Cenk'ten Bilic ve Şenol Güneş kıyaslaması

Yıldız futbolcumuz Cenk Tosun, Men's Health dergisine verdiği röportajda birbirinden çarpıcı ifadeler kullandı.

Beşiktaşlı yıldız futbolcu Cenk Tosun, Men's Health dergisine verdiği röportajda profesyonel kariyeri ve özel hayatı ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 

Röportajın önemli bölümleri şöyle: "Son maçlarda ceza sahasında kendini yere atma konusunda ben de eleştiriliyorum. Milli maçta kazandığımız penaltı ile başladı. Pozisyonu sonradan izleyince evet, hakem istese vermeyebilirdi. Ama ben penaltı kazanayım diye yere atmadım kendimi. Rakiple boğuşurken düştüm. İzleyici bizim ne şiddetle darbe aldığımızı fark edemeyebiliyor. Ve ben öyle pozisyonlarda kendimi darbeden sakınmak istiyorum. Şunu herkes bilsin ki, kasti olarak hiçbir şekilde kendimi yere atmam. O karakterde bir oyuncu değilim."

BÜTÜN STATLAR DOLMALI

"Almanya'da ligin ortalarında seyreden hatta bazen küme düşen Eintracht Frankfurt'ta oynuyordum. Her maç 51 bin kişi full çekiyordu stat. Türk futbolunda çok şey değişsin isterim. Öncelikle statlar dolu olmalı. Sonra altyapı ve futbol okullarının kalitesinin ve sayısının artasını isterim. Maalesef ülkenin her şehri aynı değil, dolayısıyla her yetenekli çocuk eşit şansa sahip olmuyor."

BEŞİKTAŞ TARAFTARI: TUTKULU, FEDAKAR, EFENDİ?

"İnönü Stadı'na rakip olarak geldim ama Beşiktaş formasıyla hiç oynamadım. Vodafone Arena'ya ilk çıktığımda hislerimi kelimelerle anlatmak imkansız. O taraftarı, o atmosferi görünce hepimiz çok etkilendik. Gerçekten muhteşem bir duyguydu. O anı yaşayan her Beşiktaşlı futbolcu çok şanslı… Taraftarımız bizim itici gücümüz. onları üç kelimeyle anlatmak istersem, 'Tutkulu, fedakar ve efendi' ifadelerini kullanırım."

MİLLİYETÇİLİK DUYGULARIM HEP YOĞUNDU

"Küçüklüğümden beri en büyük hayalim Türk Milli Takımı'nda oynamaktı. Milliyetçilik duygularım hep çok yoğundu. Ailemden öyle gördüm. Gaziantepspor'da forma giyerken, Okan Ağabey (Buruk) beni aradı. TFF binasına gittik. Hiddink bana övgü dolu sözler söyleyip, Milli Takım'a davet edince en büyük hayalim gerçek oldu."

YÖNETMEK GÜNEŞ'İN İŞİ

Şenol Güneş, Bilic'ten çok daha tecrübeli. Hocamızın yaptığı en iyi şey, forma şansı bulamayan oyuncuyu da yönetebilmesi ve geliştirmesidir.

"Slaven Bilic'le aslında çok iyi anlaşıyorduk. Beni hep Demba Ba ve Mustafa'nın ardından üçüncü forvet olarak düşünüyordu. Onunla bu durumu hiç konuşmadım. Ben hep iyi çalışıyordum. Belki de Beşiktaş'ta oynama hayalime kavuşmuş olmanın verdiği bir tatmin vardı. Ama bugün olsa daha talepkar olurdum. Bilic'le Şenol Güneş arasında tecrübe farkı var. Şenol hoca yıllarını vermiş, çok deneyimli. İlk 11'de olan oyuncu zaten mutludur. Önemli olan forma şansı bulamayan oyuncuyu yönetebilmek, geliştirebilmek. Şenol Hoca ve yardımcılarının en iyi yaptığı şey bu; oyuncuların performans ve özgüvenini her zaman yüksek tutabilmek. Futbolu bıraktıktan sonra menajer ya da hoca olurum. Eğer teknik direktörlüğü seçersem, yıldız ayrımı yapmaz, formayı kim hak ediyorsa ona veririm. Aksi halde için için küsmeler başlar ve bakmışsın o oyuncuyu kaybetmişsin."

CENK TOSUN'LA KISA KISA

-En sevdiğin yönün?
Her insana uyum sağlayabilirim.

-En sevmediğin yönün?
İnsanlara hemen inanır, güvenirim.

-En büyük üzüntün?
Euro 2016. Ne hayallerle gitmiştim. Ancak hiçbir şey istediğimiz gibi olmadı.

-En sık kullandığın kelime?
Yani.

-Sana söylenmiş en güzel söz?
Annem ve babamın, "Seninle gurur duyuyorum oğlum" demeleri ve eşim Ece'nin "Seni seviyorum" demesi.

-Cenk Tosun olmasaydın kim olmak isterdin?
Süpermen

-Hayat sloganın ne?
Erteleme. Her gününü, son günün gibi yaşa.

-Seni ne ağlatır?

En son ne zaman ağladın? Ailemden birine bir şey olursa ağlarım. En son, EURO 2016'da biz Çekler'i 2-0 yendikten sonra İtalya maçını izlerken ağladım. Orada hepimiz perişan olduk.

Karakartal'a devam... Karakartal Mobil Uygulamaları