçbirine gitmiyorum. Oğlumun olduğu yerlerde olmam. 10 yıldır Beşiktaş maçlarına bu nedenle gitmiyorum." dedi. Yıldırım Demirören'e statta ve kongrede olan tepkiyle ilgili olarak da konuşan Erdoğan Demirören; "Onları konuşturmak için para verenlere yazık. Bağırtmak, konuşturmak için para verenlere ayıp." diyerek açıklamalarına son verdi.
"BEŞİKTAŞ DUYMAK İSTEMİYORUM"
Beşiktaş eski başkanı ve Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören'in annesi Tülin Demirören ise muhabirin sorularına cevap olarak; "Beşiktaş ismini duymak istemiyorum" diyerek yanıtladı.
Demirören'in eşi Revna Hanım ise, TFF Başkanı'nın işleri daha mı zorlaştı şeklinde gelen soruya ise; "Yıldırım büyük bir keyif ve özveriyle çalışıyor. Bu bir hizmet ve ben layıkıyla yaptığınan inanıyorum." dedi. Muhabirin bir sonraki soru girişiminin ardından söze giren Revna Hanım; "Futbol konuşmak istemiyorum." diyerek sözlerine son verdi.
"DELİL VARSA MAHKEMEYE GİTSİNLER"
Beşiktaş eski basın
sözcüsü Mete Düren ise, Mali ve İdari Kongresi'nde de kendisinin de bulunduğu yönetim kurulunun mali ve idari yönden ibra edilmemesine ilişkin olarak
açıklamalar yaptı. İbrayı değerlendiren Düren; "Orada tamamen Demirören ailesinin inisiyatifindedir. Bu konuda ne Beşiktaşlıların, ne kongre
üyelerinin fikir vermesini ve bir şeyleri ima etmeyi doğru bulmuyorum. Karar verilmiştir. Kongreye gitmemiştim, bir takım yetkiler verilmiş. Mahkemeye
gidilme hakkı yönetime verilmiştir. Tüm bunlar oyuncak olmamalı, insanların elinde deliller varsa mahkemeye anlatsınlar. Tüm bunların sonunda
insanların manevi şahsiyetlerine hakaret edilirse, bu insanların da dava açma yetkisi vardır. Bu tehdit olarak algılanmasın. Helallik istedik
vermediler." şeklinde açıklama yaparak sözlerine son verdi.