Beşiktaş'ımız Osmanlıspor'u 3-2 mağlup ederek liderliğini korudu.
Spor Yazarı Ali Ece Beşiktaşımızın Osmanlıspor galibiyetini değerlendirdi.
İŞTE O YAZI
Deplasmanda kontratak profesörü olan Mustafa Reşit Akçay’ın takımı, bu sezon ilk kez iç sahada çok etkili başladı. Bunda Beşiktaşlı oyuncuların çoğunun saha zeminine yeteri kadar adapte olamaması da etkili oldu. Aslında geçen sezon zaman zaman burada oynadıkları için bu zeminin standart haline alışkınlar.
Fakat dün geceki hava şartları, zemini standart kalitesinin altına düşürmüş. İlk gole kadar bu sezon ilk kez Beşiktaş’ın kendi kadro kalitesinin altında bir takıma oyun üstünlüğünü verdiğini gördük. Yenilen ilk golde Tolga’nın çıkmasına ne gerek vardı? Golden sonra Beşiktaş biraz kendine geldi. Oğuzhan’ın boştaki arkadaşlarını tararken bir yandan rakiplerini ekarte ettiği araştırmacı driplinglerinden birinin sonucunda kenardan kazanılan serbest atış sonucu beraberlik golü geldi. Q7 iyi bir orta yaparken Gomez, Beşiktaş’ın rakip kaleyi tutan ilk vuruşunda skoru 1-1’e getirdi.
İyiden de öteydi
İlk yarının sonunda hakem bariz penaltıyı atladı. Hadi orta hakem uzaktı da çizgi hakemliği sahiden dünyanın en kebap işi! En güzel yerden maçı izleyip üstüne para al ama o eli bile görme! Yine de Beşiktaş’ın oyuncularının asli görevi verilmeyen penaltı için hakemin üstüne koşmak değil, pozisyona devam etmek. Misal Olcay itiraz etmek için pozisyona sırtını dönmek yerine topu takip etse geri pas verirmişçesine kolay bir ayak içiyle golü atabilirdi.
Örneğin skoru 2-2’ye getiren golde Sosa’nın yaptığı vuruş çok daha zordu. Lakin Arjantinli topu doğru alana doğru şiddette yere çarptırarak zor pozisyonunda çok klas bir gole imza attı. 90. dakikada ise bir kez daha sahneye çıkıp adeta bir süper kahraman edasıyla 3 puanı tek başına kurtardı. Beşiktaş yeteri kadar iyi değildi ama Sosa iyiden de öteydi. Yalnız bir şeyi merak ediyorum: Hastalık-sakatlık sarmalında Töre’nin 90 dakika oynatılmaması anlaşılabilir ama derbideki gibi son 20 dakikalık da mı hali yok?