120. kez giyeceği ay-yıldızlı formaya veda edecek olan Rüştü Reçber için henüz yolun sonu gelmedi. 39 yaşındaki file bekçisi, "39 yaşındayım, bir
yıl daha kesinlikle oynayacağım, ikinci yıl ise performansıma bağlı. Bir sezon sonra kendime bakıp, tartıya koyacağım, kesin kararımı vereceğim. Sonra
yine sporun içinde kalacağım. Bu Beşiktaş mı olur bilemem. Ama olursa elbette iyi olur. Şu an Beşiktaş'ta devam edip, etmeyeceğim bile netlik
kazanmadı. Ben hâlâ kendimi oynayabilecek seviyede olduğuma inanıyorum" diye konuştu.
İlk milli maçını 12 Ekim 1994'te oynadığını, 2008
Avrupa Şampiyonası'nda da bıraktığını ifade eden Rüştü, "Daha sonra Fatih hocam beni iki kampa çağırdı. Gel bizle beraber ol dedi. Biz de koşa koşa
gittik. Bugün de Abdullah hocam çağırdı, göreve geldik. Allah izin verirse 120. maçımı oynayıp, milli takıma nokta koyacağım" ifadesini kullandı.
YÜZDE 1 MİLYON YERLİ
Sözü teknik adamlara getiriyor, yerli-yabancı tartışması konusunda fikrini öğrenmek istiyoruz. O
ise hiç politik davranmadan görüşlerini şöyle ifade ediyor: "Öncelikle bu konudaki düşüncemi milli takım bazında söylemek isterim. Milli takım,
kayıtsız şartsız yerli hocayla başarıya gider. Milli takıma yüzde bir milyon yerli hoca. Kulüp takımlarına gelince, tabii ki yönetimlerin ne
istediğine bağlı... Bizim uzun planlama anlayışımız var deniyorsa, bu yabancı da olabilir, Türk de getirebilirsiniz. Yönetimlerin işine karışmak bana
yakışmaz. Ancak düşüncemi sorarsanız, şu aşamada Beşiktaş'a yararlı olacak hoca, yerlidir."
DENİZLİ İYİ OLUR
Beşiktaş için Mustafa Denizli ile Samet Aybaba'nın isimlerinin geçtiğini hatırlattığımızda . O da, "Tabii ki çok değerli yerli hocalarımız var. Ama
Mustafa hoca olursa iyi olur. Tabi ki bu yönetimin vereceği karardır, bize saygı duymak düşer. Kısa dönemde, şu ortamda başarıyı yakalamak ancak Türk
hocalarla mümkün olabilir diye düşünüyorum. Benim düşüncem bu... Yerli olacaksa ve Mustafa hoca olacaksa, keşke derim" yorumunu yapıyor.
Rüştü'nün daha önce Fenerbahçe'de birlikte çalıştığı Zico konusundaki düşünceleri ise şöyle: "Zico nun çok büyük bir oyuncu olduğunu tüm dünya
biliyor. Beyaz Pele lakabını ona boşuna takılmadı. Bir kere şunu söyleyebilirim, Zico inanılmaz büyük bir insan...Futbolcularla ikili ilişkileri de
inanılmazdı. Onun döneminde 100. yıl şampiyonluğu yaşadık, daha sonra ikinci senenin ortalarında ayrılmak zorunda kaldı. Ben de Beşiktaş'a
geldim."
CENK'İN ÖNÜNÜ KESMEDİM
Hâlâ oynayabilecek seviyede olduğunun altını çizen Rüştü, Beşiktaş'ta birlikte
görev yaptığı Cenk konusunda da bir açıklama yaparak, "Asla onun önünü kesmedim. 30 küsur maç oynadı. Bırakın onun önünü kesmeyi, ona destek oldum.
Bir ağabeyin yapacağı da budur" dedi.
HANGİ VÜCUT KALDIRIR?
Beşiktaş'ın son durumu hakkında yorumda da
bulunan Rüştü Reçber, sözlerini şöyle tamamladı: "Kim ne derse desin, 3 Temmuz olaylarından en çok etkilenen ve kaosa giren Beşiktaş'tır. Hocamız
içeride, yöneticimiz içerde... Dedikler ki emanet bir hoca getiriyoruz. Bu da bizi olumsuz etkiledi. Baştan daha farklı lanse edilse belki daha farklı
olurdu. Arada Futbol Federasyonu başkanlığı seçimleri oldu, öncesinde ve sonrasında takım müthiş bir boşluğa girdi. Sonra yeni bir yönetim geldi,
Carvalhal gitti, Tayfur hoca yeniden göreve geldi. Yani sürekli kaos yaşayan bir takım olduk. Üstüne üstlük bir play-off sistemi çıkardılar, aşırı bir
maç trafiği yaşadık. Şikayet olarak algılanmasın ama, altı günde üç maç yaptık, on günde dört maç oynandı. Bu tempoyu hangi vücut kaldırabilir? Buna
bir de saha dışı gelişmeleri ekleyin, Beşiktaş'ın bugünkü konumu sürpriz değildir. Aşırı tempo bizi bir noktaya kadar taşıdı, sonra düşüşe
geçtik."