Dizdar: "Beşiktaş kendine dönmeli"

Beşiktaş camiasının sevilen kalemlerinden Cem Dizdar, Karakartal.com'un sorularını yanıtlarken birbirinden önemli konulara değindi.

Son yıllarda yaptığı yorumlar ve Beşiktaş'a bakış açısıyla yeni nesillerin gördüğü Beşiktaş ile eski Beşiktaş arasındaki tanımlamayı en iyi izah eden isimlerden biri olan Cem Dizdar sitemize konuştu.

İşte Cem Dizdar'a yönelttiğimiz gündemdeki sorular ve bu sorulara aldığımız yanıtlar:

Beşiktaş'ı yakından takip eden bir isimsiniz. Takımımızın ilk yarıdaki performansını nasıl buluyorsunuz? Sizce Carvalhal yönetiminde sezon sonu Beşiktaş'ımız şampiyonluk ipini göğüsleyebillir mi?

Yaşadığımız tartışmalar ışığında söylemek gerekirse sezon sonu şampiyon olmak ne denli önemli bilemiyorum.

Öte yandan, kültürel bir eylem olan futbol, diğer kültür alanları gibi kuşkusuz ki 'düzenin eşitsizliğini gizlenmesi'ne de yardım eder. Ben oyunu biraz da buradan 'okumaktan' yana olan gruptanım. O nedenle öteden beri 'şampiyonluğa' hiç takılmam. Aslolan orada olmak ve oynamaktır. Bütün bu tuhaf ve kirli dil ve ilişkilere rağmen bizim olanı savunmaktır. Yine de futbol benim için her zaman 'öğretici bir oyun' olarak hayatımda ayrı bir yere/öneme sahiptir.

Beşiktaş'a gelince. Ben çocukken bu takım ligde hep arada derede bir yerdeydi. Buna rağmen benim takıma bağlılığım hiç azalmadı. Bütün bu tuhaf yönetme biçimine, lümpenleşmeye, piyasa ekonomisine kayıtsız şartsız biat etmeye, yıldız oyunculara tapınma hallerine rağmen bile hala en baştaki kadar bağlıyım Beşiktaş'a...

Bu sezona gelince... İlk yarı performansı haftalar geçtikçe düzeldi Beşiktaş'ın. Bence nedeni gerek Carvalhal'in içerden ve dışardan yapılan eleştirilere kulak vermesi, gerek Ernst, Hilbert gibi kenarda tutulan oyunculara duyulan zorunlu ihtiyaç ve gerekse de Guti, Simao, Quaresma gibi topu seven ama takımın geri kalanıyla dayanışmayan oyuncuların bir vesile ile takımdan uzak kalmaları bu yükselişe yol açtı.
Böyle giderse neden şampiyon olamasın, değil mi?

Bildiğiniz gibi ekonomik anlamda kulübümüzde sıkıntılar var. Sizce Beşiktaş'ımızın bu borçların üstünden hangi yöntemlerle gelmeli?

Bu benim değil kulübü planlı bir biçimde borçlandıran yönetimin yanıt vermesi gereken bir soru. Benden çözüm istenirse ilk söyleyebileceğim şey şu olur... Önce işleri bu hale getiren yönetim anlayışının değişmesi  gerekir. Bu durumda sorunun yüzde 50'si zaten çözülür. Geriye düzeltilecek yüzde 50 kalır ki, bu da yapısal olarak halledilmeyecek bir durum değildir.

Kulübümüzden gelen açıklamalar içinde bulunduğumuz transfer döneminde ekibimizin yeni, bir transfer yapmayacağı yönünde. Sizce Beşiktaş'ın kadrosu yeterli mi? Transfer yapılması gereken bir bölge var mı?

Kapitalizm bütün dünyada 'kriz' sarmalına girmişken, bir önceki sorudaki 'gırtlağa kadar' borçlu Beşiktaş'ın ekonomik sorunları uluorta dururken, sporcuların paraları gecikmeli ödenirken, bazı branşlarda aylardır oyunculara kuruş verilmezken transfer istemek fazlasıyla şımarıklık olur. Gerçi Beşiktaş'ta uzun süredir şov yapıyoruz diye bu tuhaf şımarıklığı baş tacı etmiş durum ama buna rağmen fazla olur.

Beşiktaş kendi yarasına kendi merhemini üretibilen bir takım olduğunda Beşiktaş'tır. Anadolu'nun güzel sözüdür "El atına binen tez iner..." Ya da bir başka türkü de söylendiği gibi söylersek "Atı olan el atına biner mi?" Hala futbolcuya ihtiyacı varsa eğer Beşiktaş'ın 'içerisi' ne güne duruyor?..

Takımımızın UEFA Avrupa Ligi'nde final hedefi var. Sizce Beşiktaş bu organizasyonda finale yürüyebilir mi?

Soru bir tuhaf doğrusu, "Final oynar mı?" Ben olsam bu kadar hayal ettikten sonra "Kupayı alır mı?" diye sorardım. Uzak bir ihtimal ama elbette var. Bu kupayı orta boy takımlar pek, kalburüstü takımlar ise hiç önemsemiyor. Alex Ferguson'un sözleri ortada, Pulis ise Stoke City'yi buraya epeyden fazla eksik ve neredeyse yedeksiz getirdi, hatırlayın....

Haliyle bu UEFA işini bu kadar takıntı haline getirmeye gerek yok. Sen çıkar oynarsın hem de en iyisini oynarsın ister final oynarsın ister kupayı alırsın isterse de bir sonraki turda elenirsin. Önemli olan 'iyi oynamak...' Kupayı alırsın alamazsın ona da artık 'top' karar verir...
Karakartal'a devam... Karakartal Mobil Uygulamaları