Şüphesiz Beşiktaş kulübünde uzunca bir süredir konuşulan konuların başında parasal sorunlar var. Borç treni alıp başını gitmiş, yönetim de peşinden koşturuyor. Başkan Fikret Orman’ın “Gel ağabey, bu taşın altına elimizi birlikte koyalım” dediği günlerde muhtemelen Ahmet Nur Çebi’nin aklından bile geçmiyordu Beşiktaş’a yönetici olmak. Sadece ‘iyi bir Beşiktaşlıydı’ o güne kadar. Sonra ‘iyi bir yönetici’ kimliğini de ekledi kartvizitine. Hem de ateşten gömleğin giyildiği bu dönemde, üstelik kulübün tüm icraatlarından sorumlu olarak...
‘FAKİR EDEBİYATI DEĞİL’
Daha en baştan mütevazılığı ile herkesin saygısını kazanan 2. Başkanı Çebi, kısa sürede hem kulüp içinde hem de dışında ‘Beşiktaş’ın Ahmet Ağabeyi’ oldu. Kulüp binasında söze başlarken “Ateşten gömlek giydiniz” diyorum, daha soruyu soramadan sözü alıyor ve “Ateşten gömleği bugün giymiş adam değilim ki. Türkiye’nin ağır sanayi hamlesinin en önemli yapı taşı olan demiri eriterek girdim ben ateşin içine. Öyle gömlek falan değil bizimkisi, ateşin ta kendisi” diyor. Sonrasında da ekliyor ve şunları söylüyor:
‘HER ŞERDE HAYIR VARDIR’
“Dünyada çözülemeyecek hiçbir sorun yoktur ama iyi niyet ve dürüstlükten asla ödün vermeyeceksin. Ne dediysen onu yapacak, sözünün eri olacaksın. Biz de Allah’ın izniyle, Beşiktaş’ın sorunlarını aşmak için buradayız. Zaten çoğu gitti, azı kaldı. Planlamamızı yaptık ve yola çıktık. Bir de ‘ben de Beşiktaş’lıyım’ deyip Beşiktaş’ı soymaya çalışanlardan kurtulabilsek o zaman daha da çabuk biter bu iş. Ayrıca biz kamuoyuna yansıtıldığı gibi fakir edebiyatı yapan bir yönetim kurulu da değiliz. Gerçeklerden bahsedince birileri nedense bize “Fakir edebiyatı yapma” deme gereği duyuyor. Kim ne derse desin, hiç umurumuzda değil. Allah’ın izniyle Ocak 2014 ile birlikte hemen hemen her şey rayına oturmuş, vagonlar madeni taşımaya başlamış olur.
“Yaşanılan bu sıkıntılı süreç belki de Beşiktaş’ın çok parlak günlerinin habercisi olabilir. Her şerde bir hayır vardır. Biz vagonları yeniden rayların üzerine oturttuk ve gidilecek yöne doğru hareket ettirdik. Sıkıntı sadece vagonların aşırı yüklü olması. Yük hızımızı yavaşlatıyor. Ama yükler boşaltıldıkça, hızımız artıyor.”
'AYBABA BİZİ İKNA ETTİ'
* “Carvalhal ile yolları ayırdık çünkü Nevzat Demir
Tesisleri’nde futbolcularla hoca arasında kaybolan bir alt üst ilişkisini fark ettik. Takım içinde ciddi bir iletişim sorunu vardı. Bu kabul
edilemezdi.
”
* “Ardından Tayfur Havutçu’nun kadroyu tanıması sebebiyle kalan kısa süre için en uygun kişi olduğu düşünüldü. Süper Final
bitiminde ise yeni yapılanma için özgür kalınmalı ve istenilen yapılabilmeliydi. Tayfur Hoca da kulübün önünü açmak konusunda özverili
davranmıştır.”
* “Sven Goran Eriksson ile yapılmış herhangi bir kontrat yok. Söylendiği gibi Beşiktaş’ın hiçbir mali kaybı bulunmuyor.”
* “Mustafa Denizli istediğimiz kadroyu kuramayacağımızı düşünerek teklifimizi kabul etmedi.”
* “Samet Aybaba her şeyden önce gerçek bir Beşiktaşlı. Kulübüne yıllarca hizmet etmiş, formanın hakkını vermiş eski takım kaptanımız. ‘Beşiktaş’ın zorluklarını da nasıl mücadele edeceğimi de biliyorum’ demesi ve en önemlisi ‘Feda’ya hazır olma isteği ve inancı bizi ikna etmeye yetti.”
'BEŞİKTAŞ TARAFTARLARI CEFAKAR VE FEDAKARDIR'
“Borçların yapılandırılması bile başlı başına bir başarıdır. Bugüne kadar nasıl ödendiyse bundan sonra da ödenecektir. Tüm gelirler 4-5 yıl daha sürecek tarzda krediyle temlik edilmiş. Bize düşen ise yeni kaynaklar yaratmak.
Stat gelirine gelince; camianın bir kısmının küstürüldüğünü düşünüyorum. Onları yeniden aramızda görmek istiyoruz. Beşiktaş taraftarı cefakâr ve fedakârdır. Yeni stat bir cazibe merkezi olacak. Taraftarlar da iyi hizmet alacakları, iyi şov görecekleri stadımıza geleceklerdir. Her bütçeye uygun yerler bulunacak yeni statta.
Herkes şunu iyi bilmedir ki, ilelebet payidar kalacak olan Türkiye Cumhuriyeti gibi Beşiktaş da daima zirvede var olmaya devam edecektir.”
'ERNST'İ HOCA İSTEMEDİ'
“Egemen bizim kadroda düşündüğümüz bir isimdi. Ancak kulübün bu yıl da ücretlerinin bir kısmını ödeyemeyeceğini düşünüyordu. ‘Gitmene izin vermiyoruz’ dediğimizde ise ‘O zaman da eski alacaklarımdan dolayı fesih hakkımı kullarım’ dedi.
Ernst, Samet Hoca’nın düşünmediği bir isimdi. Kasımpaşa ücretinin yarısını teklif etti, aradaki farkı bizim ödememiz kaydıyla gidebileceğini söyledi. Bizim de işimize geldi.
Quaresma, ayrılırken söylediklerinin aksine 1 Euro dahi indirimi kabul etmedi. Zaten hocamız da onun için istekli davranmadı.”
‘ALTINSAY TÜM TAKIMI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORDU'
“İbrahim Altınsay’ın üstlendiği görev planlamasında, takımın tamamen yeni olması, mevcut futbolcuların tamamının gönderilmesi ve bunun da yönetim tarafından yapılması vardı. Ancak mevcut sözleşmelerden dolayı bunun mümkün olmadığını, kontratların bitimine kadar futbolcuların değerlendirilmesi gerektiğini söyledik. Bunu kabul etmeyince yollarımız ayrıldı.”
‘STAT YILDA 100 MİLYON DOLAR KAZANDIRACAK’
“Yeni stadın hem mimarisi ile hem de işlevselliği ile Türkiye’nin gurur duyacağı bir yapı harikası olmasını planlıyoruz. Stat ve Beşiktaş markasının pazarlanması anlamında IMG ve Sportfive şirketleri ile görüşmelerimiz devam ediyor. En kısa zamanda Beşiktaş’ın menfaatleri doğrultusunda anlaşmalar yapacağız. Yıllık gelir planlamamızı da 75-100 milyon dolar arasında hedefliyoruz.
Stadın yapımı için gerekli olan mali kaynağı da bu gelirlerin karşılığında temin edeceğiz. 5 yıl sonra Beşiktaş’ın geleceği noktayı şimdiden görebiliyorum, hayâl etmiyorum
Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın