Sabah Gazetesi yazarlarından Metin Tekin, Sivasspor maçının ardından değerledirmelerde bulundu.
İşte Metin'in o yazısı;
Maçla ilgili yoruma geçmeden önce şunu söylemek
lazım; Ankara'da harika futbol tribünü vardı. Beşiktaş'ın tribün coşkusuyla da farklı bir karaktere bürünen oyunu. Beşiktaş, çok iyi bir maç
başlangıcı yaptı, yavaş yavaş oyunu ele aldı, pozisyonlar ve hücum zenginlikleri vardı.
İlk yarının bütün özeti bu derken, duran top
organizasyonundan yenilen bir golle devre Beşiktaş'ın aleyhine bitti. Dönüp baktığınızda yerleşim doğru, oyun doğru ama skor yapılanlardan çok farklı.
İngilizler'in o meşhur sözüne bir kez daha vurgu yapmak istiyorum; "Futbol tüm sahada oynansa da iki 18'de yaptıklarınız maçın sonucunu belirler." Dün
maçın ilk yarısı aynen böyle oldu.
İkinci yarıda değişen ne vardı? Beşiktaş'ın iyi oyununun devam edişi ve vitesi yükseltmesi. En büyük faktör de
Beşiktaş tribünleriydi. Çünkü bazen tribünlerle tempoyu ve baskıyı artırırsınız ve mağlup durumdayken onlarla birlikte direnirsiniz sonuca.
Beşiktaş'ta 1-0 geride bıraktığı maçta önce 2-1 öne geçti. Sonrasında skor beraberliğe gelse de sahadan galip ayrılmasını bildi.
Dünkü
11'ine bakıldığında ne fark var diye düşünürsek; Ersan-Franco değişikliğini bir kenara bıraktığımızda Kerim Frei'yi görürüz. Bazı oyuncular vardır,
çizgiyi hissetmeden oynayamazlar. Kerim Frei de tam bu tip bir oyuncu. Yani onu merkezde oynattıkça kalabalıklar içinde kaybolur ve ne yapacağını
bilemez. Sadece Oğuzhan Özyakup'un girişi bile skorda çok belirleyici oldu diyemeyiz ama takımın doğru yerleşmesi ile fark yarattığını gördük. Fark
yaratmak diyince esas vurgu yapmamız gerekense tabii ki Demba Ba... Gollerden daha da güzeli Olcay'a yaptığı asisttiydi. Hakikaten maçın başrolünü
alan oyuncusu oldu. Keza Gökhan Töre'nin etkili oyunu, Olcay'ın da her zaman doğru yerde olmasının getirdiği galibiyet golü vardı.
Sivassporlu oyuncunun topu eliyle kesmesini ve Demba Ba'nın ikinci goldeki elle kontrolünü göremeyecekseniz bu hakem kalabalıklarına ne ihtiyaç var
diye sormadan geçemiyor insan.