Mensah Bonsu, Beşiktaş Milangaz'ın katılacağı FIBA EuroChallenge Kupası 'Dörtlü Final' maçları öncesi AA muhabirlerinin sorularını cevapladı.
Takım olarak final maçları öncesinde formda olduklarını ifade eden İngiliz oyuncu, sezon boyunca ligde ve Türkiye Kupası'nda çok zorlu maçlara çıktıklarını ve takım olarak büyük maçlara nasıl hazırlanacaklarını bildiklerini belirterek, “EuroChallenge'ı kazanmak istiyoruz. Antrenmanlarda her geçen gün daha fazla mücadeleci bir oyun ortaya koyuyoruz. Başka takımlara karşı oynadığımızda bu işimizi kolaylaştıracak” dedi.
FIBA EuroChallenge Kupası'nda Beşiktaş Milangaz'ın favorilerden biri olup olmadığı sorusunu cevaplayan Pops Mensah Bonsu, favori takımın aynı zamanda sırtında hedef tahtasını da taşıdığına dikkat çekerek, “Bu tür tahminlere girmeyi çok istemiyorum. Ancak oynanan basketbola bakıldığında biz de favoriler arasında yer alıyoruz” diye konuştu.
“Tarih yazmaya devam edebiliriz”
Mensah Bonsu, Beşiktaş Milangaz'ın Dörtlü Final'deki avantajları konusunda ise şunları söyledi: “Çok zor bir ligde mücadele ediyoruz. Eğer bu ligde iyi bir performans sergileyebiliyorsak, Avrupa'da ve her yerde de aynı şekilde mücadele edebiliriz. Umarım taraftarlarımızı hayal kırıklığına uğratmayız ve 1996'dan sonra yeniden Türkiye'ye Avrupa kupasını getirmeyi başarırız. Bu gerçekten de çok büyük bir başarı olacaktır, çünkü aynı zamanda takım tarihinde ilk kez Türkiye Kupası'nı da almayı başardık. FIBA EuroChallenge Kupası'nı da alarak tarih yazmaya devam edebiliriz.”
Takım olarak sezon boyunca sakatlıklar, oyuncu değişiklikleri gibi bazı talihsizlikler yaşadıklarını dile getiren yıldız oyuncu, “Ancak bizi takım olarak tanımlayan şeyin şu olduğunu düşünüyorum; biz birlikte oynuyoruz. Antrenmanlarda birbirimize karşı da sert ve güçlü oynuyoruz, ama takım arkadaşlarıyız ve birbirimizi seviyoruz. Diğer takımlara karşı oynarken tek bir hedefimiz olduğunu biliyoruz ve bunu başarmak için yüreğimizi de koyarak mücadele ediyoruz” şeklinde konuştu.
“NBA'e gitmek isterdim, ama kariyerimi Avrupa'da da bitirebilirim”
Beşiktaş Milangaz'a gelmeden önce başka bazı teklifler de aldığını aktaran İngiliz oyuncu, bu takımı tercih etmesinde, ekibin liderlerinden biri olarak önemli bir rol üstlenme şansını görmesinin etkili olduğunu söyledi.
Daha önce oynadığı takımlarda da buna önem verdiğini belirten Mensah Bonsu, “Buraya geldiğimde bir süre takıma alışmam gerekti, ama çok uzun sürmediğini sanıyorum. Takıma destek olabildim ve şimdi sahaya çıktığımda mümkün olduğunca takıma liderlik yapmaya çalışıyorum. Takımımın neye ihtiyacı varsa onu yapmak için buradayım. Bazen sayı yapmak, daha çok savunma ve ribaund. Bu benim her gittiğim yerde üstlendiğim bir rol” ifadelerini kullandı.
NBA'deki lokavt ve seçilmemiş olmasının geri dönüşünü zorlaştırdığına işaret eden Mensah Bonsu, bir kez oradan ayrıldıktan sonra yeniden öne çıkan bir rol edinmenin zor olduğunu vurguladı.
Mensah Bonsu, “NBA'de oynayarak çok skorer bir oyuncu olmayacaktım, ama önemli rolü olan oyunculardan biri olmak isterdim. Bazen NBA'e gitmek zamanlama ve fırsatlarla ilgilidir. Bu konuda biraz şanssız oldum. Elbette orada olmayı isterdim, ama kariyerimi Avrupa'da iyi bir basketbol oynayarak tamamlarsam bu da benim için uygundur” diye konuştu.
“En zorlu defans oyuncusu Hido”
NBA'de Mehmet Okur ve Ersan İlyasova'ya karşı
oynadığını, Hidayet Türkoğlu ile ise aynı takımda mücadele verdiklerini belirten Pops Mensah Bonsu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hido çok eğlenceli bir adam ve belki üçü arasında en zorlu defans oyuncusu. Çünkü çok fazla şey yapabiliyor. Çok akıllı ve nasıl
oynaması gerektiğini biliyor. Aynı zamanda Barcelona'da Ersan'a karşı da oynadım ve çok iyi karşılıklı mücadelelerimiz oldu. Çünkü fiziği çok güçlü
bir oyuncu olmasa da, çok sert oynuyor. Sayı yapıyor, ribaund yapıyor, çok akıllı bir oyuncu. Türkiye'de gördüğüm en etkileyici oyunculardan
biri.”
“Potanın Nouma'sı olarak anılmak benim için iltifattır”
Mensah Bonsu, Beşiktaş taraftarının kendisi için yaptığı “Potanın Nouma'sı” benzetmesini, büyük bir iltifat olarak kabul ettiğini belirtti.
Beşiktaş'ın
eski futbolcularından Pascal Nouma'nın buradaki geçmişini ve taraftarların onu ne kadar sevdiğini bildiğini kaydeden Mensah
Bonsu, “Potanın Nouma'sı olarak anılmak benim için iltifattır. Taraftarların ona olan sevgisine yaklaşabilirsem, bu bile benim için
yeterince iyi bir şey olur” dedi.
Şahsen de tanıştığı Nouma'yı çok tutkulu bulduğunu belirten Mensah Bonsu, kendisinin de
duygularını açık yaşayan bir oyuncu olduğunu, taraftarların da bunu takdir ettiğini ifade etti.
“14 yaşıma kadar basketbolla hiç ilgim olmadı”
Futbolun egemen spor dalı olduğu İngiltere'den çıkan bir basketbol yıldızı olan Mensah Bonsu, futbol oynayarak büyüdüğünü,
hayatının ilk 14 yılında basketbolla hiç ilgisi olmadığını dile getirdi.
Mensah Bonsu, ABD'ye gittikten sonra basketbolla ilgilenmeye
başladığını ve 17-18 yaşlarındayken hayatının geri kalanında yapmak ve kariyerini üzerine kurmak istediği spor dalının basketbol olduğuna karar
verdiğini anlattı.
Mensah Bonsu, “Bu çok da kolay bir karar değildi. Futbolu da çok seviyordum. Bazen eski anılarım aklıma
geliyor, eğer başka bir spor dalını seçseydim neler olabilirdi diye düşünüyorum. Ama kararımdan kesinlikle memnunum” dedi.
İspanya, İngiltere, İtalya ve Türkiye futbol liglerini de yakından takip ettiğini ve İngiltere Premier Ligi'nde Tottenham Hotspur'u tuttuğunu
vurgulayan Mensah Bonsu, Fiyapı İnönü Stadı'nda iki kez maça gittiğini söyledi.
Türkiye'nin Avrupa'daki en iyi taraftarlara sahip olduğunu
anlatan Pops Mensah Bonsu, futbol maçlarındaki atmosferin daha canlı olduğunu belirtti.
Mensah Bonsu, “Ancak taraftarların iki
spor dalını birbirine bağladığını görebilirsiniz. Basketbol maçına geldiklerinde aynı sloganları, aynı marşları söylüyorlar. Futbol taraftarları
buraya gelip bizi destekliyorlar. Onlar, Beşiktaş'ın taraftarları” diye konuştu.
“İstanbul'a gelmeden kırmızı et yemeyi bıraktığım için pişmanlık duyuyorum”
Mensah Bonsu, taraftarlarla arasında yakın bir ilişki kurulduğunu belirterek, sahada agresif ve
duygusal bir oyuncu olsa da saha dışında kolaylıkla yaklaşılabilecek biri olduğunu anlattı.
İstanbul'u, yaşadığı en iyi şehirlerden biri
olarak niteleyen Mensah Bonsu, en çok trafikten şikayet etmekle birlikte yemekler, insanlar, hava ve şehrin güzelliğini vurguladı.
Mensah
Bonsu, “Burada en çok yemekleri seviyorum. Kırmızı et yemiyorum, ama döner, kebap gibi harika yemekler var. Bazen, bu kadar güzel et
yemeklerinin olduğu bir yere gelmeden bir yıl önce et yemeyi bıraktığım için pişmanlık duyuyorum. Ama tavuk ve balık yemekleri de gayet
güzel” dedi.