Fanatik gazetesi köşe yazarı Cem Dizdar, Sarpsborg - Beşiktaş karşılaşmasını değerlendirdi.
İşte o yazı;
İlk altı dakikada maçı elinden kaçıran bir takım için İbn-i
Haldun’un ‘Coğrafya kaderdir’ sözü geçerli olmasa gerek!
Çünkü o zaman bilgi, yöntem ve futbol için konuşursak, bu ikilinin ışığındaki
antrenman anlamını yitirir. Eğer coğrafya kaderse bu daha çok bizimle ilgili olmalı. Onca yıldır başarıyı satın alma üzerine kurulu bir düzen içinde
çırpınan bir coğrafyanın kaybetmeye mahkum olduğunu tespit etmek için Haldun’a kadar geri gitmeye gerek yok sanırım!..
İlk devreyi şaşkın
geçiren Beşiktaş kazanacak planı ikinci devreye bırakmış olmalı! İkinci devre önce oyun üstünlüğünü aldı ardından 66. dakikada skoru dengeye getirmeyi
bildi. Bu arada birkaç pozisyon verdiyse de maçı kazanma seviyesine getirmeyi becerdi Beşiktaş. Ve Lens’in farkı yaratan incelikli iki işi sayesinde
bu zorlu coğrafyada zora soktuğu maçı kazanmayı da bildi. Evet, bir dönüş maçı oldu ama yine de bu kadar zor olmamalıydı...
Gecenin sorusu?
Ülkemizde yerli ya
da yabancı, bir golcü sorunu olduğu açık. Bu maç özelinde sorarsak Cyle Larin’in durumu sadece kendisiyle mi ilgili yoksa genel olarak takımın
durumuyla mı doğru orantılı?
Maçın
starı
Öncelikle nemli geceyi kurutan ve ısıtan Lens elbette! Ve tabii ki Beşiktaş adına neresinden bakarsak bakalım; Adem Ljajic.
Her hücumun bir yerinde mutlaka bir dokunuşu vardı.
Maçın olayı
Soğuğa ve dinmeyen yağmura uyum gösteren ve maçı özellikle ikinci yarı elinden tutan Beşiktaş’ın
direnci ve iradesi. Bu direnç gelecek iyi haber ancak sürdürülebilmek koşuluyla...
Kısa mesaj
Evet futbolda istek, arzu yani bildik tabirle motivasyon önemlidir
ancak bir maçı zora sokmadan elde tutmak daha önemlidir.