Yazarlarımızdan Burak Ozan, her zaman olduğu gibi Eskişehirspor maçını da farklı bakış açısıyla yorumladı.
Selamlar Beşiktaş dostları,
Beşiktaş’ımızın lige verilen kısa arayı nasıl değerlendirdiğine ölçü olacak kadar çetin bir rakiple karşılaşması ilk maç için heyecan vericiydi..
Bu başlangıçta bence en önemli olgular, hocanın takımın başına yakışması ve takımın 18'i elimize geçtiğinde artık aşağı yukarı ekibin iskeletinin de oturmuş olması idi...
Üç günde bir maç olur mu sorunsalının üstesinden hocamızın çok iyi geldiğini düşünüyorum...
Fizik yapı itibari ile her zaman oynayabilen Egemen, İsmail, Sivok, Ernst, Fernandes, Quaresma, Simao, Almeida gibi isimlerin mevcut olması, diğer isimlerin de değişerek takıma katkı sağlamaları, bu yoğun trafik içerisinde hiç bir kulvardan kopmadan umutlarımızı yeni yıla taşımamızı sağladı...
Bu manada hocamız açısından bir başka artı da zaman zaman hatalar yapan Cenk’in özgüvenini hocanın sakin kalıp bozmaması, Veli, Ekrem, Edu, Aurelio, Mustafa gibi isimleri de her zaman sıcak ve fayda sağlayan şekilde hazır tutması oldu...
Takım son zamanda oynadığı futbol ile 100. Yıl kadrosunu anımsatmaya da başladı...
100. yılda da aynı bu şekilde bize pres koymaya çalışan rakibi 15 dakikada yıldırıp biz presi koyup adamları 30. dakikada pes ettiren bir yapı mevcuttu...
O günlerde Lucescu'nun ben galibiyet golünü ikinci yarı atarım taktiği sebebi ile ilk 60 dakikalarda gol sıkıntısı yaşanırdı bugün ise Almeida'nın topu bana verin ben dışarı atarım taktiği sebebi ile gol bir türlü gelmek bilmiyor...
Bu Almeida’da da Nobre gibi vaftiz sırasında bir hata oldu sanırım. Arkadaşı keşke devre arasında Vatikan’a gönderip bi eline ayağına baktırsalarmış. Bunu vaftiz suyuna batırırken bazı bölgeler dışarda kaldı heralde, boy pos da uzun, vaftiz kazanına sığamamış olabilir.
Sanki santraforda Hugo Almeida değil de Hüseyin Kartal oynuyor, yarabbim bu kadar gol nasıl kaçırılır bir insan bu kadar arkadaşlarının emeğini nasıl dağlara taşlara vurur anlayamıyorum...
Her şerde bir hayır vardır derler, maçları kazanalım da geç olsun güç olsun önemli değil...
Fakat Almeida bu şekilde devam ederse takım içinde artık tahammül sınırlarını zorlayabilir...
60 dakika kadar kıvırcık çıkarttım, halıyı ısırdım resmen hoca artık şu Mustafa ile oynayalım ne olur diye... İşte Mustafa Pektemek ne demek olduğunu kaleciyi pazara gönderen çalımı attığı an gösterdi...
Tayfur hocanın takımın başına zamansızca gelmemesi çok yerinde bir karar oldu...
Bir aksilik olmaz ise Braga'yı eleyip büyük ihtimalle Lazio ile muhteşem bi kapışmaya şahit olacağız...
Türkiye kupasında ilerleyeceğiz...
Sadece fikstür ve maç trafiğimiz itibari ile bundan sonraki ilk 7 haftada bazı önemli puan kayıplarımız olabilir bu konuda bu yönde bir beklentim var maalesef.. .
Açıkçası siz de kendinizi hazırlayın tabi ki umarım olmaz ama olma ihtimali yüksek ve tam o zamanlarda hocamızın arkasında durmalıyız.. .
Sonrasında takım yine ilkbahara doğru devrini alıp play off öncesi iyi bir son 7 hafta finali yapacaktır...