Bu nasıl kurumsallaşma?

Futbol Federasyonu resmi internet sitesine girenler 'Milli Takımlar Organizasyonu' sayfasında, resmen görevlendirilmiş isimler kadar boşluk görüyor.

İZLANDA: Sadece fizik gücüne dayalı zayıf futbolunu, 15 yıl önce başlattığı düşünce ve tesisleşme hamleleriyle tamamen değiştirdi.

TÜRKİYE: “Yeniden yapılanma” sloganları atılıyor ama daha milli takımların teknik direktör ve antrenörleri resmi olarak belli değil!

Türk Milli Takımı’nı hezimete uğrattıktan sonra bir anda spor kamuoyunda gözlerin çevrildiği İzlanda’daki gelişimin temelleri, istikrar ve doğru yapılanmanın sonucu oluştu. Bu gelişimin temelleri yaklaşık 15 yıl önce atıldı.

Tesisleşme alanında, soğuk ülkede futbol idmanlarının yapılabilmesi için kapalı futbol sahaları yapılmaya başlandı. Antrenörlerin yetiştirilmesine özel önem verilirken, özellikle büyük kentlerde yapılan gerçek boyutlu futbol komplekslerinin yanında birçok okula da suni çimli futbol sahaları kazandırıldı.

TARZ TAMAMEN DEĞİŞTİ

Mevcut milli takımın temelleri 10-12 yaşındaki öğrenci futbolcu adaylarıyla oluşturmaya başlandı. Yetişen teknik adamlarla da pastanın üzerine kreması konulmuş oldu. Bu yapılanma sonucu İzlanda, fizik gücü ağırlıklı takımdan, teknik ağırlıklı takıma evrilmeye başladı.

Bu yapılanma öncesinde normal sahalarda iklim nedeniyle sadece 4-5 ay çalışabilen oyuncular, artık zorlu kış aylarında kapalı spor komplekslerinde çalışabiliyor.

‘BİZİM ÇOCUKLAR’ BAŞARDI

Bu meyvelerin en iyi toplandığı yıl 2011 oldu. O yıl Avrupa 21 Yaş Altı Şampiyonası’nda yer alan 5 oyuncu, Gylfi Sigurdsson, Johann Berg Gudmundsson, Kolbeinn Sigthorsson, Birkir Bjarnason ve kaptan Aron Gunnarsson, mevcut milli takımın da çekirdek kadrosunu oluşturdu. Hatta bu takımın bir adım öncesi de U-17’de Kuzey Ülkeleri Şampiyonu olmasıydı. Teknik direktör Lars Lagerback, bu gelişimde başrolü oynadı. Lakabı ‘Bizim Çocuklar’ (Strakarnir okkar) olan İzlanda, gerçekten de kendi çocuklarının üstünde yükseldi.

LAGERBACK’I ÖZEL KILAN FAKTÖRLER

1- İzlanda Milli Takım hocası Lagerback kendini takımına adayan bir anlayışa sahip. Onunlayken hiçbir şey “sır” değil…
2- Başarılı bir takım yaratmak için planlamaya önem veren Lagerback, yardımcılarının fikirlerine de her zaman “açık” oldu.
3- Taktik dışında futbolcuların birlikteliği, saha içinde birbirlerini tamamlamaları Lagerback’in “felsefesi” olarak biliniyor.

TÜRKiYE’DE BAKIN NELER OLDU!

Fatih Terim’in Türkiye Futbol Direktörlüğü unvanını alması sonrası ortaya konulan yeni milli takım projesinde, henüz kurumsal bir yapılanma gerçekleştirilmiş değil. Öyle ki Türkiye Futbol Federasyonu’nun resmi internet sitesine göz atıldığında, milli takımlar teknik komitesinde var olan isimlerden çok boşluklar dikkat çekiyor. Bir çok milli takımın teknik direktör ve antrenörüne ayrılan sütun uzun süredir boş duruyor.

TERiM’iN iNiSiYATiFiNDE...

A2 Teknik Direktör ve Antrenör, U19/18 Teknik Direktör, U21 Antrenör, U17/U16 Antrenör, U15/U14 Antrenör, A2 Kaleci Antrenörü, U21 Kaleci Antrenörü, U19/U18 Kaleci Antrenörü, U17/16 Kaleci Antrenörü, 15/14 Kaleci Antrenörü, U21 Fiziksel Performans ve Analiz Antrenörü gibi önemli görevlerin boş oluşu dikkatlerden kaçmıyor.

Futbol Federasyonu resmi internet sitesine girenler, milli takımlar organizasyonu sayfasında, resmen görevlendirilmiş isimler kadar boşluk görüyor. Bu durum da zihinlere, “Bu nasıl kurumsallaşma” sorusunu getiriyor.

“Eşhoca” tek başarı

İzlanda, kuzey ülkelerinin zaman zaman uyguladığı “eş teknik direktörlük” sistemiyle yönetiliyor. Bu sistemde bir takımı iki teknik direktör yönetiyor. Brezilya da son organizasyonlarda buna benzer “ortak akıl” fikrine sıcak bakan ülkelerden biri oldu ancak İzlanda’da durum biraz daha faklı.

DAHA ÖNCE DE BUNU YAPTI

2000-2004 arası İsveç’te Söderberg ile eş antrenörlük yapan Lars Lagerback, İzlanda’ya da aynı partnerliği taşıdı. Hatta işi bir adım daha öteye taşıyarak 47 yaşındaki İzlandalı Heimir Hallgrimsson’a kendisinden sonra görev verilmesi sürecini de bizzat yönetti. Lagerback’in Euro 2016’da emekli olmasının ardından takımın başına Hallgrimsson getirilecek.

Bu nasıl kurumsallaşma?

Şu an okunanlar

Yunus Akgün: " Takım ruhu ve inançla her engeli aşacağız"

Merih Demiral: "Yolumuza devam edeceğiz"

Mustafa Denizli: "Arda Güler, mutlu gelmiyor!"

İsmail Yüksek: "Kerem cesaret gösterdi"

Kerem Aktürkoğlu: "Penaltı kaçırdığım için özür dilerim"