Ahmet Suat Özyazıcı için tören düzenlendi!

Trabzonspor, efsane teknik direktörü Ahmet Suat Özyazıcı için Hüseyin Avni Aker Millet Bahçesi'nde tören düzenlendi.

Trabzonspor, efsane teknik direktörü Ahmet Suat Özyazıcı için Hüseyin Avni Aker Millet Bahçesi'nde tören yaptı. Törene bordo mavili kulüpten birçok isim katıldı.

Törende konuşmasını yapmak için kürsüye gelen ilk isim Divan Başkanlık Kurulu Başkanı Ali Sürmen oldu. Sürmen, "Trabzon futbolunun efsanesi değerli ağabeyimiz sayın Özyazıcı'yı kaybetmenin derin üzüntüsü ile sizlere hitap ederken; ailesine, sevenlerine ve spor camiasına baş sağlığı diliyorum. Bugün buranın ve burada hitap etmenin çok önemli bir başka bir sebebi var. Avni Aker'in Yavuz Selim'in üzerindeyiz. Efsane hocamız bu sahalarda futbol oynadığı zaman onu izleme şansını yakalamış nesillerdenim. O nedenle kendimi Trabzon efsanesini izlemiş biri olarak şanslı hissediyorum. Biz onu Trabzonspor'da hem futbolcu hem hoca olarak hem şehrin ağabeyi olarak hem en çok şampiyonluk kazanan hocası olarak hem de 8. şampiyonluğumuzun simge şapkasıyla hatırlıyoruz. Onu hiç unutmayacağız" ifadelerini kullandı.

Eski futbolcu İlyas Akçay Ali Sürmen'in ardından konuşma yaptığı konuşmada, "Bugün sevgili hocamızı kaybetmenin derin üzüntüsü içerindeyiz burada konuşmak kolay gelmiyor. Yaşadığımız bir çok anılar var. Trabzonspor'un nereden nereye geldiğini bilen çok önemli bir kişiydi. Hazin tören bugüne nasip oldu. Sevgili hocam benim mahalleden de büyüdüğümdü. Ama antrenörlük ve futbolculuk kariyerine baktığımız zaman ender futbolculardan bir tanesi, teknik hayatına baktığımız zaman da yine aynı başarıyı devam ettirdi çok sevgili bir hocamızdı. Elindeki kadroyu çok iyi değerlendiren ve onla beraber futbolu basite indirip başarıyı yakalama özelliğine sahip bir ağabeyimizdi. Sevgili hocamızı rahmetle anıyoruz" dedi.

Hüseyin Tok, Ahmet Suat Özyazıcı'nın çok akıllı bir insan olduğunu vurgulayarak, "1973 yılında ben Trabzonspor'a geldiğimde hocamızla çalıştık. Şampiyonluğumuzun ardından bir çok şampiyonluk yaşadık. Büyük başarı elde ettik. Önderimiz Suat Hocamızdı. Çok akıllı bir insandı. Allah rahmet eylesin. Ailesi ve spor camiasına baş sağlığı diliyorum" ifadelerini kullandı.

Kendisinin üzerinde çok emeği olduğunu söyleyen Ali Kemal Denizci, "Allah ondan razı olsun. Üzerimizde çok emeği vardı. Efsaneyi yaratan kişiydi. Trabzon'un en önemli insanıydı. Çok zeki bir insandı. Sadece Trabzon futboluna değil Türk futboluna da çok önemli hizmetleri vardı. Mesela o yıllar libero oynanan dönemde tandemi icat etmişti. Beklerin hücuma çıkışı diye bir şey yoktu onu icat etti. Çok zeki bir insandı çok sevecendi ve bizleri kendi çocuğu gibi görürdü. Ağzından hiçbir kötü laf duymadım. Rahmetle anıyorum. Nur içinde yatsın" dedi.

Ahmet Suat Özyazıcı'nın Türk futbolunda devrim yaptığını söyleyen Lemi Çelik, "Bende emeği ve anısı çoktur. Beni alıp 17 yaşında Trabzonspor A takımında oynatması benim için çok büyük onurdu. Benim tek derdim Trabzonspor formasını bir defa giyebilmekti. Ahmet Suat Hocamın katkısıyla 15 yıl giydim. Türk futbolunda devrim yapan, 3 büyükleri 4 büyük yapan çok büyük bir değerli insanı kaybettik. Hepimiz çok üzgünüz. Allah rahmet eylesin nur içinde yatsın" ifadelerini kullandı.

Eski futbolcu Hamdi Aslan da, "Konuşmanın zor olduğu bir gün. Benim de profesyonel hayatımın başlangıcındaki isimdi. Bizimle olan ilişkisi çok önemliydi. Bize kattıkları çok farklıydı. Ben de ailesine ve bütün Trabzonsporlulara baş sağlığı dilerim." şeklinde konuştu.

Törende duygularını aktaran Trabzonspor'un teknik direktörü Abdullah Avcı da, "Hepimizin başı sağ olsun. Benim gençliğimin efsane hocası. Trabzon'u, Trabzonspor'u 4 büyük yapan, uzaktan seyrettiğimiz ama hayranlıkla takip ettiğimiz bir isim. Genç Milli Takım hocasıyken Trabzon'a bir organizasyona geldiğimde ilk tanışma fırsatını yakalamıştım kendisiyle. Trabzonspor Teknik Direktörü olduktan sonra 2 kere evde, 1 kere hastanede ziyaret ettim. Müzede dolaşırken Trabzonspor tarihini de iyi bildiğim için resimlere bakıyordum. Ahmet Hocamızın kupa aldığında oyuncuların sırtında gezerken eşofmanın üstünde kasketi vardı. Benim çok dikkat ettiğim bir şeydi. Kasketi bende takıyordum. Bir gün müzede inşallah yer alırım dedim. Kupa alırsam ben de kasket takacağım demiştim. O gün kupayı alırken kasket de kulübede yanımdaydı. Trabzonspor, Trabzon şehrinde başka bir renk ve başka bir takım tutulmamasının adımını atan hocamızı rahmetle anıyorum. Kasket hikayesinin bu şekilde devam etmesi ben de bunun içinde bulunduğum için mutluyum. 27 aydır buradayım iki efsanenin ayrılışına şahit oldum. Hepsi nur içinde yatsın. Trabzon şehrine ve takımına, ülke takımına çok önemli katkılar sağladılar. Hepimizin başı sağ olsun" dedi.

Kulübün eski başkanlarından Mustafa Günaydın, Özyazıcı'nın Türkiye'nin en büyük teknik direktörü olduğunu vurgulayarak," Hepimizin başı sağ olsun. Hocamızı anlatmak çok zor. Hocamızın başarısından çok burada kulübümüz 4 büyük kulübün arasında yer alıyor. Bu şartlarda sporun her kuralını işleterek bence Türkiye'nin en büyük teknik direktörü olmuştur. Trabzonspor'u da Türkiye'nin en büyük kulübü yapmıştır" ifadelerini kullandı.

Eski Başkanlardan Ahmet Celal Ataman da Ahmet Suat Özyazıcı'nın sonsuz ışıklar içinde uyumasını temenni ederek, "Sözün bittiği yer. Aslında söz bitmez, ifade de çaresizliğin aktarılmasıdır bu. Ahmet Suat Özyazıcı benim için, çocukluğumdan itibaren mahalle arkadaşım, ailecek birbirine yatıya gidecek kadar yakınım. Zaman içerisinde o kadar önemli işler yaptı ki, aslında Trabzon'u belki de hiç kimsenin tarihte beceremediği kadar yüceltti. Hayatta rahmetli babamdan, çocukluğundan iki kere tokat yedim, birine Ahmet Suat Özyazıcı sebep olmuştu. Hakkımı helal ediyorum, zeki insandı, akıllıydı, futbol fenomeniydi. Geçirdiğimiz bu ülke çapındaki acı günlerde ölenlere rahmet, yaralılara şifa diliyorum. Çok sevdiğim arkadaşım Ahmet Suat Özyazıcı'ya, sonsuz ışıklar içinde uyumasını temenni ediyorum" dedi.

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Atilla Ataman da konuşmasında, "Çocukluk yıllarımdı hocamızın şampiyon olduğu yıllar. Futbol konuşuldukça Ahmet Suat hocam da konuşulmaya devam edecek. Ahmet Suat Hocam eğer futbolun içinde değilse dükkanın içindeydi. Futbolda başarılarının yanında hakikaten ahiyelik ruhuyla hareket eden bir esnaftı. Başta ailesine ve Trabzonspor camiasına baş sağlığı diliyorum" dedi.

Eski Bakan Faruk Özak, Ahmet Suat Özyazıcı'nın önder bir kişi olduğunu vurgulayarak, " Yaklaşık 50 yılımız futbol ile geçti. 1958 yılında Ankara Havagücü ile Trabzon İdmanocağı burada oynuyor. Burada bir tel örgü var, bir tribün İdmangücü, bir tribün İdmanocağı. Biz de İdmanocağı genç takımında oynuyoruz. Ben de orada 10 yaşlarında bir çocuk, izliyorum. Havagücü'nün kalesinde Halil abi var, o da Trabzonlu. Bizim kalemizde İbrahim abi var. Suat abi de Havagücü'nde oynuyor. O maçı hatırladım, biraz evvel bahsettiler kupa ikiye bölündü. Türkiye'de ilk defa böyle bir kupa var. İdmanocağı takımındaki Rahmetli Sebahattin Canoğlu, hocaların hocası. Ahmet Suat Özyazıcı'nın da hocası. Çok değerli bir insan, o dönemde Avrupa'dan yayın getirip okuyup bizlere aktaran, değer veren bir insandı, Ahmet Suat Özyazıcı'nın da hocası. Ardından Suat ağabey hem takım kaptanı oldu, hem de İdmanocağı'nı çalıştırdı. 1964'lü yıllar. Onları hatırladık, sonra bir şey karalayayım dedim, baktım ki 10 saat yazsam Suat ağabeyi anlatamazsın. Birkaç kitap daha yazmak lazım onun için. Suat ağabeyden bahsetmek için, önce onun nasıl bir insan olduğunu anlatmak lazım. Örnek bir babadır, mütevazı bir insandır, ihlaslı bir insandır, dürüst ve çalışkan bir tüccardır. Çok başarılı bir futbol adamıdır. Trabzon'umuzun Anadolu ve Türkiye'de, uluslararası boyutta dünyaya tanıtılmasında, marka oluşumunda bir insan ne kadar faydalı olabilir? Örneği Suat ağabey. Biz çok şanslıyız, Suat ağabey gibi pratik zekası olan, teknik kapasitesi yüksek bir insan. 1950'li yıllarda Türkiye Milli Takımı'nın, Amatör Milli Takımı'nda direkt oynayabilen bir oyuncu. Trabzon'da gidiyor, belki de ilk defa amatör milli takıma giden bir ağabeyimiz. Zaten o ilklerin adamıdır. İlk kez amatör milli olmuş, Trabzon'umuzun için milat olan 1973-74'te o zamanki 2. Lig'den 1. Lig'e çıkan takımın hocası olmuş. Dünyada en az gol yeme rekoru kıran, kalecimiz Şenol hocaydı, Turgay'lı, Necati'li, rahmetli Kadirli, rahmetli Cemil Usta'lı. Biz tandemi bilmezken, Suat hoca o dönemde televizyon yokken, antrenör eğitimi de almadan iki tane değerli kardeşimizi yan yana koyup, sol bekte oynayan Dozer Cemil'i zaman zaman ileri gidip orta attırarak, sağ bek Turgay'a zaten yaptırarak, Trabzonspor'un o efsane kadrosunu oluşturarak rekor kırarak 1. Lig'e çıkmıştır. 1. Lig'deki ilk hocamız, şampiyon takımın ilk hocası. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık kupası alan ilk hocamız. Barış Kupası alan da tek hocamız. Böylesine değerli, donanımlı, mütevazı, güler yüzlü bir insan. Elindeki kadroyu o kadar güzel dizayn eden bir insan ki, biz çok şanslıyız onun önderliğinde top oynadık ve bunun gururunu yaşadık. Trabzonspor'a en büyük katkısı; 1967-72 arası çok yanlışlar yapılmıştı, o dönemde hep dışarıdan oyuncu aldık ve bocaladık. Sonra Barbon Ziya ağabey, İdmanocağı'nın efsane oyuncusu. Ahmet Suat hoca biz öze döneceğiz diyerek efsane kadroyu oluşturdu. Ondan evvel 1967'de, evvela Trabzon'da kırmızı-beyaz bir Trabzonspor kuruldu. Rahmetli Ali Osman ağabey başkandı. İdmanocağı olarak biz girmedik, bir çekişme var şehir kaybediyor. Sonra 1967 Ağustos'ta biz de o takıma geçtik, Suat ağabey geçti, Necmi geçti, Atay geçti, Özkan hoca geldi ve o birleşme oldu. Bugünkü Trabzonspor olgusu ortaya çıktı. Orada da öncülük yaptı, transfer yapmadan bu şehri birleştirmek istedi. Böyle de önder bir insandı. Kendi insanına güvenip, bizleri Türk futboluna sürdü. Daha sonra çok değerli arkadaşlarımız A Milli Takım'a çok büyük katkılar yaptı. Suat hocamızın katkısı çok büyük. Çok pratik bir zekayla Farozarafil taktiği ile oynuyorum derdi, Farozlu ve Arafilli futbolcular. Tabii o kafasında karşı takımı çözebilen bir insandı. Bugün tarihi başarılarla dolu bir Trabzonspor ile övünebiliyorsak, misafirlerimizi ve yeni neslimizi sayısız her cinsten kupaların olduğu müzemizi gezdirebiliyorsak, bir sevdadır Trabzon, bir destandır Trabzonspor diyorsak, 61 plakası Türkiye'de önemli haldeyse, Trabzon denince akla gelen Trabzonspor ise; bu başarıda katkıyı sağlayan kişilerden biri ve belki de birincisi rahmetli Ahmet Suat Özyazıcı hocamızdır. Çok hakkı var bizde. Hem antrenörüm oldu, beraber oynadık. Sonra biz ona teknik danışman olarak idarecilik yapma şansımız oldu. 1966'da yurt dışında üniversite takımlarına giderken, ayakkabımız yoktu. Onun ayakkabılarını aldım ve İspanya'da 3 maç oynadım sonra ona geri getirdim. Fazla uzatmayalım diyorum ama Ahmet Suat Özyazıcı'yı daha çok konuşmamız lazım. Onun gibi bir futbol adamına sahip olduğumuz için ne kadar gurur duysak azdır. Biz ona haklarımızı helal ediyoruz, inşallah o da bize haklarını helal etmiştir." dedi.

Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Ahmet Suat Özyazıcı'nın çok hoş görülü bir insan olduğunu söyleyerek, "Hepimizin başı sağ olsun acımız büyük. Herkesin sevdiği, saydığı, gurur duyduğu ve başarılı spor hayatı aile hayatı olan değerli büyüğümüzdü. Biz hep rahmetlileri anlatarak izah etmeye çalıştık. Oysa onların hikayeleri çok büyüktür keşke onların hikayelerini yaşarken belgesele dönüştürüp halkı bilgi içerisinde yormak gerekiyordu. Artık onları kaybettik bizden uzaklaştılar ama gelecek nesillere onların verecek olduğu geçmişten gelen çok büyük değerler vardı. Bu insanlar asla unutulmaz. Ama onların yaptıklarını anlatabilirsek izah edebilirsek yani geleceği kurmak için geçmişi iyi irdelemek gerekiyor. Onlar yoku var ettiler. Trabzonspor'un çıkışıyla Türkiye'de ve dünyada ses getirmenin başlangıcını yapan iki değerli ismi yakın zamanda kaybettik. Ama onların yaptıklarını, çalışırken ne eziyetler çektiklerini bilen bir kişi olarak söylüyorum bunların belgesele dökülüp izah edilmesi gerekiyor. Mum ışık vermek için kendini yakar ama bunu kimse bilmez. O acıyı çekerken bile çok büyük sabrı vardı. En iyi dönemde, 'Bu da bir şey bilmiyor' diyen arkadaşlar vardı. O aldırmazdı. Hoş görüsü çok fazla olan bir insandı. Sıradan bir insan gibi görünen çok değerli bir insandı. Buradaki kitleler fazlalaştıysa onun gibi düşünen Trabzonspor'a Trabzon'a hizmet eden Trabzon aşkıyla doğan insanlardan olmuştur. Onları övgüyü yapmak doğru değil bir veda gibi yaşıyoruz hayatı. Acımız büyük. Ölüm kaçınılmaz bir sondur. En yakın zamanda birçok insan kaybettik depremde onlar da bizim kardeşlerimiz. Ama yakınlarımızı kaybedince acıyı bir kez daha yaşıyoruz. Ama içimizde hüzün var kalbimiz çırpınıyor bedenimiz gitmiyor. bu üzüntüyü bu şekilde paylaşırken sizlere Allah uzun ömür versin. Mekanı cennet olsun. Minnet ve saygıyla anıyorum onu. Hoşçakal güle güle hocam" ifadelerini kullandı.

Törende konuşan Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, "Çok önemli bir değerimizi, Trabzonspor'un efsanesinin temel taşını kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Ailesi, sevenleri biz Trabzonspor camiası ve Türk futbolunun Türk sporunun başı sağ olsun. Herkes değerli hocamızı o kadar güzel ifade etti ki. 4 lig şampiyonluğu, 1 ikinci lig şampiyonluğu, 5 Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu, 2 Başbakanlık, 3 Türkiye ve 1 Kıbrıs Barış Kupası. Değerli hocamız sadece başarılı bir sporcu, çok başarılı bir antrenör değil benim gözümde o aynı zamanda bir filozoftu. Yaşadığı dönemde 60'ların sonu 70'lerin başı. Türk futbolunun yapısını ve ihtiyaçlarını eksiklerini o kadar iyi analiz etti ki bunu ancak bir filozof analiz edebilirdi. O dönemde ne bilgisayar vardı ne de analiz raporları tutuluyordu. İhtiyaçları tespit ederek başarıya giden yolun rotasını çizen bir filozoftu. 16 kupalı bir hoca bir o kadar da mütevaziydi. Bugün buradan bunu ifade ettiğimiz zaman spor kamuoyunda bunu duyanlar belki hayretler içerisinde kalacaklar ama evet 4'ü lig şampiyonluğu olmak üzere 16 kupalı böyle mütevazi bir hocamızı ebediyete uğurluyoruz. Hepimizin başı sağ olsun. Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Nur içinde yatsın" ifadelerini kullandı.

Ahmet Suat Özyazıcı'nın oğlu Can Özyazıcı ise, "Özyazıcı ailesi olarak, bu acı günümüzde bizlerle beraber olduğunuz için sonsuz teşekkür ediyorum. Herkes babamın hocalığını, futbol zekasını anlattı. Ben de iş insanlığını anlatmak istiyorum çünkü 1982 yılında babamla çalışma şerefine ulaştım. Bu yılla tam 40 yıl beraber çalıştık. Onun iş insanlığını, ahlakını ve çalışmanın önemini, her şeyini öğretti bize. Gurur duyuyorum, herkesin Suat hocasıydı, benim de Suat babam. Nurlar içerisinde yatsın" ifadelerini kullandı ve tören sona erdi.

Karakartal'a devam... Karakartal Mobil Uygulamaları