Hürriyet gazetesinin deneyimli yazarlarından Orhan Can, Tromsö maçının ardından kaleme aldığı yazısında UEFA ve CAS'a yükselirken Beşiktaş'ın
duruşunu okurlarına anlattı.
İşte Orhan Can'ın son yazısı:
'4-0 olsun bizim olsun' dedim 2-0 oldu
Bu maç
Beşiktaş’ın onur maçıydı..
Çünkü haksız bir şekilde şike olaylarına karıştırılmıştı!
Beşiktaş her zaman sahaya çıkar,
topunu oynardı.
Yenerdi, yenilirdi..
Ama adam gibi oynardı.
Ne “Arka sokaklarda” ne de kulislerde
fingirdeşirdi!
Bu yüzden mutlak yenmeli, olası bir haksızlık karşısında “Vuruşarak çekilmeliydi”!
Öyle de oldu bu
gece..
Xxxxx
Üç saat önce gelmişim stada. Eski maçları gösteriyordu yayıncı kuruluş.
Ne trivelalar, ne paslar, ne o şahane
anlar..!!
İsimleri heybetli takımların İnönü’nün çimlerine gömülme anları..
Stattaki monitörden seyrettikçe,
“Ah ah” diye içimden bir
ses geçiyordu, “Hatıralar da dal istiyor, kuşlar gibi konacak”..!!
Bu gece bende felsefe, aşk, şiir ne de bir öykü yok ..
Çünkü CAS’mışım kendimi..
Hatta CAS’ım CAS’ım olmuşum!
Ama 4-0 olsun bizim olsun, CAS da kına yaksın!
Orasına burasına da sürsün..
Yok, eğer haksız bir sonuç çıkmazsa CAS’tan; eh, o zaman da kınayı UEFA kullansın!!
Şike
Davası’nda kenar süsü yapılan Beşiktaş’a bu zulmü yaptıkları için..
Bakın, Beşiktaş için en önemli maç bu maç..
Ne pahasına
olursa olsun turu geçmeli ki gelecek seninin garantisi olsun!
Efil efil de rüzgar esiyor statta..
Şu esen rüzgar da UEFA ve CAS ile
“işbirliği” yapıp Beşiktaş’a bir oyun oynamazsa bari..(!)
İlk yarı rüzgar üstünde Beşiktaş.. İkinci yarı rüzgar altına
düşecek!
Maç başlayalı 20 dakika oldu..
Akın akın geliyordu “faşist” İstanbul trafiğine takılan Beşiktaşlı..
Kendi sahasına kapanan Norveçlileri açmak için Beşiktaş yüklenmek zorunda tabi..
Onlarsa ilk maç skoruna göre ‘üstüne gelen Beşiktaş’tan top
çalıp’ arada “sıyırttırırımın” derdinde.. FELSEFE YAPMAYACAĞIM DEDİM AMA.. Yapalım biraz!
Kapanan takıma yükleniyor elbette
Beşiktaş!
Yüklenirken, arkanızı da sağlama almanız gerekir.
Defansı yani..
Hücum anı, en zayıf anıdır bir takımın.
Tıpkı hayatın
her alanında olduğu gibi!
Ama “En iyi defans da hücumdur..”
Bu durum “Ters orantılı” ya da
“Çelişkili” gibi görünse de öyle değildir!
Bu durum; hayat doğrularının, pratikte ve felsefede inanılmaz bir şekilde birbirine çapraz
bir şekilde geçmiş şeklidir!
Yukarıdaki mücadeleyi vermezseniz, size hayatta “su” yoktur.
Kısacası, yenmek için
“Atak” yapmak zorundasınızdır.
Atak yaparak da ‘En iyi savunma’ hücumdur teorisini hayata geçirirken, aslında,
rakibinize karşı en güçsüz anlarınızı da yaşıyorsunuz demektir..!!
Yapacağınız bir hata, defansınızı “Çırılçıplak”
yakalatacaktır..
Başarılı olmak istiyorsanız adı küçük, kendi büyük olan “Küçük” bir önlem alacaksınız..
“Arkanızı” emniyetli tutacak ve hataya pay vermeyeceksiniz!
Yoksa, defanstaki “Bir Küçük Hata”, size hayatı
zehir eder sonra!
Bir sürü de fırsat yakalayan Siyah-Beyazlılar bu işi bu akşam iyi yaptı..
Norveç takımı her iki devrede de resmen sahadan
silindi.
İkinci yarı Almeida golü atınca Atatürk Olimpiyat stadı “yıkıldı” zannettim ben arkadaş!
Bizimkiler durdular
durdular arka arkaya gol atmaya başladılar..
Bu defa da Oğuzhan’ın golü “Yaktı yıktı” ortalığı..
Ortalık “Üç,
üç” diye inlerken ben içimden “Bu goller UEFA ve CAS’a gitsin” diyorum.
CAS’ın kararı daha belli değilken FB ve
Beşiktaş’a üst tur için “Kura çekimine gelmelin” diyen UEFA demek ki kararı önceden biliyordu!
Almeida’nın yerine Eneramo’yu aldı.. İnşallah
doğru tercihtir..
Bugün size maçtan fazla ambians anlatamıyorum, heyecanıma verin..
Bu arada 3’ler, 4’ler kaçıp durdu bu gece..
Tespihim, parmaklarımın arasında “Bahriyeli Voltası” atıyor..
Bense hop oturup hop kalkıyorum!
80 bin kişilik stat
neredeyse dolu.
Bu arada, her ikili mücadelelerde rakibini, dibi kovaya çeviren Gökhan Töre’yi kutluyor, gözlerinden öpüyorum..
“İnsanın Tank Türü” denilebilecek Gökhan alkışlar yağmuru altında çıktı..
Sahanın en çalışkan adamlarından biriydi Gökhan.
Artık sahnede Muhammet vardı.
Maç 4 dakika uzadıya..
Bitmez artık bu 4 dakika.. 4 asır gibi gelir adama!
Çocuklar da çok yoruldular
ama..
Bana göre Beşiktaş inanılmaz kontrollü oynadı.
Hatalar oldu tabii..
Hele, son dakikalarda yapılan hatalar belki de Beşiktaş’ı
turdan ederdi!
Neyse, son düdük çaldığında ben hala kendimde değildim sanırım!
CAS kul hakkı yiyip tarihi haksızlık
yaparsa, kınaları bende..
Turu geçti ya Beşiktaş..
Artık “Öleceksek”, galip ölürüz..
Geldik bu gecenin sonuna,
Ve en güzel geceler, en güzel günler sizlerin olsun!
En Kalbi Muhabbetlerimle..
Ben CAN; Orhan Can