Rumen teknik adam, Star TV'de yayınlanan Telegol programında canlı yayına katılarak, Türkiye'deki 4 yıllık çalışma döneminde antrenörlük hayatının en güzel dönemini geçirdiğini kaydetti. Lucescu, bu süre içinde Galatasaray ve Beşiktaş'ın başında çok maç kazanarak, taraftarları mutlu ettiğini söyledi. Mircea Lucescu, -Ama önemli olan sonuçlardır. Buradan giderken aklımda hep insanların kazandığımız zamanki mutlulukları, ilgisi kalacak. Ondan sonrasını da artık tarih yazacak- dedi.
30 Mayıs'ta yapılacak siyah-beyazlı kulübün olağanüstü genel kurulunda 4 başkan adayının da kendisiyle yeni dönemde çalışmak istememesinin hatırlatılması üzerine Lucescu, -Benle çalışmak istememeleri aslında gerçek değil. Artık belli bir zamandan sonra ben bıraktım- dedi.
Olaylı Samsunspor maçından sonraki açıklamasını gündeme getiren Lucescu, şöyle devam etti: -O maç sonrası bir deklarasyon yapmıştım. Hatta çekilmeyi bile düşündüğümü söylemiştim. Tecrübemle daha sonra neler olabileceğini görebiliyordum. Futbolda çok önemli bir şey var, önlem alabilmek. Bu çok büyük bir tecrübe. Ben bazı şeyleri değiştirmek için protesto ederek, bir hata yaptım. Ama 'konuşmasaydı daha iyi olurdu' diyenler var, belki de doğrudur bu. Ama eğer böyleyse, ben haklıyım. Başarısızlıktaki sorumluğu üzerime alıyorum, kaybettim. Benim başımdan geçen başkaları için de ders olmalı. Olabilecek olayların farkına vardım, belki de agresifleştim.- Lucescu, yönetimin ısrarına rağmen İlhan Mansız'ın yerine santrfor transferi yapılmamasını istediği gerekçesiyle yapılan eleştirilere ise, -Bu konuda polemiğe girmeye gerek yok. Ama her şeye antrenör karar verecek diye bir şey de yok. Eğer bir kulüp oyuncu transfer etmeye karar verirse, antrenör onu sadece çalıştırmak ve oynatmakla görevlidir. Hiçbir antrenör yöneticiyi, başkanı, oyuncu almak istediği zaman durduramaz. Sizler Hasselbaink'in buraya geleceğine inanıyor musunuz?- diye yanıt verdi.
Rumen teknik adam ayrıca, -Daum, bir maç sonrası, benim hakemleri protesto etmemin ardından şampiyon olacaklarına inandığını söyledi. Doğrudur. Bu ne demektir? Demek ki birilerinin kazanacağına başkaları karar veriyor- dedi.