Beşiktaş'ın son durumunu ve yaşananları Akşam Gazetesi'ndeki köşesinde değerlendirdi.

İşte o köşe yazısı...

Yarışmacı takımlarda hedefi büyütürseniz beklentiyi çok yukarılara taşırsınız...

Beklenti büyüdüğünde her geri adım, ciddi depresyonlar doğurur...

Düşüş büyük ses getirir...

Neden? Çünkü düşüş çok yüksektendir, ondan....

Peki hedef büyükken atılan geri adımlarda senin düşmeni kolaylaştıran etkenlere önlem almaz mısın?

Bağırmaz mısın? Kavga etmez misin?

Tillahını yaparsın değil mi?

Balotelli, Uilenberg, Trabzon, Adana, Başakşehir entrikalarında, sessiz kalmak neyle açıklanabilir?

Düşünsenize, biriktirdiniz, sağdan soldan borç aldınız hayalinizdeki evi aldınız...

Cam cila parkelerden tutun da sinema sistemli televizyona kadar...

Ebeveyn banyodan girin de varak süslü aynaya kadar içini istediğiniz gibi döşediniz...

Musmutlu pembe perdeli eviniz oldu tabir-i caizse...

Ama o da ne? Bir geliyorsunuz parkeler yerinden kazınmış, Bir bakıyorsun banyo sular içinde...

Apartman görevlisine, site güvenliğine gidip iş koymaz mısın?

Kamera görüntülerini istemez misin ? Kimse sorumlu şikayet etmez misin?

Mahkemeye vermez misin? Burnundan fitil fitil getirmez misin?

Düşündünüz mü? İyi....

Beşiktaş'ta bu yazdıklarımın hepsi yaşandı...

Ses seda yok iyi mi? Çıt çıkmadı?

Ne düşündünüz? Ne düşünürsünüz? Bu suskunluk neden yaşandı? Ne hesaplandı?

Şu son Giresun maçına bile fişi çekilmiş, Bilica'nın çukurundan çıkmış Hüseyin Göçek'in atanmasına ses edilmedi?

Sergen Yalçın'ın susması bile garip. Ne saklanıyor taraftardan? Puan farkı 15 olduktan sonra tepkilere istinaden konuşmak, Sertan'ın kale çizgisinden yeni açığa doğru top sürmesine benzer!

Sergen Yalçın istifa eder, etmez... Devam ediyor da zaten.

Lakin bu suskunluğa, mantıklı ve beyni doyuracak açıklamalar gelmezse Bu hakem skandallarına hukuki yaptırımlar başlamazsa, birlik beraberlik tam eşittiriyle orta yere serilmezse UMUT hep sahada kalır ama, GÜVEN çıkar oyundan!

6 HAFTA

Kulüpler Birliği kendi bünyesinde ve başkanlığında toplanıyor geçen hafta...

Kim başkanlık ediyor? Trabzonspor Başkanı Sayın Ahmet Ağaoğlu...

Yiyorlar içiyorlar, karar alıyorlar... Ve toplantı bitiminde deklare ediyorlar... "Biz 14 kulüp karar aldık..."

Eee? "Kalan 6 haftada hakemler hakkında konuşmayacağız..."

Haydaaaaa! Bu ne şimdi? Bu 14 takım içinde Beşiktaş, F.Bahçe, G.Saray yok, onu da antrparantez söyleyelim...

Alanya, Antalya yok. Bir de son Trabzon maçında baştan sona hakkı yenen Antep yok...

Harbi sinir olmuşlar belli... Böyle bir karar alma ihtiyacı nereden aklınıza geldi ki? Hakemler çok yıpratıldı da vicdana mı geldiniz?

Yoksa rotamız güzel, dümenim kırılmasın diye düşünüp, Ortaya karışık mı attınız?

Tabii Beşiktaş maçında buz gibi bariz 2 penaltıyı es geçen Suat Arslanboğa, Ne tesadüf ki bir sonraki maçını yönetme nailine de şeref olup daha 4.dakikada kırmızı kartı es geçerse, toplantı da yaparsınız konser de verirsiniz...

Çok değil iki hafta sonra Sizi de göreceğiz! Bir kuyruğunuza bassınlar, hele bir yesinler hakkınızı, değil 6 hafta. 1 saat bile duramazsınız konuşmadan! 6 haftaymış?!

ENERJİ HER ŞEYDİR, SANA MAÇ ALIR

Kulüplerin zor günlerinde neye ihtiyaç vardır? Desteğe... Ne desteği?

Maddi destek hayatımızın her alanında ihtiyaçtır da, kadehini tokuşturacak.

Kahveni yudumlayacak, sırtını sıvazlayacak, adam eksikliğini hep yaşamışsındır... O lazımdır...

Kulüplere göre neresidir istikamet? Aradığını nerede bulursun? Tribünlerde değil mi?

Ne yaparsın oraları kazanmak için? Bilet fiyatlarını oldukça aşağı çekersin, hatta özel bir kampanya ile lise ve üniversite öğrencilerine bedelsiz yaparsın onların ciğerinden bağırdığı her ses sana zaten para olarak geri dönecektir.

Şu son Şampiyonlar Ligi Ajax maçı?! Bomboş tribünler yakıştı mı bize? İçi sızlamayana sormam bile bu soruyu...

Aç kapıları arkadaş, Kucaklaş taraftarınla... Enerji her şeydir sana maç alır....

Unutmayın. Her zaman sokak kazanır.... Bu büyük fırsattı, kaçtı... Umarım bundan sonralarına ders niteliği taşır....

BÖYLE OLMAZ....

Hep söylerim net olmayı ve gerçeklerin konuşulmasını istiyorsan, gündemi sen belirleyeceksin!

Başka takımların medyası değil?!

Beşiktaş maç kaybetsin diye bekleyip, Sergen Yalçın üzerinden yıpratma politikaları...

Olmaz! Böyle olmaz arkadaş... Hemen hemen her gün. Sergen Yalçın bırakıyor mu? Yarı yolda bırakmam...

Gidecek teknik adam değilim, ayrılık gündemimizde değil, bla bla bla...

Beşiktaş camiasına zorla bir gündem dayatmaya çalışıyorlar...

Niye? Sen çıkıp konuşmadığın için. Bu haberlerin ilk harfine çakacaksın tokadı.

Beşiktaş'ı ve Sergen Hoca'yı yıpratmak istiyorlar, "Hocamızla sözleşmemiz var, ayrılık söz konusu bile değil" deyip çekeceksin fişi...

Yoksa yıpratırlar, kulaklara su kaçırırlar, moral bozarlar....

Topçunun beyni karışır. Hareketleri yavaşlar, taraftar işkillenir, ikiye bölünür...

Bundan sonra, Lütfen...