“1-0 olsun bizim olsun..”
Bu düşünceyle her maça gelirim ben.
Belki de bu yüzden;
“Şu olan biten var ya, boş ver ona
Taş yağsın isterse, çok sürmez..
Dakka şaşma dakka, yaşamaya bak!
Ne geçmişi düşün, ne de gelecekten kork..”
dizelerine sevdalandım..
Her Beşiktaşlı sevdalıdır zaten..
Çarşı Grubu’nun “tayini” çıkıp Eski Açığa gittiği için kapalı dışında her yer dolu bu gece.
Beşiktaş kırmızı forma ile sahada.
Mersinli taraftarların önünde kocaman “Kırmızı Şeytanlar” yazılı..
Gülesim geldi. Kırmızı formayla onların çıkması lazımken..!!
‘1-0 olsun bizim olsun’ dedim penaltı oldu 1-0 oldu. Almeida attı..
2-0 olsun bizim olsun diyorum bu sefer..
Ama Holosko’nun attığı depar beni pek keyiflendiriyor doğrusu..
Gerçi saha kısa geldi ya.. Saha bitti bizim ki hala koşuyor.
Bu çocuğun hızı hoşuma geliyor da.. Da’sı şu:Teknik!
Bu olaydan hemen sonra, söküp getirdiği topla altı pasın içine girdi.
Kafayı kaldırıp pas verse 2. Gol içten bile değildi..
Kafası ve gözleri hep çimlere bakan adam..!!
Öyle koştuğu zaman ben içimden “Acaba ne düşürdü çimlere” diyorum..
Arıyor besbelli..
Biri çıkıp şimdi “Topu sürüyor adam” der..
He, biz bilmiyorduk top sürdüğünü. Dondurma satıyor sanıyordum..
Geçen yıl, kaçırdığı pozisyonlarda “Küçük Emrah” haline bürünen Almeida bu sene öyle değil mesela.. Kafayı yana büker, çimlere bakardı. Ama şimdi kafayı kaldırıyor.
Geriye geliyor, top üretiyor, top kazandırıyor..
Mcgregor’un Nobre’nin üstüne çıkarak Sivok’un üstüne düştüğü pozisyonda taraftar büyük tepki gösterdi ama hakem haklıydı beyler..!! Doğruya doğru. Ama sadece bu pozisyonda ha!
Bu arada, 2-0 olsun demiştim ya, oldu.. Oğuzhan attı..
E, o zaman 3-0 olsun bizim olsun..
Vallahi o da oldu..
Oğuzhan rakibinin sağından attı solundan geçti ve Holosko’ya “Al da AT! Atamazsan bırak futbolu. Git kumda oyna. Üstüne de gazoz iç” der gibi PAS attı.. O da attı..3-0 oldu.
E, o zaman 4-0 olsun bizim olsun, diyorum..
Golden sonra Oğuzhan ve Holosko “Gangnam” dansı yapıyor.
Keyifler gıcır tabii..
Skor böyle olunca bizim de gıcır oluyor keyf durumumuz..
Ve Oğuzhan kendisini attırdı..
Maçın başından beri her şeyin içinde olan genç Oğuzhan ikinci sarı karttan kırmızıyı gördü.
Topu elle kesti.. Bursa maçında yok.. Ah be çocuk..!!
İnönü’de bir bayram havası var..
“Ankara’dan abim gelmiş, evde bir şenlik havası..” misali İnönü..
“Oğlan bizim kız bizim” diye inliyor ortalık.
Bu arada Çarşı Grubu’na bir çift lafım var.
Siz siz olun geri dönün “Kapalıya..”
Böyle olmuyor anacağım, İnönü sanki boş gibi oluyor..
Bugün ne oluyor yahu..
Çarşı Grubu ne yazdığımı okumuş gibi “Yönetim Kapalı senin eserin” diye bağırıyor..
Erenlere mi karışıyorum ne..!?
Zaten başından beri çok rahatım bu gece..
Ancak üzülüyorum sonra.
Çarşı Grubu böyle derken numaralı onları yuhalıyor..
3-0 öndesin yaşanan olaya bak..
Çarşı Grubu da yuhalamaya “Bedava biletin..(nokta nokta yani)” diye yanıt veriyor!
Bu sırada bir kendini bilmez sahaya girdi.
Gelecek yine ceza..
Takımına zarar verene Beşiktaşlı denmez ki..
Almeida’nın karşı karşıya kaldığı pozisyon İnönü’yü fena sardı..
Çünkü yine atamadı..
Oysa Necip ne de güzel pas çıkarmıştı..
Olsun, 3-0 oldu bizim oldu ya..:))))))
Takım, alkış yağmuru altında sahaya terk ediyor.
Ve seyirci yüzde yüzlük değil, yüzde binlik gol olacak pozisyonu kaçıran Almeida’yı bağrına basıyor.. “Hugo Almeida” diye bağırıyorlar..
Ben de “Olsun çocuk, canın sağ olsun” diyorum..
Ne demiştim yazının başında,
“Şu olan biten var ya, boş ver ona
Taş yağsın isterse, çok sürmez..
Dakka şaşma dakka, yaşamaya bak!
Ne geçmişi düşün, ne de gelecekten kork..”
Anı yaşa yani..
Neyse OC bu gece de bildiğiniz gibi..
En Kalbi Muhabbetlerimle..
Ben CAN; Orhan Can..
NOT: Dörtlük Hayyam’a ait.
Hayyam, Ömer Hayyam yani..
ÇOK MÜHİM BİR NOT: Kasımpaşa maçından sonra “Sadece Kasımpaşa’yı yendik, o kadar”! demiştim..
Unutmayın Mersin’de de bir numara yoktu. Hem de hiç yoktu..
Bu yüzden bu yengi, başınızı döndürmesin..
Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın