MAÇ ÖNCESİ - Spor Toto Süper Lig'in 22'inci haftasında Beşiktaş, Türk Telekom Arena'da Galatasaray'a konuk oluyor. İlk yarıya başladığı gibi, temiz ve net bir başlangıç yapan siyah beyazlılar, ilk devredeki maçla ilgili oldukça kötü anılara sahip...

Lige 4'te 4 ile giren ve Atatürk Olimpiyat'a 70 bin dolaylarında taraftarı toplayan Beşiktaş, o maçta karşılaşma Galatasaray lehine 2-1 ve sarı kırmızılılar 10 kişiyken bir anda sahaya yüzlerce taraftar girdi, 5 maç saha kapama cezası geldi ve çığ gibi bir şansszılık aktı Beşiktaş'ın üstüne. Devre arasında Bilic, "sakal traşı"nı tekrar yaptı, silkindi, ilk geldiği dönemlere geri döndü ve Beşiktaş tekrar zirve yarışına ortak oldu. Şimdi, Beşiktaş kazanırsa daha güçlü bir şekilde "şampiyonluk" diyebilecek. Kaybederse, yine "bölüm sonu canavarı"na takılmış olacak.

BILIC'İN EN ÇOK ELEŞTİRİLDİĞİ KONU BU

Slaven Bilic'in en çok eleştirildiği konu ilk 11'ini çok sık değiştirmemesi. Sakatlardan ve cezalardan etkilenmedikçe kadroda herhangi bir oynama yapmıyor.

Kalede Tolga, oynayabilecek durumda olduğunda, ufak sakatlıkları dahi olsa hem eldivenlerini hem kaptanlık bandını takıp maça çıkıyor. Sağ bekte Serdar Kurtuluş formayı alacaktır, cezalı olmadığı müddetçe forma giydi. Stoperde Pedro Franco geldi ve formayı aldı. İlk yarıda neredeyse hiç forma giyemeyen Pedro Franco, Trabzonspor maçının ikinci yarısıyla birlikte performans patlaması yaptı. Yeri tartışılmaz. Pedro Franco'nun yanında istenmeyen adam; Dany Nounkeu forma giyecek. Arena'da eski takımına karşı oynayacak ve nasıl bir maç çıkaracak herkesin merak konusu. Tüm gözler onu daha farklı bir şekilde izleyecek. Sol bekte Ramon Motta formayı bırakmaz.

Ortada Atiba, Veli, Oğuzhan'ın yerlerini tartışmaya dahi gerek yok. Fernandes ise düşen performansı ve fizik gücüyle yine kulübeye mahkum olacaktır. İleride ise kariyerinin en formda sezonunu geçiren Hugo Almeida, tek başına önemli bir güç olacak. Süper Lig'in en önemli oyuncularından biri haline gelen Olcay Şahan, siyah beyazlıların en önemli hücum oyuncusu durumunda. Gökhan Töre ise hızı ve adam eksiltme gücüyle sürpriz peşinde olacak.

BEŞİKTAŞ STRESLİ AMA DAHA AZ

Beşiktaş'ın Galatasaray'a karşı en önemli avantajlarından biri, daha az stresle bu maça çıkıyor olması. Stresin, sinirin tavan yapacağı bu maçta kaybeden havlu atacak. Öndeki Fenerbahçe'ye karşı hata yapmadan geçilmesi gereken haftalarda kaybedilecek 3 puan veya olası bir beraberlik her şeyi bozar. Beşiktaş için, stadın olmadığı ve olası bir başarısızlığın daha sancısız geçeceği göz önünde bulundurulmalı. Beşiktaş yönetimi şampiyonluk için hareket ediyor ama Galatasaray'a oranla başarısızlığa tahammül daha fazla olacak. Zira, kulübün öncelikli hedefi gelecek bir şampiyonluk değil. Öncelik; el emeği, göz nuru, kulübün güçlükle bağladığı sponsorluklar ile kazandığı para ve tüm umutlarla beklediği yeni İnönü namıdiğer Vodafone Arena.

DAHA "SOSYALİST" BEŞİKTAŞ

Saha içinde ise Beşiktaş'ın en büyük avantajı, birbirini çok iyi tanıyan ve tamamlayan 11 oyuncudan oluşuyor olması. İsim bazında, tek tek incelendiğinde belki Galatasaray kağıt üstünde daha avantajlı ama yapboza dönen, kimin nerede oynadığı belli olmayan ve en iyi performans veren oyuncusu 2-3 maçtır Sabri Sarıoğlu olan bir takıma karşı, Bilicin ligin ilk yarısında bahsettiği ve istediğine yakın hale gelen, daha "sosyalist" hareket eden bir takım var. Elbette, Galatasaray bu maça daha farklı bir motivasyonla çıkacak ama Beşiktaş'ın golünü, Galatasaray'ın ilk 30 dakika, belki 45 dakika gelmeyecek golü bile Beşiktaş'ı hem moral hem oyun olarak öne geçirir.

BEŞİKTAŞ NASIL KAZANIR?

Beşiktaş'ın kazanması için; daha sabırlı, daha sakin oynaması gerekiyor, böyle bir lüksü var. İç saha her zaman avantaj değildir. Gol gelmedikçe, ıslıklar, ahlar vahlar artacaktır. Bu da Galatasaraylılar'ı strese sokacaktır. 2 haftadır 1 kişi eksik kalmasına rağmen rakiplerini durduran Beşiktaş, 11'e 11 oynamayı başarabilirse savunmasıyla maçı kazanan taraf olabilir.

YAZI: Hakan CELEP