Çanakkale Dardanelspor'dan Beşiktaş'a gelen Gökhan; kısa sürede takım arkadaşlarının da sevgilisi olmayı başardı. Bu gelişmelerin hepsinin gayet normal olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak aslında hiç de öyle değil... Neden mi? Aşağıda Gökhan'ın hayat hikayesini okuyacaksınız, o zaman herşeyi çok daha iyi anlayacaksınız.
İşte acılarla yoğrulmuş, mutlu sonla noktalanmış bir hayat hikayesi, Gökhan Zan'ın öyküsü: Kanser denilen illet, genç yaşta babasını kaybetmesine neden olmuş. Arkadaşları okul hayatını sürdürürken, Gökhan aile reisliği görevine soyunmak zorunda kalmış. Acıları bununla da son bulmamış. Annesi böbrek hastası... Haftada üç kez dialize girmek zorunda. Ancak yeterli imkanı şimdiye kadar bulamamış. Gökhan'ın kendisinden ufak iki de kardeşi var.
Biri, küçük yaşta geçirdiği bir rahatsızlığın ardından sağlığını yitirmiş. Şu an engelli ve Hatay'da kendisinin gidebileceği bir okul bile yok. Diğer kardeşi ise ağabeyinin izinde, büyük futbolcu olmak peşinde. Bir yandan Hatayspor altyapısında idmanlara katılıyor, diğer taraftan harçlığını çıkarmak için çalışıyor. Gökhan'ın Beşiktaş'a attığı imza işte bunun için önemli. Çünkü genç yıldız, annesi ve iki kardeşini İstanbul'a getirecek.
Annesini bir hastaneye götürecek. Böbrek, şeker ve tansiyon rahatsızlıkları için tedavi görecek. Engelli olan kardeşine bir okul bakacak, böylece daha iyi bir yaşam sürmesini sağlayacak. Diğer kardeşi de Beşiktaş altyapısında idmana çıkma imkanı bulacak. Hayat, her insana mutlu bir hayat imkanı vermiyor. Ancak tüm olumsuzlukları bertaraf edip başarıyı yakalamak elimizde. Gökhan Zan gibi... Umudunuzu ve gücünüzü kaybetmeyin, yeter.