Rahatsızlığı nedeniyle İtalya'da tedavi edildiğini ifade eden Mansız, rehabilitasyon döneminin sona erdiğini ve 2 hafta içinde maçlara çıkabileceğini söyledi. Japonya liginin ilk yarısının bitmesine az kaldığını kaydeden Mansız, sakatlığı nedeniyle ilk yarıda oynayamadığı için kendini fazla gösteremediğini, ama ikinci yarıda takımı için elinden geleni yapacağını bildirdi.

Japonya'da fazla kalamadığı için bu ülkeye henüz tamamıyla alışamadığını ifade eden Mansız, ''Ama yine de burada bulunduğum bir aylık süre içinde güzel günler geçirdim. Taraftarlardan büyük ilgi gördüm'' dedi. İki ülke arasındaki kültürel farklılıklardan dolayı zaman zaman zorluklar yaşadığını belirten futbolcu, ''Japonlar 'hayır' demeyi bilmiyor. Hep 'evet' diyorlar ve siz de işin olacağını düşünüyorsunuz. Ama sonunda bakıyorsunuz iş olmuyor'' diye konuştu.

Japonların geleneksel yemeği suşiyi İstanbul'dayken çok severek yediğini ifade eden futbolcu, Japonya'daki suşilerin tadının biraz farklı olduğunu, Türkiye'deki suşilerin büyük olasılıkla Türk insanının damak tadına uygun yapıldığını söyledi. ''Japon taraftarların Türk taraftarlar kadar ateşli olmadığını'' kaydeden Mansız, ilginin çok büyük olduğunu, stadın her maçta dolduğunu belirtti.

İstanbul'u özlediğini, orada güzel dostluklar kurduğunu anlatan Mansız, ''Özellikle kötü günlerde insan eskiyi özlüyor'' dedi. Japonya'ya Türk futbolunu tanıtmak için geldiğini ifade eden Mansız, şunları kaydetti:

''O misyonumu burada tamamlamak istiyorum. Sözleşmem bitince belki Avrupa'ya giderim ya da Türkiye'ye dönerim. Yapı olarak kırılgan bir insan değilim, kimseye kırgınlığım yok. Beşiktaş'ta ya da başka bir kulüpte oynayabilirim.'' Eşi Nina'nın da Japonya'ya henüz alışamadığını ifade eden futbolcu, ''Nina burada 10 gün kaldı. Evimiz olmadığı için otelde kaldık. Çocukla birlikte otelde kalmak zor oluyor. Takım 4 hafta içinde ev bulacak, oraya taşınacağız'' dedi. Mansız, takım içinde karşılaştığı zorluklara ilişkin bir soru üzerine şöyle konuştu:

''Bir idman sırasında büyük dil problemi yaşadık. Birbirimizle İngilizce Almanca karışık sözcüklerle anlaştık. Birbirimizle konuşmanın ne kadar önemli olduğunu o zaman anladık.'' Takımında disipline çok önem verildiğini anlatan Mansız, teknik direktörün yemeklerden idmana kadar her şeyle ilgilendiğini söyledi.

Mansız, ''Bu kurallar sizi sıkmıyor mu?'' sorusuna, ''Tabii daha önceden bazı şeylere alışmışsanız zorlanabiliyorsunuz'' yanıtını verdi.