Orman: "Töre'ye 100 milyon euro verirlerse..."

Başkanımız Fikret Orman, şampiyonlukla biten sezonu ve gelecek planlarını Şansal Büyüka'ya anlattı.

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, Lig TV'de yayınlanan Maraton Programında açıklamalarda bulundu. İşte Fikret Orman'ın sözleri...

"Trabzonspor'da stratejik hatalar var. Muharrem Usta bizim dostumuz. Trabzonspor çok önemli bir kulüp, başarılı olması lazım. Biz Trabzon'dan çok oyuncu aldık. 3 büyük kulübün bir potansiyeli var. Trabzon'dan çok daha eski backgorundları var. Trabzon'un gelir potansiyeli hiçbir zaman büyükler kadar olmayacak. Büyük transfer paraları harcayarak onlarla mücadele etme şansı yok."

ŞENOL HOCA İLK GELDİĞİMDE DE AKLIMDAYDI

Şenol Hoca, ben ilk geldiğimde de aklımdaydı. Şenol Hoca, çok iyi tanıdığım bir kişilik. Birbirimizi çok severiz. Ağabey-kardeşliğimiz vardır. Fakat hoca hem dünya 3.sü olduğu takımla beraber hem de ondan sonraki kariyerinde Kore'ye gitmesiyle çok üzerine koydu. Çok istiyordum, denk gelmesi bu zamanaymış. Lig bitti, şampiyon olduk, Şenol Hoca, Bursaspor'dan ayrılmadan önce ne benle ne de benim bir yakınımla konuşmadı. Oradan ayrıldıktan sonra biz konuştuk. Onun prensiplerini de bilirim. Böylesi nasipti, inşallah daha önemli başarıları elde ederiz. Şenol Hoca ile ayrılma gibi bir niyetimiz yok. Daha evvel gelseydi, daha çok şampiyon olabilirdik. Beşiktaş, havalı insanları sevmez. Hocanın da öyle bir yapısı var. Taraftarla olan ilişkisi de müthiş.
 
Tamer Tuna'yı çok eskiden tanırım. 2001'de transferini ben gerçekleştirmiştim. Çok iyi bir çocuktur. Kendini de iyi yetiştiriyor. Dışarıdan artık hocaların gelmesini istemiyorum. Şenol Güneş gibi bir tecrübe ile çalıştığı takdirde, Tamer de artık hocalık kariyerine yavaş yavaş geçebilir. Tamer, Süper Lig'den birçok kulüpten hocalık teklifi aldı ama o kadar iyi bir Beşiktaşlı ki onları elinin tersiyle itti. Ben çok fazla futbolu sorgulayan, hocaları sorgulayan bir başkan değilim. Onların bir ekibi var. Kimseye sormam. Bir tek Şenol Hoca ile muhattap oluyoruz.
 
Şenol Hoca ile hiç ters düşmeyiz. Çok namuslu ve düzgün bir kişilik. Transferi tabi ki hocamızla konuşuyoruz ama kararı tabi ki yönetim ve ben veriyorum. Hocamız da istediği bir oyuncu değil, bizim aldığımız bir oyuncu olunca "Hayırlı olsun" deyip forma veriyor. Şenol Hocam ile çok iyi çalıştık.
 
Ahmet Nur Çebi de aramızda. O da futbol takımına benden daha ilgili. Kenetlenmiş bir yapımız ve iyi arkadaşlarımız var.
 
Gomez konusunda Fiorentina ve biz çok doğru iş yaptık. Mario, bize çok iyi uyum sağladı. Bu bir takım oyunu. Çok müthiş bir karakter. Mütevazı bir kişiliği var. Mario Gomez, Dünya Kupası kaldırmış Alman Milli Takımı'nın santraforu. Londra'da Bayern Münih ile Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırdı. Kariyerinde düşüşe geçmişti ve tekrar çıkışa geçti. Böyle bir kazancı oldu. Beşiktaş da çok faydalı olacak bir oyuncuyu aldı. Fiorentina, yüksek maliyetli bir futbolcudan hiçbir verim alamazken bizden şans doğdu. Herkes açısından kazançlı bir transfer oldu.
 
ORMAN'DAN CENK VE GOMEZ SÖZLERİ

Mario'yu çok seviyoruz. O da Türkiye'yi ve Beşiktaş'ı çok seviyor. Kalmasını istiyoruz ama kulübümüzün bir duruşu var. O duruştan ne olursa olsun, kim olursa olsun asla taviz vermeyiz. Beşiktaş, araç olacak kurum değil, amaç olacak kurumdur. Mario'nun kalmasını istiyoruz ama kalmazsa bizim için nasıl kayıpsa onun için de kayıp olacağını düşünüyoruz. Biz Alman Milli Takımı'nın güncel santraforunu almadık, onlara santrafor verdik. Bizde Cenk var. İnanılmaz Beşiktaşlı. 

En önemli şey karakter ve kişilik. Bizim bünyemize uyduğu zaman, oyuncu inanılmaz performans gösterir. Bir dünya kulübü nasıl yönetiliyorsa biz de öyle yönetiliyoruz. Ayrımcılık olmaz, oyuncuya dayalı düzen olmaz, başkanın takım üzerindeki etkisi bellidir, hoca bellidir, her şey çok nettir. Bizde oyuncular geldiği zaman ailemize yeni birisi gelir ve Beşiktaş bünyesine uygun hareket ederler. Bu takım tuğla tuğla üzerine konularak 4 senede oluşturuldu. Hepsi seçilmiş, özel kişiliklerdir. Bize gelen oyuncu büyük performans gösterir. Gomez, başka bir kulübe gitseydi bu performansı gösteremezdi.
 
van Persie çok iyi bir futbolcu. Kişisel tanışıklığımız var, çok da sevdiğim bir kişi. Ancak birinci derecede rekabet yaptığım bir kulübün oyuncusu. O yüzden hakkında yorum yapmak istemiyorum. Hayat tercihlerle alakalıdır. Harcadığınız para kurumun parası. Kurumlara borç para verebiliyoruz. Şu anda endüstriyel futbolda verilmesi mümkün paralar da olmuyor. Başkanlar gidiyor transfer yapmaya, kurumlara zarar veriyorlar. Önce büyük alkış alırlar ama kurum zarar görür. Biz işimize gelmezse oturduğumuz pazarlık masasından kalkarız. Kim ne derse desin. Olmuyorsa da "Hayır vardır" deriz. Burada harcadığımız para 7 yetimin parası. Bir A oyuncusu varken B, C, D'si de vardır. Transfer hiç bitmez. Her dakika gider izleriz. Çok iyi şeyler yapıyoruz ama yeterli değiliz. Daha önemli işler yapacağız. Futbolda biraz daha kurumsal itibarla yatırımlar yapacağız. Bir futbol takımına yatırım yapmak istiyoruz. 
 
ALT YAPIDAN BİR ÇOCUĞUN GELİP GOMEZ'İ KESMESİ MÜMKÜN DEĞİL

Eskiden oyuncuların arasında gelir farkı ve tecrübe farkı bu kadar değildi. Şimdi santraforda Gomez, Cenk ve Mustafa. Genç bir oyuncu gelecek, bunların önüne geçecek. Mümkün değil. Bu oyuncuların her biri dünya kadar para kazanıyor. Akbille otobüse binen bir futbolcunun gelip onları geçmesi mümkün değil. Orta sahada Quaresma, Gökhan, Kerim, Sosa, Oğuzhan. Onları nasıl geçecek. Bunlara kişilik verebilmek için bizim ara bir kulübe ihtiyacımız var. Bazen "Nijerya'da 19 yaşında bir çocuk var" diyorlar, getirsek forma veremeyeceğiz ki. Burası da kanarya severler cemiyeti değil ki al oyuncuyu, bak, sonra sal gitsin. Günah değil mi?
 
İyi teklif alırsak her oyuncuyu satarız. Bu bir takım oyunu. Bir oyuncu çok önemli olabilir ama her şey olacağı anlamına gelmez. Bir oyuncu, bir oyuncudur. 24 oyuncu var Beşiktaş kadrosunda. Bir oyuncuyla bu iş olmaz. 
 
Kulüplerimiz çok borçlular. Bu borç nasıl ödenecek? Takıma katkı yap, stat yap, tesis yap, diğer amatöre şubelere de yatırım yap. Nasıl inecek bu borç? Daha lig bitmedi arkadaşlar mesaj atıyorlar "Şunu bunu alın" diye. 

Genel kurulda da konuşmak için konuşuyorlar. Diyorum ki, "Buraya çıkanlar neyi yapmadığımızı anlatsınlar biz de bilelim." Herkes seyretsin diye açtım, millet isimlerini arkadaşlarına akrabalarına gösterebiliyorlar ama artık kapatacağım. Ben de muhalefet liderliği yaptım 8 sene. Her seferinde nasıl yapılması gerektiğini anlattım. Hiçbir zaman ahlaksız işler yapmadım. Beşiktaş'ın bütçesi yüksek transferleri kaldıracak durumda değil. Satıp, alacağız. İyi bir kadro yapılanması lazım. Aras diye bir oyuncu aldık. Göreceksiniz önümüzdeki sezon Aras'ı. Yeni sezonda dönüyor. Aras, Beşiktaş'ta göstereceği performansla satılacak oyuncular listesine girecektir.
 
GÖKHAN'A 100 MİLYON EUROLUK TEKLİF GELİRSE SATARIM

Gökhan Töre'nin 3 yıllık daha kontratı var. İyi bir teklif gelirse bütün oyuncularımız gidebilir. Gökhan'a da 100 milyon euroluk bir teklif gelirse satarım.
 
Oğuzhan'ı gelir gelmez almıştık. Çok iyi bir çocuk. Milli Takım'ın Avrupa Şampiyonası'nda önemli bir performans göstereceğini düşünüyorum. Beşiktaş'ta top oynamanın ne demek olduğunu anlamaları için inşallah geç olmaz çünkü futbolcular Avrupa'da oynamak ister. Oğuzhan bir yere gidecekse, dünyanın ilk 10-12 kulübü arasında olan kulüplerden birine gitmesi lazım. Arda'dan sonra, "Oraya gideyim, oradan diğerine giderim" diye bir algı var. Buradan git direkt. Şampiyonlar Ligi'nde oynuyorsun, Milli Takım'da da oynuyorsun. Buradan da gidersin. Oğuzhan'ın gideceğini hiç düşünmüyorum.

QUARESMA BEŞİKTAŞ'IN DEĞERİNİ ANLADI

Quaresma, Beşiktaş'a gelmek istememiş. Gelmesi için de çok yüksek ücretler önerilmiş. Türkiye'ye gelişinde de sanki Beşiktaş'ın üzerinde bir oyuncu gibi gösterilmiş. Quaresma da Beşiktaş'a yukarıdan bakıyordu. Bu bakış beni rahatsız ediyordu ve yollarımızı ayırdık. Katar ve Porto deneyimleri vardı ve o sırada Beşiktaş'ın değerini anladı. Benle buluştuğu zaman, "Evime gelmek istiyorum" dedi. Ona hayır denir mi? Onun karakterine, oyunculuğuna kimsenin laf söyleyeceği yok. Ricardo çok iyi bir çocuk. Pozitif bir isim. Enerji verir bütün takıma. Bazen kendiyle kavga ediyor performansı düşük olduğu zaman. Bizde en büyük olan kurumdur. Bu Mario için de geçerli, Ricardo için de. Fernandes, Almeida gitti de ne oldu? Beşiktaş çok önemli bir kurumdur. Büyük olan kurumdur. Bize kimse onu bir milim aşağı indiremez.
 
Türkiye ve Beşiktaş, Katar öncesi bir lokasyon değildir. Burası ciddi ve köklü bir kurum. Türkiye de futbol için çok güzel bir ülke. Bu kadar güzel imkanları hiçbir yerde bulamazsınız. Bir oyuncu 100 lira alırken, Türkiye'de 200 lira isteyecek. Böyle bir şey mümkün değil. Eğer önümüzdeki 3 senede bu performansımızın sürekliliğini gösterirsek, Türkiye'de bir rol model olacağız. Makul bütçelerle ve iyi yönetilen kulüpler, borçlanmadan da başarılı olabilirler. Bunu göstermek istiyoruz. 

SOSA'YI HEP BİRLİKTE İZLEDİK

Oyuncu alırken, FIFA kurallarına göre yetiştirme bedeli var. Sözleşmede yzılan bir maddesi var Atınç'ın. Salzburg ödemeyince mahkemeye verdik ama öderler paramızı bir şey olmaz.
 
Sosa, izlediğimiz oyunculardan biriydi. Fikret Demirel, ben, Koray Palaz, bu ekip hep birlikte baktık ve gördük. Bayern Münih, Atletico Madrid'te oynamış inanılmaz bir yetenek.
 
Futbol, günü geldiği zaman araştırma yapılacak bir iş değil. Hatır gönül işi de değil. Araştırmalarımız var. İyi şeyler yapmaya gayret edeceğiz. Çok çalışıyoruz, insanlar sadece statta çalışıyorum zannediyor ama her yerde çalışıyorum. Çok maç seyrediyorum. Yurt dışına çıkıyorum, evde seyrediyorum. Scout ekibiyle birlikte izleriz, yorum yaparız.
 
DANY TRANSFERİNİ BİZ İSTEMEDİK

Bilic'in ilk geldiği sene devre arasında Galatasaray'dan Dany'yi aldık. Önder Özen ve Bilic, Dany ile alakalı inanılmaz ısrarcılardı. Biz de almak istemiyoruz. Galatasaray'ın göndermek istediği oyuncunun Beşiktaş'ta ne işi var? Ben de başkan olarak inisiyatifi elime aldım ve transfer ettik. Sezon sonu geldi, idari genel kurulda bir üyemiz soru sordu, "Bizi neden rencide ettiniz ve Dany'yi aldınız?" dedi. Ben de ne cevap versem diye düşünüyordum. Refere olarak hocayı ve sportif direktörü göstersem de olmaz. O günden sonra karar verdim, bütün inisiyatif benim. Bazen uyuşmayan transferler de olabilir ama doğru işler yapmaya gayret ediyoruz.
 
Tolga ve İsmail'in kalmasını istiyorum. Hoca ile konuşacağız. İkisiyle ilgili de çok pozitifim.

BOYKO'DAN HİÇ PİŞMAN DEĞİLİM

Boyko çok iyi bir çocuktur. Canlı da izledim. Hiç pişman değilim. Boyko'nun transferi geç oldu. Antalya'ya kampa gittik, döndük, onlar da kampa gitti, döndü, öyle geldi. Beşiktaş'ın hazır bir kalecisi var ve duayen kaleci Şenol Güneş de onu tercih etmeye devam etti. Tolga da genelde iyi oynadı. Futbolun en nankör mevkisi kaleciliktir. Muslera'yı herkes beğenir ama sıkıntılı goller yemiştir. Kalecilikte var bu.

ANA HEDEF AVRUPA'DA KUPA

Bazı kişilere ve kurumlara çok kırıldım. Röportaj talepleri var, genel yayın yönetmenleri arıyorlar, köşe yazarları aynı gazeteden yazıyorlar. Maçtan önce takımı stada götürdük diye Kasımpaşa maçını ben kaybetmişim gibi yazılıyor. Ne yaptıysak Beşiktaş için yaptık.
 
Mali genel kurula gelen kişiler maksatlı kişilerdi. Ne dersem diyeyim ibra etmiyorlar, nefretle bakıyorlar. Ne yaptık arkadaş? Ne kötülük ettik? 
 
Sokakta yürüyemiyorum Beşiktaşlıların ilgisinden. Onların gündemi şu anda mali kurul değil, herkes çok mutlu. Elimi öpmek istiyorlar. İnternet üzerinden genç arkadaşlarımızı kurup, bir şeyler anlatmaya çalışıyorlar. Bunları yazanların hiçbirinin niyeti iyi değil. Amaçları Beşiktaş'a nifak tohumu sokmak. Milyonda bir denecek ufaklar ve onları da hallederiz.
 
Ana hedef Avrupa'dan kupa almak. Mali olarak, tesis olarak, futbol düzeni olarak hazır olmanız lazım. Hepsi bir strateji ile geldi. Tüm adımlar, doğaçlama olan şeyler değil. Bundan sonraki adımlarımız da öyle gidecektir. Bu bir Türk sporunun mevzusudur. Aşağılık kompleksinden kurtulmamız lazım. Burası büyük bir ülke, büyük kulüplerimiz önemli camialar. Geçen sene Brugge'e elendik. Oradakiler mi daha fazla para alıyordur, Beşiktaş mı? Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray, hepsi büyük para veriyor. Statlarımız şahane. Kamp tesisleri şahane, ülkemiz cennet gibi. Dnipro final oynayacak, biz oynayamacağız, neden? Fenerbahçe, Braga'ya elendi. Braga'nın kaç taraftarı var? Bizim bunu aşmamız lazım ve aşacağız. Avrupa'da ve dünyada Türk futbolunun izlenmesi için daha yaygın bir ağ oluşturmak lazım. Türk futbolunun daha çok izlenmesi lazım.
 
Teknoloji farklı noktalara gidiyor. Yayıncı kuruluş gol terkrarını, penaltı pozisyonlarını vermiyor. Adam onu televizyondan çekiyor, instagrame koyuyor, anında. Maç izlerken pozisyonu görmüyorum, instagramden bakıp görüyorum. Yayın sizin elinizde ama teknolojiyle insanlar bunu alıp kullanıyor. Önümüzdeki dönemler farklı noktalara gidecek ama Türk futbolunun daha ileriye gitmesi açısından dünyanın her yerinde izlenmesi lazım.
 
Güneşin batmadığı bir kulüptür Beşiktaş. Dünyanın her yerinde taraftarımız var ve örgütlüyüz. Çok büyük bir kurumuz. 2023 senesinde de 120. yılımız olacak. 150 milyon taraftarı olan bir kulüp olmak istiyoruz. Chelsea ile görüştük, 525 milyon taraftarımız var dediler. Ben atıyorlar sandım. Manchester United'ın belki milyar taraftarı vardır. Bizim neden olmasın? Çin'de şu anda çok popüleriz. Demba Ba ve Ersan bizi temsil ediyorlar.

ŞAİBESİZ, HAK EDİLMİŞ BİR ŞAMPİYONLUK

Akhisar maçında top direkten döndü ya, o anda "Şampiyon olacağız" dedim. 3-3 yaptık, 4-3 de yapardık. Şaibesiz, hak ederek alınmış bir şampiyonluk.
 
Beşiktaş oynadığı oyunla keyif vermiştir, zevkli maçlar yaptık. Buradaki Kayserispor maçı güzeldi, Antalyaspor maçı da güzeldi. Rahat kazandığımız maçları seviyorum. Derbileri kazanmamız iyi bir durum oldu. Güzel bir sezon geçirdik. Bu çocuklara da hocamıza da teşekkür ediyoruz. Helal olsun aldıkları paralar.
 
Galatasaray maçı kırılma noktası. Kazanmamız, bize şampiyonluğu getiren en önemli sebeptir. Galatasaray, beklentinin üzerinde bir performansla, kendilerine yakışır bir şekilde oynadılar. Beşiktaş da panik yaptı. Bana çok ihtiyaç kalmamıştı aslında. Tolga inanılmaz bir konuşma yapmış soyunma odasında. Benim de haddime değil hocaya "Şöyle böyle yapın" demek. Ben sadece Şenol Hoca'ya sarıldım, ona olan güvenimi göstermek istedim. Biz hocayla birbirimizi severiz.
 
Kartal Yuvası da müthiş gidiyor. 400 bini geçiyor forma satışları. Bir dahaki sene daha da iyi gidecektir. Önümüzdeki sezonun formaları da başlayacak. Yeni sezonda karlılık çok önemli. Bu senelere kadar çok yatırım yaptığımız için çok kar edemedik. 75 mağazaya çıktı, seneye 90 mağazaya çıkıp o seviyelerde dururuz. 

"BEŞİKTAŞ ÜNİVERSİTESİ'Nİ KURACAĞIZ"

Atiba bizde çok mutlu, biz de onu çok seviyoruz. Müthiş bir profesyonel, iyi de bir insan. Ayağına topu aldığı zaman, "Hata yapmayacak" diyorsun. Kötü maçı yok. Panik yapmıyor. Beşiktaş ailesinin iyi bir ferdi.
 
Beşiktaş Üniversitesi'ni kuracağız. 2018'de öğrenci almaya başlayacağız. Sayın Cumhurbaşkanı'ndan yardım istiyoruz bu konuda. Beşiktaş Kabataş Üniversitesi diye birleştirdik. İyi bir okul olması için bunu yapıyoruz. Kabataş da Beşiktaş'ın başkanlarını, futbolcularını yetiştirmiş önemli bir kurum. Endüstri Meslek Lisesi de kuracağız. Kabiliyetli bütün sporcuları burslu olarak okutacağımız bir sistem olacak. Basketbol, voleybol gibi tüm branşlar olacak. Projemiz çok.
 
Futbolun istikrarlı olarak gidişatını sağlamamız lazım. Ümraniye'nin 8-10 milyon TL civarı bir yatırımı daha var. 2 tane daha saha yapacağız. Altyapıya yatırım yapacağız. Biraz amatör şubelere yöneleceğiz. Herkes her şeyi hemen istiyor. Hepsini yapacağız. İlk geldiğimiz senelerde kendimizi ifade etmeye ihtiyacımız vardı ama artık kendini kanıtlamış bir yönetim var. Biraz ayakların da yere basması lazım, her şey bir anda olmuyor. Çok çalışma, destek ve birlik beraberlik ile iyi şeyler yapacağız.

TRİBÜNLERDEN GELDİM

Tribünlerden geldim. Işık Lisesi'nde okuyorduk, oradan aşağı inip, kapının önünde sabahlayıp çok kavga ettim. Ne dayaklar yiyip, ne dayaklar attım. Hep kontrollüyümdür, Beşiktaş Başkanlığı duruşunu hiç bozmam ama içimde de bir taraftarlık var. Son maçta biraz eğlendik, kendime de geldim. Dün gece için 4 senedir çalışıyoruz. İnşallah nicelerini görmek nasip olur. Beşiktaş Başkanlığı'na gelmemin tek amacı Beşiktaşlıları mutlu etmek. 

HER ŞEY TERSİNE DÖNDÜ

Transferde strateji, planlama, inceleme, şans, akıl ve en son para. En son parayı sayarım çünkü aklı olan parayı buluyor, araştırmayı yapıyor, kadro yapılanmasını yapıyor. Akıl burada çok baskın. 2012 senesindeki Beşiktaş'ta bütün oyuncular gitmek istiyordu, 2 sene evvelden borçları vardı, herkes nasıl kaçarım diyordu, stadı yoktu, 500 tane davayla uğraşıyordu, CAS'ta her gün davası vardı. Bu hale gelmesi çok zor oldu. Bunların hepsi planlanan ve çok çalışılan konulardı. Hiç unutmam, başkan olduğum zaman Galatasaray iyi dönemdeydi. Şimdi her şey tersine döndü. Onlar kulübü ne kadar zarara soktu ve zaman bizi haklı çıkardı.

BEŞİKTAŞ TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK KULÜBÜ

Beşitkaş, Türkiye'nin en önemli kurumu, bize göre Türkiye'nin en büyük kulübü. Bu camiaya başkanlık yaptığı için, arkadaşlarım yönetici olduğu için büyük gurur duyuyorlar. Dönem dönem insanlar bize "İyi ki varsınız" diyorlar. Onlar da iyi ki varlar. Bütün taraftarlarıma teşekkür ediyorum.
Karakartal'a devam... Karakartal Mobil Uygulamaları