Eski milli futbolcu ve Beşiktaşımız'ın eski yıldızlarından Nihat Kahveci çok önemli açıklamalarda bulundu.
Antalya’da Süper Lig ile dünyaca ünlü kulüplerin altyapı takımlarının katılımıyla süren 5. Uluslararası Vodafone Kupası’na Türkiye Milli Takımı’nın eski teknik Direktörü Sepp Piontek ile eski milli futbolcu Nihat Kahveci, Süleyman Arat’a özel açıklamalar yaptı…
İşte Nihat Kahveci ve Sepp Piontek’in sözleri…
Nihat Kahveci “İnönü stadyumu çok güzel bir stadyumdu. Orada birçok tarihi maçlar oynadık. Tabii ki yıkılmasına çok çok üzüldüm. Ama yeni Vodafone arena projesini gördükten sonra bu üzüntüm yerini umut ve mutluluğa bıraktı. Hangi futbolcu yeni stadyumda oynamak istemez, hangi taraftar bu stadyuma gitmek istemez. Hele Beşiktaş gibi muhteşem taraftarla yeni stadyumda muhteşem bir ambiyans yaşanacaktır. Şimdiden oluşacak atmosferi görür gibiyim. Yeni stadyumun bitimiyle birlikte Beşiktaş’ta yeni bir dönem başlayacaktır. Hele ki Şampiyonlar ligine direkt katılırsa bu Beşiktaş açısından çok önemli ve büyük bir adım olacaktır. Futbolda ekonomi çok önemli bir unsur. Ekonomik açıdan ne kadar güçlü olunursa takım da o kadar iyi yerlere gelir. Beşiktaş gelirini doğru kullanırsa mutlaka çok önemli atılımlar içine girecektir. Vodafone gibi bir dünya devinin sponsorluğunda Beşiktaş’ın bir dünya devi olmaması için hiç bir sebep yok. Bu anlamda Beşiktaş iyi, sağlam ve doğru adımlar atıyor. Ben Fikret Orman ve ekibini yürekten tebrik ediyorum. Beşiktaş’ın bir evladı olarak ‘şunu yapmalılar’ diye bir öneride bulunamam bu benim haddimi aşar ancak tabii ki çok iyi bir kadro yaparak şampiyonlar ligi’ne katılmasını beklerim. Katılmış olmak için katılmak yerine artık yeni stadyum, yeni takımla önemli başarılar bekliyorum. Şampiyonlar Ligi’nde ne kadar öne çıkarsak o kadar maddi ve manevi kazanç artar. Bu başarılar düşünülüp buna göre bir takım yapılmalı. Ligdeki pozisyonu belli olduğunda yönetimin de bu doğrultuda dev adımlar atacağına yürekten inanıyorum. Beşiktaş’a son geldiğimde başarılı olamadım ancak yaptığım hiç bir şeyden yapı olarak pişmanlık duyan biri değilim. Hayatta bazı kararlar veririz bunların da bazıları iyi sonuç verir bazıları da kötü. 2. Dönüşüm maalesef iyi olmadı ama hiç kimseye bir kırgınlığım yok. Hele ki taraftarımıza kırılmam mümkün mü? Ben Beşiktaşlıyım inşallah en kısa zamanda büyük başarılar görür, şampiyonluklar yaşar muhteşem taraftarımızla birlikte bu mutlulukları birlikte yaşarız. Bence Biliç ve arkadaşları bu sezon çok başarılılar. Tüm dezavantajlarına rağmen en kötü 2. Olma hedefini hiç bırakmadılar. Dilerim son haftalarda da bir aksilik yaşanmaz ve Şampiyonlar Ligi’ne direk katılarak bu büyük hedefe takımı taşırlar. Türk futbolu gençlere önem verme konusunda benim oynadığım dönemden bugün çok gerilere düşmüştür. Bugün büyük takımlarda alt yapılardan A takıma çıkan futbolcuları göremiyoruz. Salih Uçan diyoruz o da direk oynamıyor. Muhammet’i ise hala dört gözle bekliyoruz. Oysa benim oynadığım dönemde alt yapılardan daha fazla futbolcular yukarı çıkma başarısı gösterirlerdi. Bu da geriye doğru gittiğimizi gösterir. Bu sözlerim yabancı futbolculara karşı olduğum fikrini ortaya çıkartmasın. Tam tersine yabancı sayısı serbest olsun. İyi bir Türk futbolcusunu bir yabancı asla kesemez. Biz futbolculara 1.5 saatlik antrenman sonrası geriye kalan 22 saatte nasıl yaşaması gerektiğinin eğitimini veremezsek daha çok zaman havanda su döveriz. Bu bir eğitim sorunudur. Benim hedefimde ileride Beşiktaş’a teknik adam olarak gelmek hayali neden olmasın ki. İdealler ve hayaller bizleri ileriye taşır. Kısmetse bu da ileride olabilir” dedi.
Seep Piontek “Türk futbolu son yıllarda iyiye doğru giderken, son 2-3 yıldır bir düşüş içine girdi. Ancak Fatih Terim çok doğru bir seçim. Zira Terim bu düşüşü durduracak en doğru isimdir. Türk futbolcusunun mantalitesini ve motivasyonunu bilen, futboldan iyi anlayan bir isim. Türk oyuncularının tamamını çok yakından tanıyan Fatih Terim bu nedenle futbolcuları en rahat motive edecek isimdir. Zaten Türk futbolu bir yükseliş dönemine yeniden girmiştir, gelecekte de çok daha da yükselecektir. Ben gelecekte Türk futbolunun Fatih Terim ve arkadaşlarının önderliğinde Avrupa’da adından yine söz ettirecek noktaya gelecektir. Fatih Terim Türk futbolu için büyük bir şanstır. Gerileme dönemine girilmesinin nedeni bana göre dönemsel futbolcuların formsuzluğu, motivasyona ulaşamamış olmalarından kaynaklandığını düşünüyorum. Tahminime göre geçmişteki teknik adamlar bu motivasyon ve mantaliteye futbolcuları ulaştıramamış olabilirler. Şike sürecinin bu motivasyonsuzluğu etkileyip etkilemediği konusunda açıkçası pek fikrim yok. Zira biliyorsunuz ki Danimarka’da yaşıyorum. Bunu da dışarıdan bilmek ve bir tespit yapmak çok zor. Bu konuda Türk Futbolunun içindeki isimlere bunu sormak gerekir. Galatasaray’ın Şampiyonlar ligi maçına 8 yabancı, 3 Türk oyuncuyla çıkması çok üzücü. Türk futbolunda çok yetenekli gençler gelmesine rağmen 17-18 yaşında bu gençlere şans verilmemesini anlayamıyorum. ” dedi.