Bu haberi yazdır
Hıncal Uluç Eboue'yi bombaladı
Usta gazetecilerden Hıncal Uluç, Beşiktaş taraftarı ile uğraşmayı kendine meslek edinen Eboue için açtı ağzını yumdu gözünü.  
Kaynak : Sabah
Hıncal Uluç Eboue'yi bombaladı

Usta kalemlerinden Hıncal Uluç, geçtiğimiz haftaya damgasını vuran olayları değerlendirdi.

Galatasaray, Beşiktaş'ı yenerek aradaki 5 puanlık farkı korudu. Ancak tribün olayları maça damgasını vurdu. Göçek, Eboue ve Melo'ya büyük tepkiler vardı.

Son gerginliğin sebebi Eboue... Tacı atsa maç devam edecek, bitecek. Eboue'nin iyi niyetli olduğuna inanmıyorum. O taç atışını bir yerine bir şey geldiği için, çekindiği için, korktuğu için kullanmadığına inanmıyorum. Eboue onu seyirciyi tahrik etmek için yaptı. Çünkü Eboue iyi niyetli bir futbolcu değil.

Galatasaray'da böyle insanlar var. Fatih Terim bununla mücadele etmeli. Bunlar Galatasaray'ın başına iş açacaklar. Galatasaray forması giymeye yakışmayan insanlar... Futbolda sahtekarlık yok. Adam yanından hızlı geçiyor, Eboue üç takla atıyor. Zannediyorsun ki ambulans ile hastaneye gidecek. Görüntü o... Sonra kalkıyor ayağa, tazı gibi koşuyor. Hiçbir şey yok.

Eboue öyle, Milan Baros öyle... Bunlar top oynamıyorlar, kendilerini yerden yere atarak seyirciyi, hakemi ve rakibi tahrik ediyorlar. Ben maçın gözlemcisi olsaydım Eboue'yi rapor ederdim ve ceza almasını sağlardım.

Allah'tan Beşiktaş seyircisi çok iyi bir seyirci... Onca olaydan sonra, sahaya girenler iki kişiyle sınırlı kalmayabilirdi. On bin kişi sahaya girseydi, onları durdurmaya polisin gücü yeter miydi! Yürüyerek sahaya girebiliyorsun sonuçta...

Ben bir insanın bu kadar bilinçsiz olabileceğini düşünemiyorum. Galatasaray yöneticisi olsam, Eboue'yi IQ testine sokarım. İki dakika kalmış, zaten seyirci sinirli, azmış... Onu daha da tahrik etmenin, azdırmanın alemi var mı! Hayatın tehlikeye girebilir. Bırak futbolu, Beşiktaş'ın sahasının kapanmasını...

Kaldı ki Beşiktaş'ın sahası kapandı; sen zaten Beşiktaş ile oynamışsın ve kazanmışsın. Bundan sonra Beşiktaş'ın sahası kapanırsa kime yarar? Senin rakiplerine, Trabzon ve Fener'e... Bir insan bunu düşünmez mi? Bunu düşünmeyen insanın, zeka seviyesini ben ölçtürmem mi?

Ama bunlar her maçı, 90 dakika böyle oynuyorlar. Üstelik bunlar iyi futbolcu... Baros da, Engin de, Eboue de iyi futbolcu! Ama futbollarıyla değil... Bunlar Galatasaray'dan gittiği gün bayram ederim. Melo'ya forma giydiren Galatasaray, herkese giydirir.

Hakemin yönetimini nasıl buldunuz? Galatasaray'ın ilk golü ofsayttan geldi.

Nasıl görünüyor; ondan da çok emin değilim. Kim görmüş?

Kamera görüntüleri var ama insani açıdan da pozisyonu süzmek oldukça zor görünüyor.

Kimse göremez. Görse görür. 'Aferin nasıl görmüş' dersin. Ama görmeyene de 'Nasıl görmemiş?' diyemezsin.

Önemli olan şey şu; o görülmesi neredeyse imkansız ofsayt yüzünden Türkiye'de kıyametler kopuyor. Herkesin gayet kolay, görebileceği ofsayt ile Fenerbahçe gol attığı zaman 'Efendim, o pasif ofsayttı' diye bütün gazeteler makaleler yayınlıyor!

Trabzon maçında Baroni'nin attığı o gol Türk spor medyasının olaylara nasıl çifte standart ile yaklaştığının, nasıl Fenerbahçeli olduğunun, nasıl taraftar olduğunun göstergesi... Hep söylüyorum ya; "Bunlar başka bir takımın başına geldiği zaman neler olacağını göreceksiniz" diye... İşte gördünüz.

Bu golle kazanan Fenerbahçe olsaydı, yazının arasında 8 punto harf ile 'Pozisyon ofsayttı ama hakemin tespiti zordu' diye geçer!

Fenerbahçe maçlarında neler oluyor! Ben Lig TV'de maç anlatan, 'Fenerbahçe' talimatlı, artık öyle olduklarına inanıyorum, sadece Fenerbahçeli de değil, Fenerbahçeli olmak üzere talimat almış spikerlerin Fenerbahçe'nin aleyhine bir tanesinin yorum yaptığını görmedim. "Pozisyonu görüyorsunuz!" Lafları bu...

Beşiktaş-Galatasaray maçındaki ofsayt golü, Melih Şendil yorumlamaktan yoruldu! "Nasıl ofsayttan gol attı Galatasaray" diye... Melih çünkü bayılıyor ve inatla Galatasaray'ın maçlarına Melih'i veriyorlar. En fanatik Fenerli spikeri veriyor Lig TV! Onun için bana kimse iyi niyetten söz etmesin.

Ben Lig TV'nin çizdiği ofsayt çizgisine dahi inanmıyorum. Çünkü herkes ve her şey hareket halinde... Çizgiyi 10'da bir saniye önce çizersen, ofsayt değil. 10'da 1 saniye sonra çizersen, bu defa ofsayt olmayan pozisyon, ofsayt gibi görünür. Stüdyoya kendim gidip çizmezsem, o çizginin doğru çizildiğine inanmıyorum. Lig TV'ye güvenimi o kadar kaybettim.

Melih Şendil, Galatasaray kasabı gibi maç anlatıyor. Gitsin Fener TV'de çalışsın.

Hüseyin Göçek'in maç öncesi Galatasaray formalı fotoğrafının internette dolaşması Beşiktaşlı taraftarları germiş olabilir mi?

Bunların hepsi Fenerbahçelilerin çok iyi başardığı işler. Hem normal medyada hem sanal medyada bunlar işlerini gayet iyi biliyorlar. O gün fotoğraf, inatla ve ısrarla yayınlanıyor ki hakemi etkilensinler. Çünkü normal şartlarda aradaki farkı kapatmasının mümkün olmadığını biliyor Fenerbahçeliler.

Hayatında bir gün hakemlik yapmamış Beşiktaş'ın milli futbolcusu Zekeriya Alp'in Merkez Hakem Komitesi Başkanı olmasında bir şey yok ama Göçek, mahallede basket oynarken üzerine o 'formayı giymiş' diye, 'Vay bu adam Galatasaraylı!' İnanılır gibi değil.

Lider Galatasaray sahadan 2-0 galibiyetle ayrıldı. Melo ve Aydın'ın muhteşem golü var. Buna karşılık Beşiktaş'ın arka arkaya bulduğu ama değerlendiremediği pozisyonlar var. İki takımı nasıl buldunuz?

Ben geçen hafta ne dedim: "Galatasaray'ın çok büyük şansı Emre'nin kırmızı kart görmesi ve de Melo'nun bu haltı etmesi. Bu yüzden Galatasaray sahaya Emresiz ve Melosuz çıkacak. Fatih Terim mecburen Aydın'ı ve Riera'yı oynatacak ve Galatasaray mecburen çift açıkla oynayacak."

Engin oynaması gereken yerde orta sahada oynadı. Ama ne yazık ki Melo gibi bir adamı Galatasaray affetti. O yüzden sahaya Melo ile çıktılar. Bence futbolcu değil Melo! Galatasaray'ın orta sahasında oynayacak adam değil. Melo Galatasaray'ın kadrosunda bir tek yeri var; Selçuk'un yedeği... Çünkü bir ön libero yeter Galatasaray'a...

İki ön libero koyduğun zaman orta sahada oyun kurucuya yer yok. O zaman iki ön liberonun önüne sağ açıktaki adamı yani Engin'i ya da sol açıktaki adamı Emre'yi mecburen ortaya çekiyorsun 'oyun kursun' diye... Takım bir kanadı eksik yengece dönüyor. Ya sağ açığı olmuyor ya da sol açığı olmuyor.

Oysa Galatasaray'ın göbeğinde oynayacak adam Engin. En iyi kanat oyuncuları da Riera ve Aydın. Aydın'ın girdiği anda Engin'in orta sahaya geçtiği anda Galatasaray'ın nasıl değiştiğini bütün Türkiye seyretti. Bir hafta evvel söyledim; "Böyle oynamalı Galatasaray." Ama Fatih hocamın kafasındaki bazı şeyleri değiştiremiyorsun. Bazılarına aşırı sempati duyduğu için onları ille oynatacak.

Eboue haftalardan beri kötü oynuyor. Eğer Tayfur, Quaresma'yı biraz akılcı ve taktisyen olarak kullansa Eboue kırmızı karttan gitmişti, kesin gitmişti. Hele o birinci sarıyı gördükten sonra onun üstüne üstüne Quaresma oynasın faul mecbur yapacak. Çünkü yavaş, hızını kaybetmiş, yetişemiyor... Quaresma ne kadar kötü olursa olsun o çalımları atıyor. Diyecekti ki 'Quaresma ile oynayın on dakika.' Görecektik Eboue neredeydi? 10 kişi kalırdı Galatasaray... Tayfur tersini yaptı Quaresma'yı oyundan alıp Eboue'yi rahatlattı.

Galatasaray çok kötü oynadı. Kötü değil çok kötü oynadı. Gazetelere bakıyorum, Hakan Şükür'ü dinledim; inanamadım! "Bu Galatasaray iyi oynadı" diyor. Beşiktaş'ın girdiği tonla pozisyon ne? Onlar gol olsa ne olacaktı?

Kale önünde eridi belki ama Beşiktaş birçok pozisyona girdi.

Tabii... Bir sürü eridi, bir sürü Muslera kurtardı, bir sürü aptalca vuruşlarla dağlara, taşlara attılar topları... Beşiktaş'ın en az 10 tane net gollük akını var, en az. Tabelacılığın bu kadarını ben görmedim! 'Galatasaray 2-0 kazandı' diye 'Yaşasın Galatasaray, kahrolsun Beşiktaş!'

Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Bizi Takip Edin
Karakartal Twitter Karakartal Facebook Page Karakartal RSS Karakartal İphone Karakartal Mobil
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL