Bu haberi yazdır
MİLLİ TAKIM DİYALOGLARI
Yazarlarımızdan Eray Erdal, milli takımımızın Hırvatistan karşısında yaşadığı hezimeti kendine has tarzıyla kaleme aldı.  
Kaynak : Karakartal.com
MİLLİ TAKIM DİYALOGLARI
Rıdvan Dilmen: "Ben böyle rezillik görmedim, milli takım oyuncusuna küfür edilir mi?"
Eray Erdal: Değil Milli Takım, hiçbir kulübün oyuncusuna küfür edilmez Rıdvancığım. Ama maçtaydık ve gördük ki, kimse Volkan’a durup dururken küfür etmedi. Maç 3-0 olunca takıma genel bir tepki vardı, Volkan’a özel bir şey kesinlikle yoktu. Sabri’den, Hakan Balta’ya, Volkan’dan Emre’ye tüm takım alkışlarla protesto ediliyordu. Bence acil tedavi altına alınması gereken Volkan, seyirciye dönüp, yapmaması gereken şeyler yaptı.

Volkan: "Ulan, ben var ya, hepinizin ?##!!!
E.E: Biz de seni seviyoruz canım kardeşim Volkan !

Emre Belezoğlu: "###!!*** , bırakıyorum lan milli takımı, şimdi bittiniz işte…"
E.E: Delikanlı, biz seni çoktan bıraktık. Senin kaptan olduğun milli takım, bu milletin takımı olamazdı zaten. Milli takımı sen bırakmadın, biz seni kovuyoruz!

Hiddink: "Arada net bir güç farkı vardı, ben sadece seçiciyim, elimde malzeme yetersiz."
b Bizden çok güçlü dediğin takımı, biz daha üç vakit önce sahaya gömmüştük. Ama tabii o zamanlar Hiddink faktörü yoktu…

Oğuz Çetin: "ZZZZZzzzzzz… Ya şu aybaşı gelse de maaşımızı alsak. bu ne ya, her ay 31 çekiyor."
E.E: Teknik adamlıkta tek başarısı olmayan adam, seni zaten oraya koyanlarda kafa yok.

Oğuz Çetin: "Ben ne yapayım kardeşim. Fenerbahçe’nin 5. yedek kalecisine kadar herkesi çağırdım takıma, ama olmuyor işte olmuyor."
E.E: Ben sana ne diyeyim ya. Sokaktaki köpek kulübesine bekçi yapsam seni, onu bile beceremezsin.

Hamit: "Nerden geldim ben milli takıma. Koskoca Real Madrid’de oynuyorum, şimdi burada oynadığım adamlara bak. Kralım ben."
E.E: İyi niyetli olabilirsin, ama sen de git Real’de oyna canım kardeşim. Bana artık basket Milli takımında Hidayet tadı vermeye başladın.

Arda: "Ulan, şu maç bitmeden sarı kartı kaptık mı, rövanşta yokum. Ne yapsam da görsem bu kartı, hah buldum, hoooopppppp…."
E.E: İyi futbolcu olabilirsin ama unutma ki burası Türk Milli takımı, ne demiş Mustafa Kemal, ben sporcunun ahlaklısını severim; iş ahlakı olmayan adamların burada işi yok.

Sabri: "Ya, ne yapsak olmuyor. 90 dakika kendimi yırttım ama olmuyor işte."
E.E: Sabriciğim, sana gerçekten laf yok. Hata seni oraya çağıranlarda, ama tüm içtenliğimle dün geceki ortamda bile son saniyeye kadar üstündeki kutsal forma için gösterdiğin çaba için sağ ol. Orta yapamıyor, pas veremiyor olabilirsin, ama sahadaki diğer adamların yarısı sana ayak uydurmaya çalışsa, her şey çok farklı olurdu. Sana her şey denebilir ama seni ıslıklamak olmaz. Elinden gelenin fazlasını vermeye çalışıyorsun, sıkma canını.

Hakan Balta: (maç sonu) "Ya, milli maç varmış galiba ama ne zaman?"
E.E: Soyadının hakkını veren çok adam, gördüm ama senin kadarını görmedim. Ben sen milli takımı değil, futbolu bırak, git Marmaris’te resim filan yap.

Colin Kazım: "My mannnn. Bir maç yoktuk , bak ne oldu…"
E.E: Sen de topçuysan, ben de Maradona’yım. By mannnnn…

M.Ali Aydınlar: "UEFA ve FIFA ile görüşüp, Lig TV’ye kazanç getirmeyen bu eleme sistemini değiştireceğiz. Bence gruplarında ikinci olan takımlar "Yetenek Sizsiniz" yarışmasına katılsın, orada aldığı puanlar yarısı ile yayın sırasında aldığı reytinglerin toplamı yüksek olan kupalara direkt katılsın."
E.E: Ya, bit git yaaaaaaaa….

Siyah Beyaz Aydınlık Günlerde Görüşmek Üzere

twitter: http://twitter.com/#!/ery02

 
Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Bizi Takip Edin
Karakartal Twitter Karakartal Facebook Page Karakartal RSS Karakartal İphone Karakartal Mobil
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL