İşte Orhan Can'ın yazısı:
Cem
Papila’dan sonra Fırat Aydınus faciasıdır bunun adı...
Suçlu Fırat Aydınus’u bu maça verendir!
Şiir gibi başlayan geceyi ne hale getirdiği
ortadadır.
Çoğu “Takdir hakkını” Galatasaray’dan yana kullandı..
Bu da o hakem için gayet doğaldır.
Bir kez rengi
belli olmuştur.
Yani her şekilde taraftır.
Böyle biri tarafsız maç yönetemez ki!
O da içgüdüsel olarak,
“Beşiktaşlı” olmadığını ispat etmek için takdir hakkını GS’den yana kullandı. Bu insanın doğasında vardır.
Asıl suçlu olan
“Beşiktaşlı” diye adı çıkan bir hakemi Beşiktaş maçına verendir!
Futbolu yönetenlerin hiç mi insanın savunma psikolojisinden
haberi yok!?
Savunma psikolojisi böyle kararlar aldırır adama..
Bu nedenden dolayı bir maç ancak bu kadar kötü yönetilir!
Çileden
çıkartan yanlış kararlar aldı hakem..
Adı belli olduğu zaman söylemiştim ben bunları, “Fırat Aydınus bunu yapacak” diye,
yaptı!
Çünkü, futbolda hakeme bırakılan karar anları vardır.
Takdir hakkını Beşiktaş’tan yana kullansa, Galatasaraylı kıyameti
koparacak “Bak adam Beşiktaşlı, bunu yaptı” diye.. Bilinçaltı da adama tam tersini yaptırıyor.
Fırat da öyle yaptı ve
bilinçaltının çağrısına uydu!
Misal Bilic’i oyundan attı ya..
90 dakika boyunca haksızlık üzerine haksızlık gören Taraftar
da çıldırdı tabii..
Kendilerine sunulan ortamı gören ‘GİZLİ ODAKLAR’ da fırsattı tepmedi ve sahaya indi.
Bakın,
“Beşiktaşlı” diye adı çıkan bütün hakemlerin yönettiği Beşiktaş maçlarında hep karşı takım kayrılmıştır!
Maalesef bu maçta da
böyle oldu..!!
Mesela, Galatasaray’ın 2. golünde BURAK’IN ELİNE ÇARPMADI MI!?
Gözünün önünde oldu da ses çıkarmadı
hakem..
Daha hangi birini sayalım ki..!!
Fernandes’e faul yapıldı sarı kartı o yedi!
Hele Selçuk’un attığı tekmelere Afrika’da bile
kart gösterirdi tarafsız hakemler!
Bu arada, hani o attı mı mangalda kül bırakmayanlar var ya, söylesinler bakalım, Melo gibi bir oyuncuyu
takımda tutmak dünya sporuna ihanet değil midir?
Kalbinde küçük bir vicdanı olan “EVET” der..
Beşiktaş’a ağır ceza
geleceği belli..
O sahaya girenlere de iki çift lafım var!
2 dakika var. Frikik verilmiş. Bırak takımın kullansın.
Son
düdük çalmadan hayat bitmez kardeşim..
Şimdi iyi mi oldu yani..
Takıma bilerek zarar verdiniz..
Ama asıl, ceza verilecekse, bu hakemi
bu maça ATAYANLARA DA ceza verilmelidir.
Beşiktaş, Cem Papila’dan sonra bir de Fırat Aydınus faciasından yaşamıştır!
Hakiki gerçek
budur..!!
"Ya Allah Bismillah" diye slogan atıp sahaya girdiler!
Bunların kim olduğu ortaya çıkartılmalıdır!
Kısacası,
BEŞİKTAŞ’A MUAUZZAM BİR OPERASYON YAPILMIŞTIR..
Tıpkı yıllar önce olduğu gibi
12 puan öndeydi
Beşiktaş..
Beşiktaşlı olduğu ileri sürülen bir hakem verildi maça..
Beşiktaş- Samsun karşındaydı.
5 kırmızı kart gösterdi Beşiktaş’a
hakem..
Zaten dar kadrosu olan Beşiktaş bir daha belini doğrultamadı!
Başka biri şampiyon yapıldı o sene..
Lucescu nasıl da isyan
etmişti..
“Çavuşesku diktatörlüğünde olan şeyler oluyor burada” demişti.
BU SORUYU YANITLAYIN:
Sahaya bir iki taraftar girmişken neden güvenlik görevlileri reklam tabelalarına kadar geri çekildi..!? Sahaya inenlerin çoğalmasını mı
beklediler..!!?
(Kasımpaşa’da taraftar olmayacak.. E tabii slogan da atılmayacak..)
Bence hakem üstünden muazzam bir operasyon yaptı
birileri!
Hakem de içgüdüsel olarak onlara yardım etti!
Yazık etti ama Beşiktaş’a..
OYSA BEN GÜZEL BAŞLAYAN GECE İÇİN ŞÖYLE NOTLAR ALMIŞTIM
“Beyazı bulana kadar Siyaha devam..”
Böyle yazıyordu karşı tribünde..
Akın akın geldi
Beşiktaşlılar.
Resmi rakam 77 bin.. Protokoldeki beleşçiler hariç!
E, hatırı sayılır beleşçi de var elbet..
‘Tribünlerde hafif
boşluklar vardı’ diyenler çıkabilir.
Deyin ki onlara,
“Onlar Kuzey ve Güney tribününden atlayarak Çarşı Grubu’nun bulunduğu
Doğu tribüne gidenler.. Bu yüzden Doğu tribünlerinde bulunan o koca merdiven boşlukları yok oldu..”
Yüzbine yakın insanın rekor kırarak
bir aşk uğruna bir araya gelmesi kapak olmalı bence!
Kim doldurdu bu koca stadı böyle hınca hınç!
“Acının rengi olmadan Ozan’ı
kurtaralım” yazıyordu bir başka pankartta.
Ozan Galatasaraylı.. İlik aranıyor..
Kanser Ozan.. Vakti az..
Çarşı Grubu Ozan’ının Galatasaray forması giymiş resmini ve yardım adreslerini yazmışlardı!
Her taraf Siyah ve Beyazken sadece Ozan Sarı
Kırımızıydı..
Beşiktaş taraftarının büyüklüğü de burada yatmaktaydı zaten!
Maçı zaten izlediniz, o yüzden maç yerine stadı anlatıyorum
size.
Yine de Fernandes’in maçın başında kaleciyle teke tek kaldığı pozisyon fenaydı.
O klastaki bir oyuncuya yakışmadı.
Ama benim
önümdeki masaya attığım yumruk pek ses çıkardı doğrusu..
Zavallı tahtanın canı acımış mıdır acaba..!!?
Ancak Almeida’nın golü attıktan sonra
gol “Narası” neydi öyle gerçekten...
Adam neredeyse, dakikalarca ağzını tavana kadar açarak “Gooool” dedi.
Diyeceksiniz ki nereden gördün?
Gördüm çünkü o sırada dürbünle “Olay yerine” bakıyordum!
Beşiktaş ilk yarı durumu 3
yapabilirdi.. Kaçırdığı net 2 pozisyon vardı.
Pozisyoncuklardan bahsetmiyorum elbet..
İkinci yarı Burak’ın ilkokul çocuğunun ile atacağı
golü kaçırdı.
Neyse Burak’ın imdadına Beşiktaşlı Serdar Kurtuluş yetişti!
“Sen üzülme Burakcığım sen atamasan da ben gol
attırırım” der gibi kendini yere attı!
Sayesinde Beşiktaş dünyanın en aptal golünü yedi.
Veli ondan geri kalmadı tabii..
(Ama
BURAK’IN ELİNE ÇARPTI TOP, HAKEM DEVAM ETTİRDİ)
Kısacası “Al da bu golü de at” denildi onlar da attı!
Bu yazmazsam
çatlarım..
İlk yarı bittiğinde Doğu Tribünü’nde bulunanların hiçbiri tuvalete gidemedi.
Hele bi sorun “Neden?” diye..
Şundan; maç başlamadan önce Kuzey ve Güney tribünleri oraya akınca yer kalmadı ya..
Merdivenler bile dolu.
Tuvalete giden hayatta geri
gelemez..!! Bu yüzden..
Diyeceksiniz ki nasıl hallettiler “O sorunu” o zaman?
“Ben bilmem”! Ben tekneyi kullanırım..
Tuvalete kim gider, bilemem..:))
Diye keyifle tuşlara basıyordum ki..
Gizli bir el, ilginç bir FİLM çevirdi!
Sonunda olaylar
çıktı..
MAÇI DA BÖYLE SEYRETTİK AMA
GÜLMEDİ YÜZÜMÜZ